Kırıkkale F Tipi Cezaevinde kalan hükümlü Şehmus Özsubaşı, vejetaryen olduğu, et ve türevi besinlerden hiçbirini yemediğini belirterek, protein ihtiyacının dış kantinden karşılanabilmesi için 2013 yılında cezaevi yönetimine başvurdu. Ancak, vejetaryenler için kurum mutfağından ayrı yemek çıktığı ve haftada iki gün yumurta verildiği gerekçesiyle bu talebi reddedildi.

Özsubaşı, protein ihtiyacını karşılayamadığını ve sağlığının bozulduğunu öne sürerek Kırıkkale İnfaz Hakimliği'ne itiraz etti ve kantinde yumurta ve mantar satılmasını talep etti. İnfaz Hakimliği'nden de ret cevabı alınca bu kez, herkesi et yemeye zorlamanın bir insan hakları ihlali olduğunu belirterek, Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi'ne başvurdu.

Ağır Ceza Mahkemesi, Özsubaşı'nın tam teşekküllü bir hastaneden et ve türevlerini yiyemediğinin raporla tespit edilmesi halinde, dış kantinden parayla yumurta alabilmesine hükmetti.

Özsubaşı, Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi'nde muayene edildi. Hazırlanan raporda ise et ve ürünlerini yemesinde tıbben bir sakınca olmadığı belirtilince, hükümlünün, dış kantinden kendi parasıyla yumurta ve mantar alma hayali son buldu.

Şehmus Özsubaşı, protein ihtiyacının cezaevinde karşılanmamasının insan haysiyeti ile bağdaşmadığı, vejetaryen olup olmadığının anlaşılması için de hastaneye sevk edilmesinin maddi ve manevi varlığının korunması hakkını ihlal ettiği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulundu.

Konuyu inceleyen Anayasa Mahkemesi, hükümlünün vejetaryen olduğunu kanıtlaması için sağlık raporu almaya zorlanmasının maddi ve manevi varlığın korunması hakkına müdahale olduğuna karar verdi. Anayasa Mahkemesi, hükümlünün vejetaryen olduğunu beyan etmesine rağmen mahkeme kararı ile hastaneye sevk edilmesinden dolayı Özsubaşı'na 3 bin TL tazminat ödenmesine karar verdi. İnsan haysiyeti ile bağdaşmayan muamele yasağının ihlal edildiği iddiasıyla yapılan başvuru ise cezaevinde et yemeyenler için ayrı yemek çıkması ve iki gün yumurta verilmesi gerekçesiyle oybirliğiyle reddedildi.