Hükümetin bir süredir üzerinde çalıştığı “demokratikleşme paketi”nin bu hafta, AK Parti’nin hukukçu kurmaylarıyla yapılacak zirvelerde somutlaşması planlanıyor. Toplantılara Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlık edecek. Paketin, gelecek hafta Bakanlar Kurulu ve Merkez Yürütme Kurulu toplantılarının ardından nihai şeklini alması bekleniyor. Pakete nihai şekli verildikten sonra, TBMM’nin 16 eylülde açılması öngörülüyor.
İkinci aşamaya giren çözüm süreciyle paralel gündeme gelen demokratikleşme çalışmalarına iki koldan devam ediliyor. Bu kapsamda “İnanç Özgürlüğü Taslağı”na ilişkin çalışmalar da yapılıyor. Yasal değişiklik gerekmediği için paket haricinde gündeme getirileceği dile getirilen “Kamuda başörtüsüne serbestlik’’ ve “Ruhban Okulu’nun açılması’’ gibi konular, “İnanç Özgürlüğü Taslağı”nın en önemli iki maddesini oluşturuyor. Taslakla, başörtülü öğretmenlerin mağduriyetine yol açan mevcut “Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik”in tümden kaldırılması veya yönetmelikte kısa ve basit bir tanıma gidilmesi gündemde. Ancak yönetmeliğin tümden kaldırılması konusunda hükümet içerisinde bazı endişelerin olduğu belirtiliyor. Dolayısıyla, kısa ve basit bir tanım getirilmesi formülü ağır basıyor.
BALYOZ ÇEKİNCESİ
Taraf'ın haberine göre, Yaklaşık 30 maddeden oluşması beklenen paketle, Eve Dönüş Yasası’nın kapsamının genişletilmesi ve Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) değişiklik yapılması planlanıyor. BDP’nin, içeriğinin ve kapsamının ne olacağını beklediği TCK değişikliğinin yapılması halinde, bazı KCK tutuklularının tahliye edilmesi öngörülüyor. Ancak AK Parti içerisinde “KCK’lılar serbest kalırsa, Ergenekon ve Balyoz gibi davalardan cezaevlerinde olan yüzlerce kişinin de tahliyesi gündeme gelir. Bu, hükümeti zor durumda bırakır, konuyu topluma açıklayamayız” şeklinde yorumların yapıldığı ve geçtiğimiz hafta Ergenekon davasından çıkan kararların paketi etkileyebileceği belirtiliyor.
OY KAYBEDERİZ KAYGISI
AK Parti’li kurmaylar bu konuda, “Burada yapılması planlanan düzenleme, af mahiyetinde değil. Genel affa sıcak bakmıyoruz. Dolayısıyla, tahliyelerle, affı birbirine karıştırmak doğru olmaz” diyorlar.
Öte yandan, bazı AK Parti’li milletvekillerinin, “birtakım kuşkularının olduğunu” dile getirdikleri ve özellikle de milliyetçi oyların fazla olduğu batı illerinden olan vekillerin, “Batı’daki seçmenlerin, sürece ilişkin bizim de katıldığımız bazı endişeleri var. Bu, yerel seçimler öncesinde partinin oy kaybına yol açar” dedikleri ifade ediliyor.