AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki AKP MKYK toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. Çelik, siyasetteki 50+1 tartışmasıyla ilgili, "Önümüzdeki seçimlere bu sistemlere gidilecek. Yakınanların önerilerinin görülmesi lazım" diye konuştu.

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki AKP MKYK toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Helalleşme" çıkışı hakkında Çelik, "Birisi helalleşme dediği zaman ona saygı duymak gerekir. Bunu bir an durup ele almak gerekir. Bir iradeyi gösterir fakat problem şudur. Bunun altını nasıl dolduracaksınız, nasıl gerçekleştireceksiniz?" diye konuştu.

Çelik, siyasetteki 50+1 tartışmasıyla ilgili, "Denge denetleme ile ilgili görüşlerinin ne olduğunu kapsamlı bir şekilde duymadık. Önümüzdeki seçimlere bu sistemlere gidilecek. Yakınanların önerilerinin görülmesi lazım" diye konuştu.

Sayın Cumhurbaşkanımız pozitif katkı sağlayacak şekilde yapıcı eleştiriler çerçevesinde çeşitli kesimlerle buluşuyor. Sayın Karamollaoğlu ile buluşması da iyi geçmiş bir buluşma olarak yansıdı. Sayın Cumhurbaşkanımızla sayın Karamollaoğlu geçmişten tanışıyor. Kuşkusuz herkes bir anda görüşünü değiştirecek diye bir şey yok. Sayın Karamollaoğlu da katıldığı, katılmadığı yerleri ifade etti, sayın Cumhurbaşkanımız da görüşlerini ifade etti. Bu istişareler her zaman faydalıdır. 

Birisi helalleşme dediği zaman ona saygı duymak gerekir. Bunu bir an durup ele almak gerekir. Bir iradeyi gösterir fakat problem şudur. Bunun altını nasıl dolduracaksınız, nasıl gerçekleştireceksiniz? Geçmişte de oldu. Ben pozitif karşılıyoruz dedim ama sonra bahsedenler kendi partilerinde bizzat vatandaşımızı inciten üsluplar kullanıldığında, vesayete destek veren üsluplar ortaya çıktığında buna karşı seslerini çıkarmadılar. CHP Genel Başkanı helalleşmeden bahsediyor, CHP'de aktif siyaset yapan ya da CHP'li pek çok isim bunun aslında CHP'nin ilkelerinden taviz vermek anlamına geldiğini söylüyor. Bunun altının doldurulması gerekiyor. Helalleşme dediğinizde bunun bir de karşı tarafı vardır. Bu kesimlerin ne değerlendirmede bulunacağı önemlidir. Yassıada'da şehit edilenlerin aileleri ile nasıl helalleşeceklerdir? Darbelere destek vererek açık beyanlarla bu ülkeye yaşatılmış acılarla nasıl helalleşeceklerdir? 28 Şubat ve başka dönemlerde pek çok genç kızın eğitim hayatını karartan siyasetlerle nasıl helalleşecekler? Bütün bunlar büyük meselelerdir. 

Türkiye'nin siyasi tecrübesi hafızalarımızda taze. Sistem tartışmalarına birdenbire gelinmedi. Ben çok iyi hatırlıyorum. Bugün parlamenter sistemin yanlısı konuşan pek çok siyasetçi, parlamenter sistem varken, Cumhurbaşkanlığı'nı Başbakanlığın üstünde görüyordu. Askeri vesayeti de sivil siyaset üzerinde denetleme mekanizması olarak görüyordu. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi de meşrudur, parlamenter sistem de meşrudur. Türkiye buraya birden bire gelmedi. Açıklamaları yapan herkes de bunu biliyor. Türkiye'de bugün parlamenter sistem savunuculuğu yapanların pek çoğu, parlamenter sistem varken, sistemin rahat nefes almasına izin vermediler. Denge denetleme ile ilgili görüşlerinin ne olduğunu kapsamlı bir şekilde duymadık. Önümüzdeki seçimlere bu sistemlere gidilecek. Yakınanların önerilerinin görülmesi lazım. Cumhurbaşkanlığı seçme yetkisini millete verdikten sonra bunu nasıl geri alacaksınız. Biz de bunları duymayı bekliyoruz. Önemli olan vatandaşın devletin sahibi olduğunu daha çok görmesi.