Ağar''dan gerginlik uyarısı

DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi, gerginlik çıkarmak isteyenleri uyardı. Ağar Türkiye’nin gerginliğe tahammülü olmadığını, yapılması gereken her şeyin demokrasi ve milletin eliyle yapılması gereğini altını

Ağar''dan gerginlik uyarısı

Ağar, TOLEYİS Sendikası Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, ezilen, yoksul, fukara ve orta hallilerin umudu olan hükümetlerin, iktidara geldikten sonra bu kesimlerle bağını kestiğinin görüldüğünü ifade etti. Türkiye'de fukara kesimlerin çıkaracağı iktidardan rahatsız olanların bulunduğunu belirten Ağar, şunları kaydetti: ''Bunların ortaya koyacağı iradeyi çarpıtmak üzere, kendisine verilen itimadı boşa harcayan iktidarın paniği de buna dahildir. İnsanları iş, aş, onurlu, haysiyetli bir yaşam yerine, sadece dağıtılacak, kaynağı belirsiz alanlardan taşınan yiyecek, içecek, odun, kömür paketlerine muhtaç eden yönetim anlayışını ortadan kaldıracağız. Tabii ki, yardım yapılacaktır, ancak ülkeyi işsizliğe ve çaresizliğe mahkum eden bir Türkiye'yi taşıyabilmek kimsenin hakkı da, haddi de değildir.'' Ağar, Türkiye'de işsizlik ve çaresizliğin suç patlamaları meydana getirdiğini, durumu daha iyi olanların da yüksek duvarlar arkasında korku içinde yaşadığını bugün her kesimin dile getirdiğini ifade ederek, ''Bir yandan, Türkiye'de sanal bir tablo içerisinde her şeyin iyiye gittiğini söyleyenler ve bunu yayanlar... Türkiye'nin böyle yola devam edebilmesi asla mümkün değildir'' dedi. İşverenlerin de sendikaların da ''Türkiye'de kayıt dışı ekonominin önüne geçilemediğini, bu istihdam maliyetleri ile işsizliğin aşılamayacağını'' söylediğini anlatan Ağar, ''Bunun sebebi, bir türlü yapılamayan vergi reformlarıdır, sosyal güvenlik reformudur, günü gün eden anlayıştır. Bunların üstesinden gelmek konusunda hükümetin bir gayretinin olmadığı açıkça ortadadır'' diye konuştu. Mehmet Ağar, Türkiye'nin zorlukları birliktelik ile aşacağını vurgulayarak, şunları kaydetti: ''Çanakkale ruhu bugüne en uyan ruhtur. Çözülmekte, yok edilmekte olan bir imparatorluğun, hakiki sığınağı olan Anadolu'yu muhafaza etmek konusundaki yüksek bir irade vardır. O imparatorluğun her köşesindeki insanların koşup gelip, Çanakkale'de 250 bin vatan evladının şehit olması boşuna değildir. O ruhun ortaya koyduğu temeldir ki, milli mücadeleyi hazırlayan güç olmuştur. Bugün aradan geçen senelerden sonra ortaya koyduğumuz tablo da bunun bir yansımasıdır. Türkiye Çanakkale'de sergilediği birlikteliği, müşterek vatan, aynı ruh ve iman üzerindeki bu gücü muhafaza etme kaygısını bugün bir kez daha var etmek zorundadır. Dışarıdan Türkiye'nin içine ihraç edilmek istenen, içerdeki birlikteliğimizi, bütünlüğümüzü bozacak her türlü davranışın karşısında var olan gücü siyaset yoluyla ortaya koymak mecburiyetindeyiz. Türkiye, bir büyük imparatorluk varisi olarak, bir büyük Cumhuriyet'le, farklılıkları bütünlük halinde, birliktelik halinde yaşatma kabiliyetine ve tecrübesine sahip olan bir ülkedir. Ülkenin sınırlarının, bayrağının, kurucu felsefesi ve Cumhuriyetinin değişmezliği konusunda birliğini ve beraberliğini muhafaza eden milyonlar, bu bölünmez birlikteliği demokrasi ve hukuk içerisinde, birbirlerine olan saygı ve hoşgörü içerisinde Türkiye'yi güce doğru taşıyacaklardır.'' -SORULAR- Soruları da yanıtlayan Ağar, bir gazetecinin, ''Cumhurbaşkanlığı seçimine doğru gittikçe gerilimin arttığını'' ifade etmesi üzerine, şöyle konuştu: ''Bugünkü ortamda gerginliği artırmak isteyenler vardır. Bundan medet