Gül,
Avustralya Dışişleri Bakanı Alexander Downer ile ortak basın
toplantısında, Amerikalı yetkililerin TCK'nın 301. maddesine yönelik
eleştirilerinin hatırlatılması üzerine, "301. madde, Amerikalıların ya da Avrupalıların değil, bizim kendi meselemizdir'' dedi.
Baş
bakan Recep
Tayyip Erdoğan ve kendisinin konuyla ilgili genel
düşüncesinin değişiklik yapılması yönünde olduğunu kaydeden Gül, "Bununla ilgili çalışmaları da
sivil toplum örgütleriyle beraber yürütüyoruz. Amerikalıların ya da Avrupalıların bu işe müdahil olması, yapılacak işleri yapılmaz hale getirir" dedi.
"TÜRKİYE'NİN REFORM SÜRECİNİ GÖLGELİYOR"-
"Nitekim Amerika'da bu konuya ilişkin bir görüşmenin söz konusu olmadığını" ifade eden Gül, "Bazı gazeteci arkadaşlar bazı şeyleri yazıyorlar, ama o, onların görüşüdür. Benim görüşlerim gayet açıktır. Bazı düşünce kulüplerinde yaptığım konuşmalarda bu konuyla ilgili bazı şeyler soruldu, onlara da bu yönde cevaplar verdim. Bu konunun özellikle değişmesini şundan arzu ediyorum:
Türkiye'nin reform
sürecini gölgeliyor" diye konuştu. Dışarıda Türkiye'de ağzını açanın hapse konulduğu, Türkiye'de yüzlerce gazeteci ve düşünürün hapiste olduğu, önemli yazarların düşüncelerini ifade edemedikleri ve Türkiye'de hükümetin beğenmediği fikirlerin ifade edilemediğinin
zannedildiğini kaydeden Gül, şöyle devam etti: "Bunların hepsi yanlıştır. Türkiye'de bugün düşüncesini ifade ettiğinden
dolayı insanlar hapse konmuyor. Bugün Türkiye'de insanlar istediği fikri açıkça söyleyebiliyorlar. Unutmayın ki ceza yasasının tamamını değiştirdik. Değiştirdik ki, Türkiye'de herkes düşüncesini açıkça ifade etsin, bu düşünce bizim sevmediğimiz bir düşünce de olabilir, yeter ki düşüncenin arkasında şiddet olmasın."
"KÖTÜ İMAJ VE İSTİSMAR SÖZ KONUSU"-
Bakan Gül, ancak mahkemelerin kararlarını takip ettiklerini ifade ederek, şunları söyledi:"Mahkemelerin kararlarında tam nihai neticeler ortaya çıkmadı, ama gördüğümüz kadarıyla uygulamada bazı yanlışlıklar da oluyor doğrusu. Bizim istemediğimiz istikamette bazı savcılar dosyalar açıyorlar, bunlar sıkıntı yaratıyor ve Türkiye hakkında çok yanlış
imaj oluşturuyor dışarıda. Biz bir taraftan Türkiye'de çok güzel şeyler yaparken, dünya kamuoyunda da Türkiye
aleyhinde kötü imaj ve istismar söz konusu oluyor. Bundan dolayı burada bir değişikliğin yapılması gerektiğine ben şahsen inanıyorum. Hükümetimizde de 100 yönde kuvvetli bir
inanç var."
Başbakan Erdoğan'ın da bu yönde bazı açıklamalarda bulunduğunu hatırlatan Gül, "Bizim arzumuz Türkiye'de herkes düşüncesini rahatlıkla ifade edebilmeli, yeter ki arkasında şiddet ve
hakaret olmasın. Bunları da serbest bırakamazsınız. Dünyanın hiçbir yerinde bunlar serbest değildir" dedi.
GELİBOLU MİLLİ PARKI-
Downer de,
Gelibolu Milli
Parkı'ndaki bazı çalışmalara ilişkin
Avustralya'nın yaptığı eleştirilerin hatırlatılması üzerine, bu konuyu Türk yetkililerle ele almakta olduklarını söyledi.
Park içinde yapılmakta olan yeni yolun Türk toprakları olduğunu, dolayısıyla nihai kararı Türkiye'nin vereceğini kaydeden Downer, kendilerinin tek isteğinin, söz konusu yolun bölgenin hassas yapısı ve tarihi dokusuna önem verilerek inşa edilmesi olduğunu belirtti. Downer, bunun için Türk yetkililerle etkin bir şekilde çalıştıklarını kaydetti. Downer, 25 Nisandaki törenlere bu yıl Avustralya'dan
savunma bakanının katılacağını ifade ederek, yol yapımı konusunda o tarihe kadar geçici çalışmalar yapılacağını, bu çalışmaların törenlerin ardından kalıcı hale dönüştürüleceğini bildirdi.