Halk TV’den İsmail Saymaz’a konuşan Doğu Perinçek, görüşme ele alınacak konularla ilgili “Esas olarak terörü bitirmek ve Türkiye’deki misafirlerin ülkelerine güvenli dönmesi. Suriye onları affediyor zaten. Tam güven sağlayacağız. Rahatça işlerine dönecekler. Başlarına bir şey gelmeyecek” dedi.
“Girmediğimiz savaşın kaybedeni olduk” diyen Saymaz’ın yazısından ilgili bölüm şöyle:
“Doğu bey, bu ziyaret nasıl gelişti? Siz mi talep ettiniz?
Yedi-sekiz aydır bizi davet ediyorlardı. Rusya ile görüşmeler yaptı partimiz. Ethem Sancak, Şule ve Mehmet Perinçek, Moskova’da görüşmeler yaptı. İran’la görüşüyoruz. Türk devletiyle de görüşüyoruz. Sonuç itibariyle Suriye’deki terörün temizlenmesi, Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanması, Suriyeli misafirlerin memleketlerine döndüğü koşulların yaratılması planıyla bu görüşmeleri yapacağız.
Ankara’nın bilgisi var mı?
Tabi tabi, onlarla görüşüyoruz. Biz onların denetiminde ve yönetiminde değiliz. Ama devletimizin ve milletimizin meselesi olduğu için onları bilgilendiriyoruz.
‘Gitmeyin’ diye bir uyardılar mı?
Hayır, bulunmuyorlar. Onlar da zaten dikkat ederseniz, olumlu bir sürece girdiler. Rusya-Soçi görüşmesi… Biz de Soçi öncesinde çok çalıştık. Rusya’ya iki defa heyet yolladık. Türk devletiyle fikir alışverişi yapıyoruz. Güzel bir sürece girdi.
Ne zaman gideceksiniz? Tarih belli mi?
Tarih iki-üç güç içinde belli olacak. Suriye ‘Bir an evvel gelin’ diyordu. Biz biraz erteledik. Sanıyorum 10-15 gün içinde gideriz.
Esad yönetiminin davetiyle değil mi?
Evet, devletin davetiyle gidiyoruz.
Heyetiniz kimlerden oluşuyor?
Şu anda ben varım, Ethem Sancak var. Diğerleri birkaç günde belli olacak. Parti dışındaki şahsiyetler de olacak.
Gazeteci olacak mı?
Onun için de çalışıyoruz. Özel uçak 12 kişilik galiba. Büyük uçak olursa gazeteci de olacak veya gazetecilere koşullar sağlamaya çalışacağız. Kendi imkanlarıyla Beyrut’a gidebilirler. Orada da Suriye onları ağırlar.
Uçuşunuz doğrudan Şam’a değil, anladığım kadarıyla.
Doğrudan Şam’a. O da bir yenilik olacak.
İlk kez…
Şam Havaalanı’nı açacağız.
Görüşmede hangi başlıkları ele almayı düşünüyorsunuz?
Esas olarak terörü bitirmek ve Türkiye’deki misafirlerin ülkelerine güvenli dönmesi. Suriye onları affediyor zaten. Tam güven sağlayacağız. Rahatça işlerine dönecekler. Başlarına bir şey gelmeyecek. Bir de PKK’nın bitirilmesi Suriye ile işbirliğini gerektiriyor. Bizimki alternatif… Tayyip Erdoğanlarınki, 900 kilometre boyunda, 30 kilometre derinliğinde güvenlik şeridi, o bir çözüm değil. O, mülteciyi kaldırıp Türkiye’nin egemenlik alanına götürüyor, başka yere yerleştiriyor. Ona Türkiye bakacak, Kızılay’dan yemek verecekler, briket evler, saçma sapan…
Buna karşısınız.
Karşıyız. Suriye topraklarına konut yap, postane ve banka kur falan, bir nevi Türkiye’nin egemenlik alanını genişleten bir uygulama. Kimsenin de kabul edebileceği bir şey değil. Çözüm değil.
Suriye’nin de talebi var. Diyor ki topraklarımı boşaltın.
Tabi, en sonunda o olacak. Terör bittiği zaman başka bir silahlı gücün bulunmasının manası kalmayacak. Ne Rusların ne İranlıların… Tabi Amerikan üsleri tasfiye edilecek.
Suriye’nin toprak bütünlüğünü Türk devleti de savunuyor. Tabi ki oralar Suriye’nin egemenliğinde olacak. Türkiye orada kalıcı olamaz ki.
Bir de bölgede şeriatçı örgütler var.
İşte Türkiye’nin başındaki bela onlar. Türkiye onları koruyarak başına bela sarıyor. Çok yanlış yapıyor. Türkiye’yi kalıcı ve esaslı adımlar atmaktan alıkoyuyor. Bir nevi Türkiye’nin ayağındaki prangalar.
Türkiye ile Suriye’nin yakınlaşması ne kadarlık bir vadede mümkün olabilir? Öngörünüz var mı?
Bence hızlı olacak. Türkiye-Rusya, Türkiye-İran ve Türkiye-Çin yakınlaşması Suriye’de düğümleniyor, anahtar görevi yapacak. Türkiye’nin Rusya ile beraber olmaya ihtiyacı var. Suriye bize Doğu Akdeniz’de de lazım. Doğu Akdeniz’de KKTC’nin tanınması, Amerika-İsrail-Yunanistan eksenli deniz tehdidine karşı en yakın beraber olacağımız ülke, Suriye. O konuyu hiç kimse getirmiyor gündeme ama onu da ele alacağız görüşmelerde.”