Özgürlük ve Demokrasi Platformu Başkanı Vedat Öztürk, Suruç'taki saldırının Türkiye'ye ve demokrasisine yapıldığını belirtti.
Başkan Öztürk, Özgürlük ve Demokrasi Platformu olarak, nereden ve kimden gelirse gelsin, hangi anlayışa sahip olursa olsun, kimi hedef alırsa alsın, terörün ve şiddetin her türlüsünü kınayarak, bu yollara başvuranları lanetledi. Terörün bir insanlık suçu olduğunu hatırlatan Öztürk yazılı açıklamasında, "Dini, dili, ırkı yoktur. Hiçbir inanç, ideoloji ve amaç teröre kılıf olamaz; hiç kimsenin de herhangi bir gerekçeyle terörü meşrulaştırma hakkı yoktur." dedi.
Öztürk, açıklamasında "Suruç'taki saldırı yalnızca olay sırasında orada bulunan gruplara veya bölge halkına değil, bütün Türkiye'ye, demokrasimize, özgürlüklerimize ve milletimizin tamamına yapılmıştır. Terör ve şiddetin olduğu yerde, demokrasi, insan hakları, hukuk ve özgürlüklerden söz edilemez. Bu nedenle, kökeni, inancı, dünya görüşü ve politik tercihi ne olursa olsun herkesi bu saldırıya karşı ortak tavır almaya, terör ve şiddete karşı demokrasiye, insanlarımızın can güvenliğine, fikir özgürlüğüne sahip çıkmaya çağırıyoruz." ifadesini kullandı.
Binin üzerinde sivil toplum kuruluşundan oluşan Özgürlük ve Demokrasi Platformu olarak hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet dileyip, yakınlarının acılarını paylaşan Öztürk, şunları dile getirdi: "Bir süredir içeride ve dışarıda Türkiye'yi Suriye üzerinden Ortadoğu bataklığına sürükleyebilecek kimi senaryolar dillendirilmektedir. Suruç'umuzu kana bulayan saldırı, bu amaca matuf olarak doğu ve güneydoğumuzda çatışma ve kaos ortamı oluşturmaya yönelik bir çabanın ürünü olabilir. Bütün bunlara meydan verilmemesi için, hain saldırının tüm yönleriyle aydınlatılarak sorumlularından da hukuk önünde hesap sorulması, benzer başka provokasyonlara meydan vermemek için ise her türlü tedbirin alınması gerekmektedir."
"YAŞANANLARIN BİR SORUMLUSU DA SİYASİ İKTİDARDIR"
Özgürlük ve Demokrasi Platformu Başkanı Vedat Öztürk, yaşanan acıların bir sorumlusunun da, son dönemde izlediği politikalarla Türkiye'yi demokrasi rayından çıkaran ve hukuksuzluk girdabına sürükleyen siyasi iktidar olduğunu belirterek, "İçine sürüklendiğimiz bu girdap, ülkemizi, kimler tarafından örgütlendiği ve kime hizmet ettiği meçhul, marjinal, saldırgan, şiddet yanlısı ve demokrasi karşıtı grupların, terör örgütlerinin provokasyonlarına açık hale getirmektedir. Bu nedenle mevcut iktidarı halka ve onun taleplerine kulak tıkayarak sosyal gerilimi körüklemekten, toplum bütünlüğümüzü tahrip eden hukuksuz icraatlardan, farklı kesimleri karşı karşıya getiren ve adeta düşmanlaştıran ayrımcı ve ötekileştirici politikalardan, antidemokratik, yasakçı ve baskıcı uygulamalardan vazgeçmeye çağırıyor, bütün siyasi aktörleri de çatışmacı üslup ve söylemler yerine hukuk, demokrasi, sağduyu ve hoşgörü çizgisinde buluşmaya davet ediyoruz." şeklinde düşüncelerini paylaştı. CİHAN