Blok adaylarının, KCK
tutuklularını kastederek “
Meclis'e ya hep beraber gideriz, ya hiçbirimiz” yolundaki açıklaması
siyasetin gündemine oturdu...
Hukukçu ve siyasetçiler,
BDP desteğiyle millet
vekili seçilenlere çağrıda bulundu:
Yargıya
baskı kurmayın.
Şiddetin değil barışın dilini kullanın...
Zorlu bir
seçimyarışını geride bırakanTürkiye'de siyaset giderekBDPdesteğiyle milletvekili seçilenKCKtutuklularının hakkında
mahkemelerinvereceği karara odaklanıyor.
Sırrı Süreyya
Önder veAltanTan geçtiğimiz günlerde
Diyarbakır Cezaevi'nde Hatip
Dicle ile Kemal
Aktaş'ı ziyaret ettikten sonra blok adaylarınıntavrının“Meclis'e yahep beraber gireriz ya dahiçbirimiz” biçiminde olacağını açıklaması ‘tehdit' olarak algılanırken
hukukçu ve siyasetçiler blok adaylarınınbarışçıl söylemlerle sürece katkı sunmasını istedi.
MAHKEME KARAR VERECEK
12 Haziran seçimlerinde milletvekili seçilen KCK tutukluları HatipDicle,
Kemal Aktaş,
Selma Irmak,
İbrahim Ayhan,Gülser
Yıldırım ve Faysal Sarıyıldız halen Diyarbakır D
tipi kapalı cezaevinde bulunuyor. Avukatları aracılığı ile mazbatalarını alan tutukluların cezaevinden
tahliye edilip edilmeyeceklerine mahkeme karar verecek. Aynı durumErgenekonveBalyoz davasındantutukluykenmilletvekili seçilen Mustafa
Balbay,Mehmet
Haberal ve
Engin Alan içinde geçerli. Tartışmalara son noktayı mahkemeler koyacakken, Önder ve Tan'ın “Blok olarak tavrımız bir arkadaşımızı bile eksik alarak gitmeyeceğiz, onları da alarak hep birlikte Meclis'e gideceğiz.Yıllardır hayatı buhalka zindanedenler artık vazgeçsinler.Akıllarını başlarına alsınlar.Bu saattensonra onlar korksunlar” yolundaki açıklaması tepki topladı.Hukukçu ve siyasetçilere göre yapılacak tek şey barış dilini kullanarak,mahkemeninvereceği kararı beklemek.
TEHDİTLE BİR YERE VARILMAZ
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı
Salih Kapusuz'a göre seçim sonrası sağlanan uzlaşma ortamının bozulmaması gerektiğini belirterek, “Herkesin yargı kararına baskı oluşturacak eylemve sözlerden kaçınması gerekir.
Tehdit ile hiçbir yere varılamaz” dedi.
BDP'liler sorumlu davranmalı
Avukat
Cahit Özkan (Uluslararası
Hukukçular Birliği Genel Sekreter Yardımcısı): Yargı, kimlerin hukuk çerçevesinde parlamentoya gireceğini, kimlerin yargı önünde
hesap vereceğini bilir. Sanıklara yönelik yargı kararına herkesin saygı duyması lazım. Şimdiden yargının verdiği kararı
şüpheli hale getirir bir tavır içinde bulunmak kimseye yarar getirmez.
BDP şiddetten, Türkiye'deki barış ortamının zedelenmesinden besleniyor. Onun için seçilen vekillerin Meclis'e gidip
yemin etmesini istemiyor. Yargıdan tahliye kararı çıkması onların istemedikleri bir şey. Eğer tahliye olurlarsa da BDP şiddet için farklı gayretler içinde olacaktır.
Sinan Kılıçkaya (
Hukukçular Birliği Vakfı Başkanı): BDP her zaman barış ve
demokrasi isteyen değil gerilimden beslenen bir parti olmuştur. Seçilenlerle ilgili kararı parlamento değil mahkeme verir. Kimse mahkemeye telkinde bulunamaz.
Tahliye edilseler bile
dokunulmazlık kazanamazlar
Boğaziçi Avukatlar Derneği Başkanı
Bilal Çalışır: Kişilerin devlet güvenliği aleyhine işlenmiş bir suçla ilgili yargılamaları devamediyor. Anayasa'nın 14.maddesine gör
e devlet güvenliği açısından işlenen suçlardan birini işleyenler dokunulmazlıktan faydalanamaz. Bu noktada inisiyatifmahkemededir. Tahliye kararımilletvekili seçildiği için değil tutuklama şartları ortadan kalktığı için verilebilir.
Emekli Askeri
HakimYusuf
Çağlayan:
Milletvekili olduklarından dolayı tahliye edilmeleri söz konusu olmaz. Kanun önünde herkes eşit olduğu için kimsenin unvanına bakılmaz. Suç yönüyle incelenir geçmişte tutuklu kaldığı süre itibarıyla değerlendirilir. Tahliye edilseler demilletvekili dokunulmazlığından faydalanamazlar.
Meclis'e gidip yasaları değiştirsinler
Faik Tarımcıoğlu (Emekli Askeri Hakim):
Bağımsız milletvekilleri halkın oyuyla seçildi ve kimsenin buna itirazı yok. Ancak, her adayın kendi bireysel durumu söz konusu olduğu için bunu genelleştirmek yanıştır.Meclis'e gelip
terör yasasını değiştirmek için iktidarı zorlasınlar. Çünkü omaddeler yanlış ve bunu uygulayanmahkemeler de yanlış kararlar veriyor. Ancak kendi özel durumlarını bahane ederek ortalığı velveleye vermek veya siyasi davranmak başka bir şey ve yanlıştır.
Reşat Petek (Emekli
Başsavcı): BDP bağlantılı bağımsız adayların milletvekili seçilmeleri mücadeleyi demokratik platformda görmeleri takdir edilecek bir durum. Ancak tutuklu olarak vekil olan kişilerin, hukuk devleti ilkelerini çiğneyerek bir yere varmaları düşünülemez. Sokak eylemleri ile yargı veya Meclis etki altına alınamaz. Yargıyı tahliye kararı vermeye zorlamak için şiddete dayalı eylemler yapmak veya bunu yapacağını ima eden açıklamalar yapılması bu ülkeye, barışa, kardeşliğe fayda sağlamaz.