Eskiden asker vesayetinden söz edince, askerler perde arkasından her şeyi yönetiyor dediğinizde, hemen lafı yapıştırırlardı: “Sende asker takıntısı var.”
Yani ortada, askerin siyasal rejim içindeki yerine ilişkin bir sorun yoktu da, bizlerde psikolojik bir takıntı vardı.
Bugün de tarih tekerrür ediyor. Tıpkı askeri vesayetin savunucuları gibi, bugün de bir tek adam rejimini savunanlar, Cumhurbaşkanı’nın her Allah’ın günü Anayasa’yı çiğnemesini eleştirenleri “Erdoğan takıntılı” olmakla suçluyorlar.
Yani bugün Erdoğan’ın parlamenter rejim içindeki rolüne ilişkin bir sorun yok ama onun sahip olmadığı yetkileri kullanmasını eleştirenlerin bir “takıntısı” var.
(...)