Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Türkiye'nin Rus uçağının düşürmesinin ardından Rusya'nın iptal ettiği ekonomik sözleşmelerinin bedelinin 83 milyar dolar olduğunu söyledi. Bu bilgileri Rus ve Türk hükümet kaynaklarından teyit ettiklerini belirten Perinçek, "Bu olaydan birkaç gün önce Putin ile Tayyip Erdoğan arasında bir görüşme gerçekleşiyor. Bu görüşmede Türkiye Cumhurbaşkanı, Rusya Devlet Başkanı Putin'e Türkiye'nin askeri birliklerinin Suriye'nin kuzeyinde Cerablus bölgesinde bir harekat yapması durumunda tutumlarının ne olacağını soruyor. Putin de bunu görmezden geleceklerini, herhangi bir askeri eylemde bulunmayacaklarını ama ekranların önünde Suriye'nin toprak bütünlüğünü savunacaklarını söylüyor." dedi.

Doğu Perinçek, partisinin Beyoğlu'nda bulunan genel merkezinde Türkiye ve Rusya ilişkilerini durma noktasına getiren uçak kriziyle ilgili iki ülkenin yetkililerine dayandırdığı bilgileri açıkladı. Amerika ve İsrail'in Suriye'nin kuzeyinde bir Kürt koridoru oluşturmak istediklerini söyleyen Perinçek, şöyle konuştu: "Hem Türkiye'nin hükümet kaynaklarından hem de Putin yönetiminden aldığımız birbirini doğrulayan bilgiyi sunuyoruz. 24 Kasım günü biliyorsunuz Türk F-16 uçakları, SU Rus uçağını düşürmüşlerdi. Bu olaydan birkaç gün önce Putin ile Tayyip Erdoğan arasında bir görüşme gerçekleşiyor. Bu görüşmede Türkiye Cumhurbaşkanı Rusya Devlet Başkanı Putin'e Türkiye'nin askeri birliklerinin Suriye'nin kuzeyinde Cerablus bölgesinde bir harekat yapması durumunda tutumlarının ne olacağını soruyor. Putin de bunu görmezden geleceklerini, herhangi bir askeri eylemde bulunmayacaklarını ama ekranların önünde Suriye'nin toprak bütünlüğünü savunacaklarını söylüyor. Böylece Türkiye'nin Amerika ve İsrail tarafından Suriye'nin kuzeyinde kurulmakta olan o Kürt koridoru diye anılan aslında Amerika İsrail koridorunu askeri bir harekatla kesmesi, bölmesi, parçalaması, ortadan kaldırması ve orada bir güvenlik alanı oluşturması aynı zamanda Suriye'nin toprak bütünlüğüne de hizmette bulunacak bir askeri eylemde bulunması koşulları yaratılmış oluyor. Böylece Amerika ve İsrail'in ortak Kürdistan planı yani Barzanistan'dan Doğu Akdeniz'e uzanan Kürt koridoruyla Kürdistan'ı dünya denizlerine açma planı, Türkiye Rusya ve bölge ülkelerinin işbirliğiyle bozulması koşulları yaratılıyor. İşte tam bu başarılmışken bu görüşmeden kısa bir süre sonra 24 Kasım günü Türk uçakları Hatay'ın güney burnunda Rus uçağını düşürdüler ve bu plan bozuldu. Bunun üzerine Türk askeri birlikleri Cerablus'a yönelik askeri harekatı yapmaktan vazgeçtiler. Çünkü bölgede Rusya hava kuvvetleri olsun aynı zamanda Suriye'nin güçleri de var. Bunlar Türkiye'nin böyle bir harekat yapmasını engelledi. Ve Amerika'nı n Kürt koridoru planı bozulmadı ve bir anlamda kuvvet kazandı."

'G20 ZİRVESİNDE ERDOĞAN'LA PUTİN HARİTADA KÜRT KORİDORUNA BAKTILAR'

Türkiye'nin Rus uçağını düşürdüğü gün Amerika'nın Genelkurmay ikinci başkanının Türkiye'de olmasının tesadüf olmadığını belirten Perinçek, "Şimdi çok ilginçtir uçağın düşürüldüğü gün ABD'nin Genelkurmay İkinci Başkanı var Ankara'da. Ve yine o gün bütün hazırlıklar genelkurmayda tamamlanmış. Bunu hükümet kaynaklarından aldığımız bilgilere dayanarak söylüyorum. Yani planlar gözden geçirilmiş genelkurmay karargahında bütün incelemeler, son değiştirmeler yapılmış bir anlamda harekat için düğmeye basılmak üzere emir verilecek ve harekat başlayacak. Ve akşam da Rusya'nın Dışişleri Bakanı Türkiye'ye gelecek. Böyle bir kritik günde Rusya'nın savaş uçağı, Türk Hava Kuvvetleri tarafından düşürüldü. Burada çok ilginç bir ayrıntı daha var; G20 zirvesinde Tayyip Erdoğan'la Putin arasında yapılan görüşmede haritalar masaya serpiliyor ve Putin harita üzerinde Kürt koridorunu parmağıyla işaret ederek buraları Amerika Kürtlere vermek ve burada bir Kürdistan kurmak istiyor diyor. Yani Rusya'nın o koridora bakış açısıyla Türkiye'nin toprak bütünlüğü açısından son derece elverişli. Türkiye, PYD güçleri Fırat'ın batısına geçemez diyor ama geçen PYD güçlerine müdahale edemiyor. Çünkü Rusya hava kuvvetleri var o açıdan da Türkiye kararlılığını ve iddialarını yerine getirmekte büyük sorunlarla karşı karşıya." ifadelerini kullandı.

