Seçilme hürriyetini sınırlandırdığı için demokratik boyutu tartışmalı böylesi bir kuralı ‘kötü örnek’lerden yola çıkarak koymuştu.
Partinin öncüllerinin bir korku ve kaygısı vardı. İçinden çıktıkları ‘Milli Görüş’ geleneğindeki gibi Oğuzhan Asiltürk, Şevket Kazan gibi yeni ‘Abi’ler olsun istenmiyordu.
Hem bu kaygı hem de yeni isimlerin önünü açmak için böyle bir kural koymuşlardı.
7 Haziran seçiminde uygulandı…
3 dönem kuralı Erdoğan’ın ‘tek adam’lığını pekiştirdi. Partinin ‘hafızası’ sayılabilecek deneyimli kadrolar devre dışı kaldı. Gelenek ile gelecek arasındaki ‘köprü’ isimleri oyun dışına itti.
AK Parti denince akla gelen ve taban karşılığı olan isimlerin çoğunun da ‘3 dönemlikler’ olduğu görüldü.
(...)