NURULLAH KAYA
Son günlerde tartışılan pedofili yani çocuk istismarı konusundaki yazı dizimizin bugün son kısmını sizlerle paylaşacağız. Yaşanan ve hiçbir şekilde tasvip edilemeyecek istismarın sadece Türkiye’deki tarikatlarda olduğu ve olayın İslamiyet’e mal edilmesi doğru değildir. Pedofoli sadece bir ülkenin veya zümrenin de sorunu değildir. Dünyada hemen her ülkede ve her toplulukta bu problem yaşanıyor. Özellikle güç ve güven ilişkilerinin olduğu örneğin sapkın bir ebeveynin bulunduğu ailelerde, devlet yurtlarında, spor kulüplerinde, kiliselerde, tarikatlarda görülebiliyor. Pedofili kişi baba, imam, papaz, doktor veya antrenör olduğu için taciz etmiyor. O bir cinsel suçlu olduğu için, giydiği konum elbisesinin olanaklarını kullanarak suçunu işliyor. Çünkü çocuklar en çok güvendikleri insanlara karşı savunmasız oluyorlar.
Fransa’da, Almanya’da, Kanada’da, ABD’de, Avustralya’da… Özellikle kiliselerde ve spor kulüplerinde binlerce çocuğun tecavüze ve cinsel istismara maruz kaldığı zaman zaman gün yüzüne çıkıyor. Mağdurların mahkemelerdeki ifadeleri, dünya basınında haftalarca manşetlerde yer alabiliyor. Hristiyanların ruhani lideri papa dahi konuyla ilgili defalarca açıklamalar yapmış, özür dilemişti. Hatta Batı’da bu olayların artmasıyla insanlar kiliselerden ve kulüplerden uzaklaşmaya ve yalnızlaşmaya başladı. Ancak bu kez çocuk istismarları, kurumlardan sanal ortama kaydı. Avrupa Polis Teşkilatı'nın (Europol) Genel Müdürü Catherine De Bolle, pandemi döneminde internet üzerinden çocuk istismarının endişe verici bir şekilde arttığını, çocuk istismarı vakalarının bazı ülkelerde 3 katına kadar çıktığını vurguluyor. İnternetteki yaşananları bir başka yazıya bırakıp dikkatinizi dünyada bu konuda daha sık gündeme gelen yerlerden örnekler vermek istiyorum.
OLİMPİYAT ŞAMPİYONLARININ YAŞADIĞI ŞOK OLAYLAR
Spordaki istismar daha çok çocuk ve antrenörler arasında oluyor. Özellikle sporculuk döneminde çok başarılı olmuş antrenörler çocuk sporcularda hayranlık uyandırıyor. Çocuk başarılı olma arzusuyla bilgili ve becerili antrenörüne karşı duygusal bir bağ kurabiliyor. Antrenörde bu zaafı kötü niyetli kullanıyor. Bazı örnekler verelim. Judoda 2 olimpiyat şampiyonluğu bulunan Avusturyalı Peter Seisenbacher, 2 küçük kız çocuğuna tecavüz ettiği için tutuklanarak hapse atılmıştı. ABD'li olimpiyat şampiyonu jimnastikçi Simone Biles ve arkadaşları, takımı doktoru Larry Nassar tarafından cinsel tacize uğradıklarını anlatınca konu mahkemeye yansımış ve doktor tutuklanmıştı. Fransa'da patinaj şampiyonu Sarah Abitbol'un çocukken antrenörü tarafından 2 yıl boyunca tecavüze uğradığını anlatmıştı. Türkiye’de halterde ve atletizmde yaşanan sporcu antrenör skandalları hala hafızalarda. Norveç’te 660 profesyonel kadın sporcuyla yapılan araştırmada yüzde 51’inin cinsel taciz yaşadıkları ortaya çıkmıştı. Kanada Olimpiyatları’na katılan sporculara yapılan ankette katılımcıların yüzde 8,6’sı çocukken zorla tecavüze uğradıklarını söylemişti. İngiltere Truth Project, 2016-2020 arasında 3939 kişiye yaptığı araştırmada 58 kişinin antrenör veya bir spor çalışanının cinsel istismarına maruz kaldığını açıklamıştı. Kurum özellikle jimnastik ve yüzmede istismarın daha fazla olduğuna dikkat çekmişti.
FRANSA’DA 330 BİN ÇOCUĞA CİNSEL İSTİSMAR SKANDALI
Fransa’da kiliselerde 1950-2020 yılları arasında en az 330 bin çocuk cinsel istismar kurbanı olduğu ve bunlardan 216 bini rahip veya din adamları tarafından gerçekleştirildiği ortaya çıktı. Lyon Katolik Kilisesi’nin papazı Bernard Preynat, 45 çocuğa cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle 2020’de hapis cezasına çarptırıldı. Konuyla ilgili kurulan komisyonun başkanı Jean-Marc Sauve, Fransız Katolik Kilisesi'nde yılda ortalama 2 bin 900 ila 3200 pedofil şüphelisinin bulunduğunu söyledi.
