Türkiye ve
Yunanistan arasında Ege sorunun önemli ayaklarından birini oluşturan egemenliği tartışmalı adacık konusunu gündeme getiren Türkiye NATO'ya gönderdiği
mektupta, Türk-Yunan ilişkilerinin normalleşmesi ve Ege sorunun aşılabilmesi için "gri bölgeler" konusunun masada çözülmesi istiyor.
ANKARA'DAN, NATOYA ADALARIN TÜRKÇE İSİMLERİYLE MEKTUP
Yunanistan'ın en saygın gazetelerinden Ta Nea ve To Vima'nın haberine göre, Türkiye'nin NATO'ya gönderdiği mektubun en önemli bölümünün, hakimiyeti belli olmayan adaların
Türkçe isimleriyle ilk defa resmen dile getirilmesi olduğuna dikkat çekiliyor.
Ta Nea'ya konuşan Yunan diplomatik kaynakları,
Ankara'nın açıkça "gri bölgeleri" Türk-Yunan ilişkileri bağlamında ele almakla kalmayıp, eskiden hak iddia ettiği az sayıdaki adacık ve kayalıkların sayısını genişlettiğinin altını çiziyor. Kaynaklar, Türkiye'nin egemenlik hakkına sahip olduğunu iddia ettiği kıyılarına yakın kayalıkların yanında, şimdi de "gri bölgeler"in bütün Ege'de hatta Yunan vatandaşların yaşadığı adalarda da olabileceğini ileri sürdüğünü savunuyor.
NATO: EGE SORUNUNU ARANIZDA ÇÖZÜN
Öte yandan NATO, Yunan tarafına Ege meselesini Türkiye-Yunanistan arasında bir konu olarak gördüğünü aktararak tarafsız bir tutum takındı.
Türkiye, Ege sorununda Atina'nın AB arkasına sığınarak bunu
silah olarak kullanmasının mümkün olmadığını dile getiriyor. Ankara, sorunun "iki
ülke arasında ve masada" çözülmesini istiyor. Yunanistan ise, Ege sorununun çözümünü Uluslararası Adalet Divanı'nda
arama çabalarından vazgeçerek çözümleri AB'nin bulabileceğini ileri sürüyor. Yunanistan ile Türkiye arasında istikşafi görüşmeler uzun bir süredir yapılıyor.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün Ankara'nın tezlerini Atina'ya yapacağı ziyarette masaya getireceği belirtiliyor.
Türkiye,
Kardak krizinden sonra 29 Ocak 1996 tarihinde Yunanistan'a Ege Denizi'nde statüleri tam olarak saptanmamış tüm ada, adacık ve kayalıkların statülerine ilişkin görüşmelere gidilmesi isteğinde bulunmuştu. Ege'deki kayalıkların anlaşmalarda kime kalacağı belirtilmediği için, 1996 yılında Türkiye ve Yunanistan, Kardak krizi nedeniyle savaşın eşiğinden dönmüştü.
GRİ BÖLGELERİN KARASULARI EGENİN YÜZDE 5'İ
Türkiye ve Yunanistan arasındaki Ege sonunun en önemli ayaklarını, egemenliği devredilmemiş adalar, Yunanistan'ın karasularını 6 milin üstüne genişletmesi, kıta sahanlığı,
hava sahası (FIR), adaların askersizleştirilmesi gibi konular oluşturuyor.
Ege'deki egemenliği devredilmemiş adaların karasuları Ege'nin yaklaşık yüzde beşini oluşturuyor. Ege'de 150 kadar egemenliği devredilmemiş adacık ve kayalık bulunuyor.