Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkanvekili Oktay Vural, Sultanahmet patlaması, akademisyenlerin yayınladığı metin ve Beyazıt Öztürk'ün programında yaşananlar konusunda mecliste basın toplantısı düzenledi. Vural, terör konusunda Türkiye'nin bölgede güvensiz bir ülke haline getirilmek istendiğini söyledi.
Saldırının, terörün korkunç yüzünü gösterdiğini belirten Vural, "Türkiye hiçbir dönemde olmadığı kadar terör tehditi altındadır. Türkiye, hiç kimsenin güvende olmadığı ülke konumuna düşürülmek istenmektedir. Türkiye'nin, yabancı istihbarat örgütlerinin operasyon alanı haline getirilmiş olması da muhtemeldir. Türkiye, bu riskleri azaltabilecek dış politika uygulayamamıştır. Sınırlarımız terör örgütlerinin rahatlıkla girip çıktığı ülke haline geldi" iddiasında bulundu.
Türkiye'nin terörü ortadan kaldırabilecek güce sahip olduğuna işaret eden Vural, "Türkiye teröre teslim olmayacaktır, terör örgütlerinin saldırılarına gerekli cevabı verebilecek ve terörü ininde boğacak güçtedir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Terör hiçbirimizi teslim alamayacak, terör, terörle varmak istediği hedeflere ulaşamayacaktır. Sultanahmet'te meydana gelen patlama ile Güneydoğu ve Doğu'da yaşanan terör saldırıları, hukuk devletine ve demokrasiye ne kadar sahip çıkmamız gerektiğini, teröre verilecek tavizin aslında tetikçilik görevi olacağını göstermiştir" diye konuştu.
Vural, Paris'teki terör saldırısı sonrasında kanlı görüntüleri yayınlamayan yabancı basının, Sultanahmet'teki terör saldırısının ardından aynı duyarlılığı göstermediğini söyledi. Oktay Vural, şöyle konuştu: "Terörü hep birlikte dışlamalıyız, reddetmeliyiz. Türkiye, terörle böylesine mücadele ederken, terörün Doğu ve Güneydoğu'da yaşayan insanların hayat alanlarını ortadan kaldırdığı bir dönemde, kendilerini aydın diye adlandıran bin 28 akademisyen müsveddesi, PKK'nın taleplerini Türkçe ve Kürtçe okunan bildiriyle ilan etmişlerdir. Bu bildiri aydın ihanetidir, yazıklar olsun size, utanç vesikasıdır, böyle bir şey olamaz, kabul edilemez. Şu paçavrayı imzalayanlar, siz aydın değil karanlık güçlerin temsilcisisiniz. Bu aydın görünümlü sefiller devletimizi, milletimizi arkadan hançerlemektedir."
MHP Grup Başkanvekili Vural, güvenlik güçlerini katliamcı, sürgüncü olarak nitelendirenlerin milletle ve devletle bağının kesildiğini söyledi. Bildiriye imza atanların demokrasi ve özgürlükle hiçbir ilişkisinin olmadığını kaydetti. Vural, "Kürdistan'ın kurulmasını mı kabul edeceğiz, PKK'nın Doğu ve Güneydoğu'daki alan hakimiyetini mi kabul edeceğiz? Hendekler kazarak askeri ve polisi şehit etmek, ne zamandan beri demokratik talep oldu? Bu, aydın bildirisi değil terör örgütünün propagandasıdır, bilim üretmek yerine ihanet üretmişlerdir" diye konuştu.
Bu bildiriyi yazanlar hakkında savcılık ve YÖK'ün ne yapacağını merak ettiklerini dile getiren Vural, "Herkesi, terörü meşru gösteren, terörle mücadeleyi hukuk dışı gösteren yaklaşımlara karşı, demokrasiyi, hukuk devletini korumaya, kollamaya davet ediyorum. Türkiye terörü yenecektir, döktükleri kanda boğulacaklardır, nefessiz kalacaklardır" dedi. Üniversitelerin PKK'dan temizlenmesi gerektiğini belirten Oktay Vural, "Bu ortamı hazırlayanlar, Hükümet, YÖK neredesiniz? Kalemiyle milletine kurşun sıkan akademisyen değil, terör tetikçisidir. Bu, kan diliyle yazılmış bir bildiridir, kan kokuyor buradan kan" değerlendirmesinde bulundu.
MHP'li Vural, Beyazıt Öztürk'ün Kanal D Televizyonu'nda yayınlanan programında yaşananlara değinerek, "Hadsiz biri çıkıyor, terör örgütü ağzıyla konuşuyor. Beyazıt Öztürk de özür diliyor, 'Ben buna fırsat vermemeliydim' diyor. Ama terör örgütünü övme suçundan soruşturma başlatılırken, 'Analar ağlamasın' diye PKK'yı meşrulaştıranlar kimlerdi acaba, unuttuk mu? 'Öcalan'ın çok geniş prestij alanı var, nadir insanlardan birisi, ideolojik olarak gerçekten bir rehber ve lider' diyerek terörist başını öven başdanışman hakkında niye soruşturma başlatmadınız? 'Abdullah Öcalan'ın mesajları bizim de düşüncelerimizdir' diyen yıkımdan sorumlu bakan hakkında soruşturma, fezleke bekliyoruz" ifadelerini kullandı. CİHAN