'PUTİN 'SIRTIMIZDAN HANÇERLENDİK' SÖZÜNÜ ERDOĞAN'LA YAPTIĞI ANLAŞMAYA İHANET EDİLDİĞİ İÇİN SÖYLEDİ'

Türkiye'nin uçağın düşürülmesinin ardından Rus yetkililerle görüşüp olayı tamir etmek yerine NATO'ya başvurduğunu ifade eden Perinçek, "Rus uçağının düşürülmesinin ardından hatırlarsanız Putin, 'Sırtımızdan hançerlendik' dedi. Bunu da Rus kaynaklarına dayanarak belirtiyoruz; bu ifade doğrudan doğruya o anlaşmaya yani biz Erdoğan'la anlaşmıştık. Orada Türk Silahlı Kuvvetleri bir harekatta bulunacaktı. Bu anlaşma bozuldu ve biz burada ihanete uğradık şeklinde Putin bir gönderme yapıyor. Yani o sırtımızdan hançerlendik açıklaması o anlaşmaya yönelik yapılan ihanetle ilgili bir tespit. Tabi uçağın düşürülmesinin ardından Rus yetkililerle görüşüp olayı tamir etmek ve tekrar Türkiye'nin Kürt koridorunu bozma planlarını hayata geçirme imkanı varken biliyorsunuz Tayyip Erdoğan ve Davutoğlu yönetimi NATO'ya başvurdu ve olay böylece daha da vahim bir hale getirilmiş oldu. Ve Rusya'yla olan gerginliğimiz ağırlaştırıldı. Geldiğimiz noktada Türk Hava Kuvvetleri, Türkiye sınırları dışında harekat yapma kabiliyetini, olanağını kaybetti. Bu da uçağın düşürülmesinin nekadar vahim sonuçlarının olduğunu gösteriyor." şeklinde konuştu.

'RUSYA'NIN İPTAL ETTİĞİ EKONOMİK SÖZLEŞMELERİN TOPLAMI 83 MİLYAR DOLAR'

Rusya'nın uyguladığı ekonomik ambargoların Türkiye'ye maliyetinin hükümet tarafından yanlış aktarıldığını vurgulayan Perinçek, "Bunun en ağır sonucu sıcak paraya ihtiyacı olan, borç batağında olan Türkiye ekonomisine çok ağır bir darbe indirilmiş oldu. Bölücü terör örgütü PKK'ya manevra alanı açıldı. Türk Ordusu'nun Cerablus'a yapacağı harekat ertelendi. Ne zamana kadar ertelendiğini bilmiyoruz. Rusya'nın gönlü olmadığı sürece bu erteleme sonsuza kadar sürebilir. Rusya bizim en büyük ticaret ortağımız. Rusya'yla ilişkilerimiz temenniye, dileğe bağlı değil bu ilişkiler bir gerçekliğe dayanıyor. Rusya ve Türkiye ekonomik anlamda çok geniş hacimli bir işbirliğine girdiler geride kalan yıllarda. Bu uçağın düşürülmesinden sonra iptal edilen sözleşmelerin tutarı 83 milyar dolar. Öyle hükümetin açıkladığı gibi 9 milyar, 6 milyar falan değil. Resmi ağızlardan alınan bilgiye göre Rusya'nın iptal ettiği sözleşmelerin tutarı tam 83 milyar dolardır. Zaten Türkiye'nin bir yıllık dış ticaret açığı, 70 – 80 milyar dolar. Türkiye Rus uçağını düşürerek bölge ülkeleriyle olan ilişkilerini daha düşmanca düzeye götürmüştür." ifadelerini kullandı.

İSRAİL UÇAĞI DA İHLAL ETTİ, ONU NEDEN DÜŞÜRMEDİNİZ?

Ege'de Türk hava sahasının sürekli ihlal edildiğini ancak düşürme olayının yaşanmadığını sözlerine ekleyen Perinçek, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Uçağın düşürülmesi hepsi 17 saniye 17 saniyede pilot bağlı olduğu birliğe o Genelkurmay'a orası hükümete orası Beştepe'ye bildirecek o onunla konuşacak bu bununla konuşacak 17 saniyede değil 17 saatte bu süreç ancak tamamlanabilir. Onun için o uçağı düşürmek gibi bir karar teknik olarak gözükmüyor. Ama bir angajman kuralı belirlersiniz ihlal ederse düşürün diye çok katı olarak uygulanacaktır diye bir talimatı hükümet verebilir. Ama 24 Kasım'da şu saatte gelen uçağı düşürün kararı ne hükümet açısından ne de Hava Kuvvetleri açısından mümkün. İsrail uçağı da sınırı geçti hatta gaz bırakmış Türkiye düşürdü mü o uçağı? Veya Ege Denizi'nde bu tür ihlaller çok sık yaşanıyor ama ne dir hükümet Türk Silahlı Kuvvetleri'ne öyle bir talimat vermiş ki Ege'deki bu ihlaller karşısında birbirinize karşı hoşgörülü olun şeklinde ama Güneydoğu'da başka bir şey uygulanıyor."

CİHAN