umanlar da vardır. Türkiye'de toplumsal zıtlaşma, kutuplaşma, gerginleşmeyi ortadan kaldıran, demokrasi yanında tavır sergileyen yegane parti DYP'dir. DYP elbette bugün yoksul, orta gelirli, dar gelirli, emek sarf eden kesimin, fukaraların oylarıyla iktidara gelip, seçildikten sonra onları terk eden bugünkü iktidarın değişmesi için cansiparane bir çalışma içindedir. Ama bu değişim demokrasi yoluyla ve millet eliyle olacaktır. Bu değişimde kimse demokrasi dışı zorlamalara heves etmesin. Millet her zaman doğruyu bulmuştur, yapmıştır. Millete güvenmeyen siyaset yapamaz. Biz buradayız, milletle beraber siyaset yapıyoruz. Bu iktidarı millet nasıl getirdiyse aynı şekilde götürecektir. Onun için kimse demokrasiyi zorlayan, demokratik teamüllere uymayan davranışlar içerisinde olmasın. Türkiye'nin gerginliğe tahammülü yoktur. Türkiye bir yandan demokrasi içerisinde zorluklarla terör mücadelesi yürüten bir ülkedir. Yarın, öbür gün Türkiye'yi bu noktada gerginleştirecek yeni terör hadiseleri de olabilir. Buradaki bir avuç ülkeyi karıştırmak isteyenlerin, Türkiye'yi rahatsız etmeye güçlerinin yetmeyeceğini göstereceğiz.'' Cumhurbaşkanlığı seçiminde de bir siyasi basiretin, sağduyunun hakim olacağını umut etmek istediklerini ifade eden Ağar, ''Her şey demokrasi, hukuk içerisinde olacaktır. Temel bakış açımız budur'' diye konuştu. -''DÜZ OVADA SİYASET YAPMAK'' SÖZÜ- Ağar, ''DYP'de daha önce politika yapan bazı kişilerin, kendisinin 'düz ovada siyaset yapmak' sözünü eleştirdiklerine'' ilişkin bazı gazetelerde yer alan haberlerin hatırlatılması üzerine de şöyle konuştu: ''Bana kimse gelmedi o konuda. Gelen herkesle görüşürüm. Ben Mehmet Ağar'ım. Türkiye'de kaymakamlık, emniyet müdürlüğü, valilik, emniyet genel müdürlüğü yapmışım. Bu konuda konuşanların hepsinin ötesinde ben hayatımı ortaya koymuşum ve bunu hayatımda taşıyorum. Türkiye'de milliyetçilik konusunda hiç kimse benimle yarışa falan girmesin, çok geride kalır. Ben ne dediğini bilen insanım. Her dakika sözünü, fikrini, durduğu yeri değiştirecek bir insan değilim. Ben Türkiye'nin yıllarını ve enerjisini boşu boşuna alan, terör örgütünü büyüten ve besleyen şartları ortadan kaldırmak istiyorum. Bizim ortaya koyduğumuz mesele, Türkiye'de terör örgütünü besleyen bütün şartları ortadan kaldırmaktır. Türkiye'nin her yerinde gözyaşı döken anaların ıstırabını ortadan kaldırmaya çalışmaktır. Türkiye'nin birlikteliğini ve beraberliğini muhafaza etmektir.'' -''HERKES HADDİNİ BİLSİN''- Bu politikaların temelinin DP ile başladığını anlatan Ağar, ''Mehmet Ağar, Türk tarihinde 'milliyetçilik' denildiğinde, 'ülkenin bölünmemesi ve bütünlüğü konusunda mücadele' denildiğinde akla gelen ilk isimdir ve kendisi gibi bu yönde hizmet etmiş bütün insanlarla yaptığı hizmetlerin şerefini gönlünde tevazu içinde taşıyan bir insandır. Herkes bu konularda benimle ilgili konuşurken haddini ve hakkını bilmek zorundadır'' dedi. Ağar, temel meselesinin, hükümet başkanı olarak, Türkiye'nin ihtiyacı olan radikal reformları 4-5 yıllık süre içerisinde yapmak ve yerini, bunu daha iyi yapacak birisine bırakarak gitmek olduğunu söyledi. 2007 seçimlerinin Türkiye'nin dönüm noktası olacağını belirten Ağar, DYP'nin en temel meselesinin iktidar hedefi üzerine olduğunu da vurgulayarak, ''Barajla falan bizim bir işimiz olamaz. Barajı düşünen çok küçük düşünüyor demektir. O bizim için hedef falan olamaz. Onun çok ötesindeyiz biz'' diye konuştu.
<< Önceki Haber Ağar''dan gerginlik uyarısı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER