Babacan, TBMM Genel Kurulunda, Bakanlığının 2008 yılı bütçesi üzerindeki görüşlerini açıklarken, içinden geçilen uluslararası konjonktürde kendilerini tedirgin eden çok sayıda siyasi ve ekonomik sorun yaşandığını belirtti. Türkiye olarak insanlığın bazı sorunlarına kalıcı çözümler getirmeyi amaçlayan çabalara ellerindeki tüm imkanları zorlayarak etkin ve kalıcı katkılarda bulunduklarını anlatan Babacan, şunları söyledi: ''Özellikle yakın çevremizden başlamak üzere barış ve istikrarın yaygınlaştırılmasına yönelik girişimlere verdiğimiz destek, son yıllarda gözle görülür oranda artmıştır. Dış politika vizyonumuzun temelinde, Türkiye'nin çok daha güçlü ve müreffeh bir ülke haline gelmesi yatmaktadır. Sayın Başbakanımız ve İspanya Başbakanının himayelerinde BM çatısı altında başlatılan Medeniyetler İttifakı Girişimi, gördüğü uluslararası destek, kültürler arası diyalog ve işbirliği gelişmesinde Türkiye'nin de yapabileceği katkıları da yansıtmaktadır. Medeniyetler İttifakı Girişiminin Dostlar Grubuna üye olan ülke sayısı 72'ye ulaşmıştır. Bugün Türkiye, uluslararası alanda sorumluluk sahibi, etkili, saygın bir ülke olarak görülmekte ve her platformda katkısı beklenmektedir. Bunun en temel nedeni, ülkemizin etkinliğinin artmış olmasıdır. Özellikle son 5 yıldaki siyasi istikrar ortamı, yüce Meclisin gerçekleştirdiği köklü reformlar ve ekonomisinin başarılı performansından kaynaklanan bu etki, caydırıcı gücümüzle birleşmiş, ülkemizin hareket kabiliyetini geliştiren, inanırlığını, güvenirliğini ve saygınlığını artıran bir sonucu da beraberinde getirmiştir.'' TERÖR ÖRGÜTÜ İLE MÜCADELE Babacan, PKK terör örgütünden kaynaklanan güvenlik tehdidinin bertaraf edilmesinin son dönemde Bakanlığının uğraş verdiği konuların başında geldiğini belirterek, siyasi, diplomatik, ekonomik, sosyokültürel ve askeri enstrümanların dikkatli bir zamanlamayla kullanılmasının bu alanda ilerleme sağladığını bildirdi. Bunda, Meclisin kabul ettiği tezkere ile Hükümete yetki vermesinin de büyük katkısı olduğunu ifade eden Babacan, Hükümetin de tezkerenin gereği olan yetki ve görevi Türk Silahlı Kuvvetlerine verdiğini hatırlattı. Terör örgütü ile mücadelenin geniş bir perspektif ve strateji ile yürütüldüğüne dikkati çeken Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Biz, Türkiye'nin 81 ilinin 80'inde milletvekili olan ülkemizin tüm bölgelerinin güçlü desteğine sahip olan bir iktidarız. Ülkemizin meselelerine derinlemesine hakimiz ve politikalarımızı buna göre şekillendiriyoruz. Terör örgütü PKK'nın Irak'ın kuzeyini bir üs olarak kullanmak suretiyle Türkiye'ye saldırılarda bulunmaya devam etmesi, bu tehdidi kaldırmakta kararlı olduğumuz artık herkes tarafından iyice anlaşılmıştır. Bu konudaki kararlılığımız ilgili tüm taraflar kabul etmiş bulunmaktadır. Tezkere ile Irak'ın topraklarını veya halkını hedef almadığımızı, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini korumak kaydıyla çıkarıldığı kabul edilmiştir. Irak hükümeti, imzalanan anlaşma ile PKK ile etkin şekilde mücadele edeceğini taahhüt etmiştir. Bu yükümlülüklerin yerine getirilip getirilmediği tarafımızdan yakından takip edilmektedir.'' ''KERKÜK'TE OLDU BİTTİLERİ KABUL ETMEYİZ'' Babacan, Türkiye'nin, Irak'ın barış ve istikrar içinde yaşamasını hayati derecede önemsediğini ifade ederek, ''Irak'taki olası bir bölünme bölgeye yeni felaketler getirecektir'' dedi. Irak'ın bağımsızlığını, toprak bütünlüğünü ve ulusal kimliğini koruması, siyasi istikrara kavuşması, terör örgütlerinden arındırılması, ülkenin zenginliklerinden tüm kesimlerin adil bir şekilde yararlanmasının önemine işaret eden Babacan, bu çerçevede Kerkük ile ilgili gelişmeleri yakından izlediklerini söyledi. Babacan, Kerkük'te oldu bittileri özellikle Türkmenler'in haklarının daha büyük gruplar tarafından çiğnenmesini kabul etmeyeceklerini her platformda vurguladıklarını kaydetti. Kerkük sorununun referandumla çözülmeyeceğinin ilgili ülkelere ve Iraklı gruplara defalarca anlatıldığını ifade eden Babacan, Irak anayasasında bulunan ve 2007 yılı sonuna kadar yapılması öngörülün referandumun ertelendiğini hatırlattı. Babacan, ''Bunlar kendiliğinden olmamaktadır. Bizim, kuzeydeki gruplar dahil Irak halkının her kesimiyle diyaloğumuz ve temasımız vardır'' diye konuştu. Babacan, son 4.5 yılda Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerine 8.5 milyar YTL'nin üzerinde kamu yatırımı yapıldığını ifade ederek, özel sektörün bölgede yatırım yapabilmesi için güvenliğin önemine işaret etti. ''SAFHA SAFHA UYGULANMAYA BAŞLADI'' Dışişleri Bakanı Babacan, PKK terör örgütüyle mücadele bağlamında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı George Bush'un 5 Kasımda yaptığı görüşmede alınan kararların safha safha uygulanmaya başladığını bildirdi. Terör örgütüne karşı alınacak önlemler konusunda iki ülkenin siyasi ve askeri makamları arasında doğrudan eş güdüm ve işbirliğinin de başladığını belirten Babacan, ''PKK ile mücadele konusundaki işbirliğinin, terör örgütünün Irak'taki faaliyetleri tamamen sona erinceye kadar aralıksız devam etmesini bekliyoruz'' dedi. Babacan, ABD ile uluslararası düzeyde işbirliğinin çeşitli alanlarda sürdürüldüğünü hatırlatarak, ABD Temsilciler Meclisi Dışilişkiler Komitesinin 1915 olayları ile ilgili bir tasarıyı kabul etmesinin talihsiz bir gelişme olduğunu söyledi. Babacan, sonradan aklı selimin galip geldiğini ve tasarıya imza koyanların büyük bölümünün desteklerini geri çektiklerini hatırlattı. -''AB ÜYELİK SÜRECİ...''- Babacan, AB üyelik sürecinin, nihai hedefinden herhangi bir sapma olmadan kendi mecrasında ilerlediğini belirterek, reform sürecinin yavaşladığı yolundaki değerlendirmelerin doğru olmadığını bildirdi. Reform sürecini devam ettirmekte kararlı olduklarını ifade eden Babacan, Türkiye'nin AB'nin sözünü yerine getirmesini beklediğini kaydetti. Babacan, AB'nin 2004 yılında KKTC üzerindeki izolasyonları kaldırma kararına rağmen, uluslararası toplumun gerisinde kaldığına işaret etti. Babacan, Kıbrıs Türk halkının, Ada'da çözüm için gerekli duyarlığı sergileyen taraf olduğu halde, hala cezalandırılmasının pek çok ülkenin vicdanını rahatsız etmeye başladığını söyledi. Dışişleri Bakanı Babacan, KKTC'nin dış temsilcilerinin sayısının 14'e çıktığını, bu ülkede açılan yabancı temsilcilik sayısının da 7'ye ulaştığını belirterek, ABD, İngiltere ve Fransa başta olmak üzere pek çok ülkenin KKTC pasaportlarını kabul ettiğini kaydetti. AA