Otoriteyle anlaştı

Türkiye ile İsrail arasındaki yapılan normalleşme anlaşması, dün iki ülkenin başbakanları tarafından kamuoylarına duyuruldu. Başbakan Yıldırım, “Abluka ‘kısmen’ kalkacak.” derken, Netanyahu ülkesinin ekonomik kazancına dikkat çekti. Mutabakat metni bugün imzalanacak.

Otoriteyle anlaştı

İsrail’le Türkiye arasında anlaşmaya varıldığına dair haberler dün iki ülkenin başbakanları tarafından eş zamanlı basın toplantısıyla doğrulandı. Binali Yıldırım dün Çankaya Köşkü’nde düzenlediği basın toplantısında, “Mutabakat metni iki tarafça uzlaşıldı ve parafe edildi. İlişkilerin normale dönmesine ilişkin süreç başlamış oldu.” dedi.

İmzalar bugün atılıyor, sonra onay süreci var

Başbakan Binali Yıldırım, Roma’daki müzakereler neticesinde varılan anlaşmanın bugün imzalanacağını açıkladı. Yıldırım, “Bu mutabakat metni yarın [bugün] Dışişleri Müsteşarı ve İsrailli muhatabı tarafından imzalanacak. Bu imzadan sonra onay süreçleri var.” dedi. Başbakan, sürecin Türkiye’de TBMM, İsrail’de ise Bakanlar Kurulu üzerinden gerçekleşeceğini hatırlattı.

Büyükelçiler faal hale gelecek

Kanlı Mavi Marmara baskını sonrası iki ülke arasındaki ilişkiler tamamen kopmuş ve diplomatik ilişkiler 2. katip seviyesine indirilmişti. Başbakan Yıldırım anlaşmanın onay süreçlerinin tamamlanmasının ardından atılacak diplomatik adımları ise, “En kısa sürede karşılıklı büyükelçilikler faal hale getirilecek ve atamalar yapılacak.” diye anlattı.

20 milyon dolar tazminat

2010 yılının Mayıs ayında gerçekleşen Mavi Marmara krizinin ardından ilişkilerin düzelmesi için Türkiye; özür, tazminat ve Gazze ablukasının kaldırılması olmak üzere üç şart öne sürmüştü. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ABD Başkanı Barack Obama’nın 2013 yılında ülkeye düzenlediği ziyaret esnasında Türkiye’den telefonla özür dilediği açıklanmıştı. Devam eden müzakereler sürecinde defalarca İsrail’in tazminat ödemeyi kabul ettiği açıklanmıştı. ‘Normalleşme’ anlaşması ile bu durum da karara bağlandı. Başbakan Yıldırım, İsrail’in Mavi Marmara’da hayatını kaybedenlerin ailelerine 20 milyon dolar tazminat ödemeyi kabul ettiğini belirtti.

Gazze’ye abluka kalkmıyor, ‘hafifliyor’

Antalya’dan yola çıkan Mavi Marmara yardım filosu, İsrail’in getirilen yardımların Aşdod Limanı üzerinden gönderilmesi teklifini kabul etmemesi üzerine uluslararası sularda saldırıya uğramış ve 10 Türk öldürülmüştü. Türkiye normalleşme için Gazze ablukasının tamamen kaldırılmasını istiyordu. Ancak açıklanan şartlar bu madde üzerinden taviz verildiğini gösterdi.

Başbakan Binali Yıldırım, anlaşma neticesinde Gazze’ye ilk kısmı önümüzdeki cuma günü olmak üzere 10 bin tonluk yardım gönderileceğini açıkladı. Ancak yardımlar doğrudan Gazze Limanı’na değil, İsrail’in Aşdod Limanı’na gidecek. Yardım maddeleri Filistinlilere ancak İsrail’in kontrol ve izinlerinin ardından götürülebilecek.

Netanyahu: Anlaşma önemli bir adım

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, anlaşmanın detaylarını İtalya’nın Roma kentinde açıkladı. Anlaşma hakkında olumlu ifadeler kullanan Binyamin Netanyahu, “Bu anlaşma, Ortadoğu’da istikrar sağlanmasına yardımcı olacak.” dedi. Netanyahu, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile görüşmesinin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada Türkiye ile bozulan ilişkileri normalleştirmeyi amaçlayan anlaşma hakkında, “önemli bir adım” nitelemesinde bulundu.

Deniz ablukası sürecek

Türkiye’den gönderilecek insani yardım malzemelerinin İsrail limanları üzerinden Gazze’ye ulaşacağını söyleyen Binyamin Netanyahu, “Türkiye ile anlaşmamız sonrasında da İsrail’in Gazze’ye uyguladığı savunma amaçlı deniz ablukası devam edecek” dedi.

