AK Parti'nin başörtülü milletvekilleri genel kuruldaki çalışmalara katıldı. Parti sözcüleri başörtüsü hakkında görüşlerini ifade etti. Hükümet adına ise Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç konuştu.

Canan Arıtman'a yüklenen Bülent Arınç, "Meclis Başkanlığım döneminde şimdi aramızda olmayan bazı millet vekilleri bana her gün soru önergesi veriyorlardı. Niçin biliyor musunuz? Bu kadar ziyaretçi geliyor, niye bunların içerisinde başörtülü olanlar var. Ben bunlara cevap vermek zorunda kalıyorum. Ve onlara diyordum ki Millet ne ise Meclis'te o dur. Kendi kıyafetiyle bu parlamentoya gelecekler. Yani İzmirli bir sayın bayan milletvekili, (Canan Arıtman'dan bahsediyor) akşamda bir televizyonda konuşuyordu. Ne dediği de pek anlaşılmadığı bir şekilde. Şimdi bu arkadaşımız İran Meclis'ine döndü bu Meclis diyordu. Niçin yukarılardaki bazı dinleyicilerimizin başörtülü olması şeklinde. Yine aynı sayın milletvekili muhalefet kulislerinin kenarında küçücük bir oda da 4 ve ya 5 kişinin sığabileceği bir yerde kadınların namaz kılması için ayrılmış bir yere baskın yapıyordu. Unutmayın orada başörtülü bir kadına müdahale edecek kadar kendisinde yetki gören bir insan bugün parlamentoda yok ama burada sayın cumhurbaşkanımızın eşleri var. Arkadaşlar geldiğimiz nokta budur." ifadelerini kullandı.

Arınç şunları söyledi: "Herkesin merakla beklediği bir konu var. Arkadaşlarımız başlarını örtmek ihtiyacı hissetmişler, böyle geldiler. Toplumda başörtüsü konusunda olumsuz bir tepki yok, siyasetten ise olumsuz tepkiler de var, olumlu tepkiler de var. Burada, 'çirkin bir söz söylenecek, nerede çatışma çıkacak' diye bekleyen insanlar var, siz bunları boşa çıkardınız. Tüm konuşmaları dikkatle izledim. Bugün bir kavga yaşanacağını umulan Meclis'te, bunların olmamasını takdirle karşıladım. Sayın İnce'nin, konuyla ilgisiz suçlamalarına müstehak değiliz. Bundan 14 yıl önce Merve Kavakçı, Meclis'e girdiğinde, yakışmayan tartışmalar oldu. Ama o zaman, Sayın Demirel'in bunu provokasyona çeviren sözleri, merhum Ecevit'in sözlerini hatırlıyorum. Seçimlere girerken 'ben böyle gireceğim' diyor, kimseden ses çıkmıyor. Sonra seçiliyor. Ancak ant içmek mümkün olmadı. O olayın siyasi sonuçları oldu, en basitinden yüzde 21'den yüzde birlere düşen oy, ekonomik krizde de etkileri olmuştur. Ama halk onu affetmedi. Şimdi çok şükür, sürecin içinde çok şeyler gördük."