OHAL ortamında öğretmenler günü yine buruk kutlanıyor. Atama bekleyen öğretmenlerden, KHK ile mesleklerini yapamayacak hale getirilen öğretmenlere kadar birçok kişi yaşadıkları problemlerin gölgesinde bu günü kutluyor. Öte yandan son günlerde meydana gelen ve KHK ile işlerinden atılan öğretmenlerin intihar ve boğulma nedeniyle vefat etmeleri ise OHAL hukuksuzluklarının hayatları kararttığını yeni delili olma niteliği taşıyor. Hukuksuzluklar nedeniyle çocuklarıyla birlikte yurtdışına kaçmak isterken boğularak can veren karı koca öğretmen olan Maden ailesi ve yine işine KHK ile son verilmiş ve nişanlısı da terk edince bunalıma girip intihar eden Selim öğretmen de bu öğretmenler gününün en acı iki örneği olarak hafızalara kazındı.
Öğretmenlerin onlarca problemi
24 Kasım öğretmenler günü dolayısıyla açıklama yapan Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk ise, eğitim öğretimin en önemli enstrümanı olan öğretmenin eski itibarlı günlerine ulaşmasının, bir memleket meselesi olarak görülmesi gerektiğini belirterek, “Bu çözülmeden hiç bir eğitim sistemi bir anlam ifade etmeyecektir” diye konuştu. Öğretmenin itibar kaybının yanı sıra, sözleşmeli ve mülakatlı sistem, öğretmenin eğitim sisteminde kararlarda etkisi, liyakat ve kabiliyete bağlı, sağlam bir yönetici atama sistemi, aile birliği gibi problemler ile tüm ekonomik sosyal sıkıntılar bu 24 Kasım’da tartışılması gerektiğini söyleyen Koncuk, “Ataması yapılmayan öğretmenler ziyaretime geldiler. Ne istiyorlar? Tabi ki, ‘Verilen söz tutulsun’ istiyorlar. Haksızlar mı? Sözünü tutmayanların kulakları çınlasın. Bu sözü unutmayacak, unutturmayacağız. Öğretmenlerin onlarca problemi olduğu hepimizin malumudur ancak şuan en büyük problem mesleğin itibar kaybına uğratılmış olduğudur. Bir çok problem söz konusu itibar kaybına bağlı olarak yaşanmaktadır” diye konuştu.
400 bin öğretmen atama bekliyor
MillÎ Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın 100 bin öğretmen açığı olduğunu söylediğini hatırlatan İsmail Koncuk, “Sendikamızın araştırmasına göre ülkemizdeki ücretli öğretmen sayısı 81 ilde 63 bin 829’dur. 400 bin evladımız atamasının yapılmasını beklemektedir. Atanamadığı için intihar eden gençlerimiz vardır. 2019 yılında tekli eğitime geçilmesi planlanmaktadır. Tüm bunlar bir araya getirildiğinde, ülkemizin ciddî anlamda öğretmen açığı ve atama bekleyen öğretmen olduğu görülmektedir. Buna karşın Bakan Yılmaz, önümüzdeki yıl 20 bin atama yapılacağını açıklamış, ek 10 bin atamadan ise hiç söz etmemiştir. Bu gençlerin haklı feryadını artık birileri duyulmasını istiyoruz. Bu sözü verdiyseniz tutun ve devleti verdiği sözü tutmaz bir konuma düşürmeyin. Yazıktır” dedi.