HOLLANDA ÇOCUK İSTİSMARINDA ZİRVE
Dünyada çocuk istismarı içerikli yayın yapan internet sitelerinin en fazla olduğu ülke Hollanda. 40 yaşın üzerindeki her on Hollandalıdan biri, reşit olmadan cinsel tacize uğruyor. Gençliğini bir kuruluşa bağlı yerlerde geçirenlerde bu oran iki katına çıkıyor. Hollanda’daki Katolik kiliselerine yönelik taciz suçlamalarını bir yıl inceleyen yetkililer, 800 suçlunun kimliğini tespit etmiş ayrıca ülkede geçmiş yıllarda yaklaşık 20 bin çocuğun, yatılı okul, yetimhane vb yerlerde cinsel tacize uğradığını açıklamıştı.
İSRAİL’DE ARTIŞ YÜZDE 16
Çocukken istismar edilen fakat yardım görmeyen yetişkinlerin yol açtığı olumsuz sonuçları görmeye başladıklarını belirten İsrail Çocuk Ulusal Konsey Direktörü Dr. Yitzhak Kadman, şunları dile getiriyor; “İstismara uğrayan ama gerekli yardımı almayan çocuklardan üçte birinin büyüdüklerinde benzer saldırılarda bulunuyor.” İsrail Sosyal Hizmetler Bakanlığı, son 6 yılda çocuklara yönelik cinsel istismar vakalarında yüzde 16 artış olduğunu ifade ediyor.
Çocukların en güvenli olduğu ülke 83,9 oranla İngiltere , en az güvenli olduğu ülke ise yüzde 26,4 ile Demokratik Kongo Cumhuriyeti.
EN AZ ÇOCUK İSTİSMARI İNGİLTERE’DE
The Economist'in 2019 yılında 60 ülkeyi kapsayan çocukların güvenliğine yaptığı araştırmaya göre çocukların en güvenli olduğu ülke 83,9 oranla İngiltere, en az güvenli olduğu ülke ise yüzde 26,4 ile Demokratik Kongo Cumhuriyeti. Buna rağmen İngiltere'de 2020’nin Mart ayında 19 bin 847 çocuk cinsel istismara uğradığı için yardım alıyor. İngiltere çocuk istismarını önlemek için programlar geliştiriyor ve teknolojik alanlarda erişime önem veriyor.
ALMANYA HALA KİLİSELERDEKİ OLAYLARIN TESİRİNDE
Münster Üniversitesi'nden 5 tarihçinin 2 yıl süren araştırması sonucu 1945'ten bu yana 600'den fazla reşit olmayan çocuğun kilise çalışanları tarafından gençlik kamplarında cinsel şiddete maruz kaldığı ortaya çıkmıştı. Cinsel şiddetle suçlanan rahiplerin sayısının 200'den fazla olduğu, bunlardan 50'sinin hayatta olduğu tespit edildi. Köln Başpiskoposluğu bölgesinde cinsel tacizlerle ilgili yayınlanan raporda 1975-2018 yılları arasında çoğu 14 yaş altındaki 300’den fazla çocuğun cinsel istismar mağduru olduğu ortaya çıkmıştı. Alman Kardinal Reinhard Marx, 2021 Haziran’da kilisenin cinsel istismar skandallarıyla mücadelede yetersiz kaldığı gerekçesiyle istifasını sunmuştu. Almanya polis yetkililerinin çocuk istismarına yönelik 2018 yılında yayımladığı rapora göre, ülkede her gün 40 çocuk istismara uğruyor. Almanya’nın en saygın liselerinden biri olan ve Cizvit Tarikatı’na bağlı Berlin’deki Canisius Koleji’nde çıkan istismar olayları tüm Almanya’da şok etkisi yapmıştı.
BELÇİKA’DA TECAVÜZE UĞRAYAN ÇOCUKLAR İNTİHAR ETTİ
Belçika konuyla ilgili kurulan komisyonun başkanı Psikiyatr Peter Adriaensens olayın çok vahim boyutlarda olduğunu belirtmişti. Komisyon, 124'ü tecavüze uğrayanlar, gerisini yakınları ve tanıkların oluşturduğu toplam 475 şikâyeti detaylı incelemiş, ifadelerine başvurmuştu. Komisyon raporunda 5 yaşın altındaki çocukların bile tecavüze uğradığı, tecavüze uğrayanlardan 13'ünün intihar ettiği, 6'sının ise intihara teşebbüs ettiği belirtmişti.
NORVEÇ’TEKİ SAYGIN PEDOFİLİLER!
