SEÇİMDEN ÖNCE
Bu sefer AKP ile laik devlet yarışıyor.
Dönüp bakarsanız, çoktandır devletin tüm temel kurumları ve kavramları ile mücadele eder AKP; Anayasası ile, yargısı ile,
Türk Silahlı Kuvvetleri ile, üniversiteleri ile, liberal
sermayesi ile,
sivil toplum örgütleri ile...
Devrim yasaları ile..
Üniter yapısı ile...
Çağdaş eğitimi ile...
Şimdi iki taraf
seçime gidiyor:
AKP ve laik devlet...
Bu seçimler, AKP ile öbür partiler arasında değildir.
Bu seçimler, AKP ile çağdaş
Türkiye arasındadır.
SEÇİMDEN SONRA
DEMEK ki karşıdan gelen her iki kişiden birisi AKP’li.
Oysa ben bugüne kadar "AKP’ye oy verdim" ya da "Vereceğim" diyen bir tek kişiye olsun rastlamış değildim.
Herkesin AKP’ye karşı olduğu bölgelerden AKP çıktı.
"
İflas ettik" diyen esnaf, AKP’ye oy verdi anlaşılan.
"Bittik" diyen
köylü de...
Seçim gecesi televizyon televizyon koşuşturan bizim
ekran kuşlarının bir teki "AKP’ye oy verdiğini" söylemez. Ama mutlu yüzlerine bakın, tümünün AKP’ye oy verdiklerini kolayca anlarsınız.
Muhabirlerimiz "AKP’li
seçmen" bulmak için varoşlara gittiler. Oysa sandıklar açıldı ki lüks sosyete semtlerinin alayı AKP seçmeni...
Sermaye kesiminin de AKP’ye oy verdiğini artık biliyoruz.
*
Bu seçimlerle millet, laik cumhuriyetin bir "ılımlı
İslam’a" dönüştürülmesini onaylamıştır.
Bu yüksek orandaki oy; AKP’nin kafasındaki Türkiye’yi gerçekleştirmesine
destek anlamındadır.
Kim ne derse desin...
Türkiye’nin değişen yüzünün daha da değişmesine onaydır.
HÜRRİYET