Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, piyasaya giren yeni ürünlerin bakliyat fiyatlarını arttırdığına işaret etti.

Palandöken yazılı açıklamasında yeni sezon ürünlerin çıkmasına yakın eski malın bitirilmesi için fiyatların düşürüldüğüne temas ederken, "Hasat yapılan yeni ürünün piyasaya girmesi ve ürünün bollaşmasına kadar geçen sürede şimdi fiyatı yükseliyor. Birkaç senedir bakliyatta yaşanan ithalatın fiyatları dengelemesi beklenirken döviz fiyatlarının artışı bakliyat fiyatlarına da yansıyarak yerli ürünün fiyatını artırdı." dedi.

Bakliyat üretiminin iç talebi artık karşılamamasının fiyat artışlarında etkili olduğunu anlatan Palandöken, şöyle devam etti:

"Bakliyat üretimi 1990'lı yıllarda 2 milyon 012 bin ton ile iç talebi fazlasıyla karşılarken günümüzde Mısır, Etiyopya, Bangladeş, Çin'den kuru fasulye, Kanada'dan nohut ve yeşil mercimek, ABD, Ukrayna ve Kanada'dan bezelye ithal ediyoruz. 2014 yılında baklagil ithalatı 250 milyon $'ı bulan ülkemiz şimdi ithalatçı konuma düştü. Toplam 1 milyon 147 bin ton bakliyat üretimi ile kırmızı mercimekte yüzde 79, yeşil mercimekte yüzde 40, nohutta yüzde 96, kuru fasulyede yüzde 78 iç talebi karşılama oranına sahip. Baklagil ithalatımızın 232 bin ton ile büyük kısmını kırmızı mercimek oluştururken bunu fasulye ile yeşil mercimek izliyor. Piyasada bakliyat arzında sıkıntı yoktur. Bakliyat ürünlerimizde çok büyük fiyat artışı yok. Doların fiyatı artınca piyasayı etkiliyor. Şu anda satışlarımızda düşüyor açıkçası yani biraz tepki alıyoruz bu konuda fiyatların artışından dolayı. Müşteri geldiğinde bir daha aynı fiyattan alamayınca bize tepki gösteriyor ama bizden kaynaklanan bir durum değil. Hatta elimizdeki malı eski fiyattan veriyoruz. Ama insanlar artık eskisi gibi çuvalla almıyor kilo ile gram ile alıyor ve en ucuzunu tercih ediyor. Esnaf ve sanatkarlar olarak mevsimsel etkilerin olumlu olması, yeni ürünlerin yaygınlaşarak fiyatların dengelenmesini bekliyoruz."

"BAKLİYAT ÜRETİMİ İÇİN TEŞVİK GEREKLİ"

Dünya bakliyat üretiminde üst sıralarda olmamıza rağmen iç tüketimi karşılamamasının alınacak önlemlerle giderilebileceğini vurgulayan Palandöken, " Fasulye, nohut, mercimek, bezelye üretimi girdisi çok, işçiliği fazla tutan ürünler. Öncelikle mazot, gübre, ilaç gibi girdilerin maliyetlerini azaltıcı, yerli ve dayanıklı tohum kullanımı teşvik edici tedbirler alınmalı. Üreticiye kilo başına verilen destekler artırılmalı, belki de en önemlisi 800 bin dekara düşen ekim alanları tekrar artırılma çalışmaları başlatılmalı. Yoksa ithalatçı durumdan kurtulamayız." açıklamalarında bulundu.
CİHAN