Norveç emniyetinden Hilde Reikras, 2015 yılından beri yürüttüğü soruşturma kapsamında büyük bir pedofili ağının çökertildiğini, 51 kişinin tutuklandığını açıklamıştı. 14 yaşın altında çocuklara tecavüz eden ve bunları videoya kaydeden tutuklular arasında iki politikacı ve toplumda saygın yeri olan, yüksek eğitimli kişiler olduğuna dikkat çekmişti.
ABD’NİN EN BÜYÜK İZCİ ÖRGÜTÜNDEKİ SKANDAL
ABD’nin en büyük izcilik örgütü olan ve 110 sene önce kurulan ve 110 milyon ABD vatandaşına bünyesinde hizmet veren The Boy Scouts of America'da (BSA) yaşanan çocuk tacizi ve istismarına yönelik açılan dava sayısı 82 bini geçti. Yaklaşık 1 milyar dolar değerinde taşınamaz mala sahip olan ve geçtiğimiz günlerde iflasını açıklayan BSA, tazminat davalarıyla boğuşuyor. ABD'de Katolik Kilisesi'nin açılan davalardan dolayı kilise mağdurlara şu ana kadar 3 milyar dolar tazminat ödedi.
HİNDİSTAN BAŞEDEMEYİNCE ÖLÜM CEZASI GETİRDİ
Dünyada yasa dışı şekilde evlendirilen kız çocuklarının sayısının en fazla olduğu Hindistan'da, çocuklara cinsel istismar suçuna ölüm cezası getirildi. BM’nin verilerine göre Hindistan’da her yıl 1,5 milyon kız çocuğu, ailelerin zoruyla evlendiriliyor. Konuyla ilgili sorunlu bir diğer ülke Afganistan. Erkek oyunu anlamına gelen Bacha Bazi Afgan geleneği olarak sunulsa da fakir ve küçük çocuklar yaşlı erkeklerin önünde dans ettiriliyor. Bu çocuklar maalesef ki zengin iş insanları tarafından alıkoyuluyor ve akabinde ne yazıktır ki cinsel taciz ya da saldırıya uğruyorlar.
TÜRKİYE’DE ORANLAR ÇOK HIZLI, ARTIK RAKAMLAR PAYLAŞILMIYOR
TÜİK 2016 verilerine göre, Türkiye’de çocuk istismarıyla ilgili dava sayısı, son 10 yılda yaklaşık 3 kat arttı. Yaklaşık 250 bin çocuk istismara uğradı. TÜİK’in 2019 verilerine göre suç mağduru olarak gelen 206 bin 498 çocuğun yüzde 15,2'si cinsel istismar kurbanıydı. Ancak son 3 yıldır resmi veriler paylaşılmıyor. İstanbul’da Bahçelievler Atatürk Yetiştirme Yurdu’nda yüzlerce kız çocuğunun kandırılıp gayri meşru yollara sürüklenmesi, Barbaros Çocuk Köyü, Bornova Erkek Yetiştirme Yurdu, Uşak Sevgi Evleri Çocuk Yuvası, Ağrı Erkek Yetiştirme Yurdu, Harput Kız Yetiştirme Yurdu, Kahramanmaraş, Ankara, Çorum… Türkiye’de devlet yurtlarında, spor kulüplerinde, diyanette ve bazı tarikatlardaki skandalları görmeniz için Google’da arama yapmanız yeterli.
SON SÖZ
Pedofili toplumun birçok alanında görülüyor. Bu alanları yok etmek mümkün değildir. Konu Türkiye’de aşırı derecede siyasallaştırıldığı için ilk iki yazımızda olayın daha çok siyasi boyutuna dikkat çekmeye çalıştık. Yoksa pedofilinin gelişmiş veya gelişmemiş ülke, ekonomik seviye, refah düzeyi, okuryazarlık yani kısacası her anlamda modern veya modern olmayan diye tabir edebileceğimiz bir olguyla alakası yoktur. İslamiyet, Hristiyanlık, Yahudilik gibi din ve kurum ayırt etmeksizin her ülkelerde görülen bu olayla ilgili mücadele edilmeli, çözüm yolları üretilmelidir.
Pedofoli, toplumsal ve kültürel yönü ile sosyolojinin, mağdur özellikleri, oluşturduğu travmalar ile psikolojinin, kriminal özellikleri ve dava süreçleri ile hukukun, belirtiler ve fiziksel/ruhsal sağlığa bakan yönüyle tıp biliminin yoğunlaştığı çok önemli bir konudur. Bu problemin çözülmesi için sadece siyasilerin değil konuyla ilgili tüm uzmanların fikirleri alınmalı çözüm yöntemleri geliştirilmelidir. Bunlar yapılırken suçun elbette bitmeyeceği hatırdan çıkarılmamalı, bu suçu kimin işlediğine odaklanıp kitleleri linç etmekten ziyade, fiilin kendisine odaklanıp, bulunduğu konumu suiistimal eden aile bireyinin, öğretmenin, imamın, papazın, antrenörün… Ağır cezalarla cezalandırılması gerekmektedir.