Türkiye ‘Fırat Kalkanı’ operasyonu ile el-Bab önlerinde IŞİD militanlarıyla savaşan Özgür Suriye Ordusu’na (ÖSO) yardım ediyor..
Askerlerimiz orada.
Daha önce hiç düşünmediğimiz bir konu, VOA’nın (Amerika’nın Sesi) ‘Aşırıları İzleme Masası’ (EWD) adına yapılmış bir çalışmasını okurken aklımıza geldi: “Savaşın karşı cephesinde de Türkler var mı? IŞİD saflarında?”
VOA bir grup gazeteciyi ABD’de ve Ankara’da bir araya getirerek ilk elde çok garip gelen bir olayı tek bir örnek kişi üzerinden anlamaya çalışmış.
Garip gelen olay şu: İyi eğitim görmüş.. ülkenin en iyi üniversitesinde fizik okuyup mezun olmuş.. Finlandiya’nın en itibarlı üniversitesinde doktora eğitimi gören.. bir bilim insanı.. Nobel ödüllülerle fikir alış-verişinde bulunabilen biri.. nasıl olur da her şeyi geride bırakıp IŞİD’e katılır?
Örnek kişi?
Dağcı.. yüzücü.. dalıcı.. bisiklet tutkunu.. kople sporcu..
ODTÜ mezunu.. University of Jyväskylä’da doktora yapmak üzere Finlandiya’ya gitmiş.. babası, Türk edebiyatı alanında doktoralı bir öğretmen.. ağabeyi, besteler yapan bir bilgisayar mühendisi.. amcası matematik profesörü olan bir Türk..
Çalışmada ‘örnek kişi’nin adı da, bol bol fotoğrafı da var, ama bizim burada derdimiz yaralı bir aileyi biraz daha yaralamak değil, o sebeple ilk ismi Raşit’i ve kimliği hakkında fazla bir şey söylemeyen bir-iki fotoğrafı yeterli görüyoruz.
TÜBİTAK Gözlemevi Antalya; Raşit’in çektiği Samanyolu fotoğrafı..
ODTÜ’den bir hocası Raşit’ten “O bir dehaydı, çok güzel sorular sorardı” diye söz etmiş… Orada Astronomi Kulübü’ne yazılmış. TÜBİTAK’ın, National Georraphic’in ve NASA’nın fotoğraf yarışmalarına katılmış…
Bisikletle Ankara’dan Konya’ya gidecek kadar sportmenmiş de… İyi bir dağcı ve yüzücü…
İşte böyle biri, 2015 yılının başlarında.. Finlandiya’nın Oulu tren istasyonundan Türkiye’ye ve oradan da Suriye/Rakka’ya doğru yola çıkacak.. ve o andan itibaren IŞİD’in bir militanı haline dönüşecek.. ertesi yılın Ağustos ayında da.. IŞİD saflarında.. ABD’nin desteklediği Kürt gruplara karşı savaşırken ölecek…
Öldüğünde 27 yaşındaymış Raşit…
VOA araştırmacı grubu, Raşit’in sosyal medya aracılığıyla yazdıklarını, çektiği fotoğrafları ve düştüğü notları inceleyerek kısa sürmüş bir hayatın inişli-çıkışlı yolunu resmetmeyi başarmış…
Uzun bir değerlendirme yazısı…
Ağustos başında ölmüş Raşit, ama Facebook’taki sayfasında 31 Ağustos tarihinde şu mesaj belirmiş: “Eğer burada uzun bir süre yazım çıkmadıysa bilin ki bu dünyadaki ömrüm bitmiş, âhirete intikal etmişimdir. Allah’a benim için, beni şehit olarak kabul etmesi için dua edin. Bu mesaj otomatik olarak çıksın diye kurgulanmıştır. Ahirette buluşmak üzere…”
Bu kadar…
Çok değerli bir hayat bu kadar ucuz sona erdirilir mi?
(KAYNAK: ocakmedya.com)