Ablukanın kaldırılması hakkında, “Bundan ödün vermeye hazır değildim.” diyen Netanyahu, “Bu, Hamas’ın güçlenmesine engel olmak için hayati öneme sahip. Bu şart, olduğu gibi kalacak.” diye konuştu. “Türkiye topraklarından İsrail’e yönelik ‘terörist’ faaliyetlere izin vermeyeceğini” söyledi.

İsrail ekonomisini ‘muazzam’ fayda sağlanacak

“Bu anlaşma, Ortadoğu’da istikrar sağlanmasına yardımcı olacak” diyen İsrailli başbakan, yeni durumun ülkesine ekonomik getirilerinin de olacağına değindi. Anlaşma sürecinde Kıbrıs açıklarında bulunan doğalgaz rezervlerinin Akdeniz ve Türkiye üzerinden uluslararası piyasaya iletilebileceği gündeme geliyordu. Netanyahu da, “İsrail ekonomisi üzerinde muazzam etkileri olacak, ki bu sıfatı iyice tarttıktan sonra kullanıyorum.” dedi.



Mescid-i Aksa’ya İsrail baskını

Ramazan ayının son günlerine girilirken İsrail polisi dün Mecsid-i Aksa’yı bastı. Kapıları kapatan polis göz yaşartıcı gaz ve plastik mermiyle bir kısmı itikaf için mescide kapanan kişileri darp etti. Çıkan çatışmalarda 35 kişinin yaralandığı bildirildi.

Hukukçulara göre anlaşma davaları bitiremez Genel af ya da feragatname lazım

Türkiye ile İsrail arasında anlaşma açıklaması üzerine gözler 31 Mayıs 2010’deki müdahalede ölenlerin yakınlarının müştekisi olduğu Mavi Marmara davasına çevrildi. ‘Türkiye’de İsrail aleyhine açılan davaların düşürülmesi ve yenilerinin açılamaması için bir yasa çıkarılacak’ mealindeki madde tartışma başlattı.

Davadan vazgeçmeyiz

Müvekkillerinin davaları sonuna kadar sürdürme kararını daha önce kamuoyuna defalarca açıkladığını hatırlatan Mavi Marmara Davası avukatlarından Uğur Yıldırım şunları söyledi: “Türkiye’de sürmekte olan davaların herhangi bir uluslararası anlaşmayla ortadan kaldırılması hukuken mümkün değil. Kesinleşmiş bir karar olması gerekiyor. Bunun haricinde ceza yargılamasının sonlanması için af kanunu çıkarılması lazım, bunun da kişiye ya da kuruma özel olması mümkün değil. Başbakanın açıklamasında yer alan anlaşmanın TBMM’den onaylanmasını şeklindeki bir af, olaya özgü bir af değerlendirileceğinden anayasaya aykırıdır.”

Genel af çıkması lazım

Tüm suçları kapsayan bir genel af gerektiğini belirten Yıldırım, “Bunu İsrail için yapacaksak, evet, mümkün. Hukuki açıdan bugünkü durum bu. Müvekkillerimiz ve biz davanın sonuna kadar gitmesini istiyoruz. Tazminatlar alınsa bile, ceza davalarında vazgeçme diye bir şey zaten yok hukuken.” diye ekledi.

37 ülkeden yolcu ve şehit yakınları dâhil 490 kişinin ‘müşteki-mağdur’ olarak yer aldığı davaların son duruşması 12 Nisan 2016’da görüldü. 20 Eylül’e ertelenen davada mahkeme, dönemin İsrail Genelkurmay Başkanı Rau Aluf Gabiel Ashknazi’nin de aralarında bulunduğu 4 sanığın ‘kasten insan öldürmeye azmettirmekten’ tutuklanmalarına ve tutukluluğun yerine getirilmesi için yakalama çıkarılmasına karar vermiş ve kırmızı bülten çıkarılmasını da istemişti.

Türk: Davalar böyle ortadan kalkmaz

Eski Adalet Bakanı Prof.Dr. Hikmet Sami Türk de davaların düşürülmesi ve yenilerinin açılmamasının Anayasa’ya aykırı olduğunu belirtti. Türk şunları söyledi: “Çünkü bu hak arama hürriyetini ortadan kaldırıyor. Anayasa’nın 36. maddesi birinci fıkrasında ‘Herkes yargı mercileri önünde davacı ve davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir.’ deniyor. Kanun da çıkarılsa bu böyle. Bunun çaresi şu, o olay dolayısıyla yakınlarını kaybeden, zarar eden tüm vatandaşlarımızdan zararları tazmin edilirken, hakkını aldığına dair feragatname almaları gerekir. Yoksa davalar kapatılamaz, yetkili mahkeme davaya bakmak zorundadır.”

<< Önceki Haber Otoriteyle anlaştı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER