Partisince
Sivas Mevlana Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka hitap eden Bahçeli,
Cumhuriyetin temelinin atıldığı tarihi kongreye ev sahipliği yapan bu kutlu şehirde bulunmaktan son derece mutlu olduğunu kaydetti.
''Tam bin 703 gündür süren AKP
iktidarının ömrü sona ermek üzeredir'' diyen Bahçeli, ''
Milletimiz yakın tarihinin en büyük tahribatını yaşadığı bir dönemi geride bırakmak üzeredir. AKP ile geçen yıllar huzur ve
kalkınma arayan milletimiz için fırsatların kaçtığı, göz göre heba olduğu bir yıllar olmuştur'' diye konuştu.
Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:''Bu kara dönem siyasi tarihimizde bir Fetret Devri olarak anılacaktır. AKP'yi bu duruma geride kalan yıllarda içine düştüğü
gönüllü teslimiyet düşürmüştür. İnsanımıza karşı vurdumduymazlık düşürmüştür. İhanet yolu boyutuna gelen gayri milli politikalar düşürmüştür. Bugün AKP
ihanet, gaflet ve teslimiyet üçgenindeki hassas bir denge noktasında salınıp durmaktadır. Artık AKP'nin milli karar verme imkanı kalmamıştır. Milli hiçbir vasfı bulunmamaktadır. Gözü ve kulağı dışardadır. Siyasetini dış talimatlar üzerine oturtmuştur.''
Türkiye'nin ağır ipotekler altında olduğunu öne süren Bahçeli, ''Cumhuriyet tarihinin en ağır borç yükü sırtımızdadır. Sürekli borçlanılmıştır. Bu borcun karşılığı olan servet Sivas'ta yoktur, bu borcun karşılığı olan yatırım Sivas'ta görülmemektedir. Öyleyse bu para nerededir?'' dedi.
Hükümet'in ekonomi politikasını eleştiren
Devlet Bahçeli, sektörlerin sarsıldığını, tezgahların kapandığını, çiftçinin aç, esnafın
yoksul olduğunu, hayvancılığın tükendiğini iddia etti.
-ÖZELLEŞTİRME VE BANKALAR-
İktidarla birlikte
sermaye piyasasının yabancılaştırıldığını söyleyen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:''Milli varlıklarımız
özelleştirme adı altında yabancılaştırılmıştır. Hele son günlerde, seçime 15 gün kala bu ne aceleciliktir. Bu ne kıymet, değer bilmezliktir. PETKİM'i niçin satıyorsun? Haydi diyelim satmak zorundasın, bula bula sözde
Ermeni soykırımı iddiasıyla Türkiye'nin ümüğünü sıkmaya çalışan Ermeni diasporasının
finans babasını mı buldun?''
İktidarın, dönemlerinde hiçbir
bankanın batmadığıyla övündüğünü ifade eden Bahçeli, ''Elbette bizim bankaların batmasını istemeyiz. Ama 57. Hükümet döneminde kurulan bankalar öyle kötü yönetilmiş, devletin ve milletin yükünü artıracak boyuta gelmişti, alayını kapattık. İtirazın mı var Sayın
Tayyip Erdoğan?'' şeklinde konuştu.
Ülkede bankaların zaten bu şartlarda batmasının mümkün olmadığını dile getiren Bahçeli, şöyle devam etti:''Sivaslı
kredi ile
alışveriş yaptıkça faizleri de üst üste koyarak kim kazanıyor, bankalar kazanıyor. Türkiye bankalara borçlandıkça bankalar büyüyor. Bankaların da yüzde 36'sı Yunanlı başta olmak üzere yabancıların eline geçmiş. Etin ne, budun ne
Yunanistan, gelip Türkiye'de banka alıyorsun. Bu
soygun düzeninde bankaların batma ihtimali de yoktur. Ama başka batanlar vardır. Dükkanlarını siftah etmeden kapatan esnafımız batmaktadır. Namuslu iş adamı, sanayici batmaktadır. Kamyonunun tekerini döndürmeyen nakliyeci batmaktadır. AKP'de tanıdığı olmayan tüccar batmaktadır. Tarlaları kurumuş çiftçimiz batmaktadır. Ürettiği sütü, eti değer görmeyen hayvancılıkla uğraşanlar batmaktadır. Kısacası Türkiye batmaktadır.''
Türk milletinin bu yoksulluğa asla mecbur olmadığını ifade eden Bahçeli, ''Hiçbir vatandaşımız bu zillete mahkum değildir. AKP politikalarını şiddetle reddediyoruz. Yoksulluk talihimiz, onursuzluk kısmetimiz olamaz. İnanıyorum ki Türk milleti bu zihniyete sandıkta
cevap verecektir. Ve çare milliyetçi hareketin iktidarıdır'' dedi.
Konuşması sırasında miting alanındakilerin '60. Hükümet
Milliyetçi Hareket' şeklinde slogan atması üzerine Bahçeli, ''Bunları yüksek sesle söyleyin de
koalisyon yalanlarıyla zihninizi karıştırmak isteyenlere cevap olsun'' diye konuştu.
-''CUMHURİYETİN ÜZERİNE RTE DAMGASI VURMAK KİMİN HADDİDİR''-
''Baş
bakan Türkiye'yi 4 yıl 8 ayda uçurduğunu söyleyip övünmektedir. Sanal zenginlik ve başarı masalını tekrar edip durmaktadır'' görüşünü belirten Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:''Emrinde olan basın, emrinde olan medyayla. Ya TOKİ'nin düzenlediği mitinglerde, ya da televizyonun her saatinde Türkiye'yi cumhuriyet döneminde hiç kimse bir şey yapmamış, gelmiş geçmiş 57 hükümet hiçbir şey yapmamış, ne varsa bugün Tayyip Erdoğan elindeki bir sihirli değnekle 84 yılın birikimini geldiği gün yapmış. Böyle bir saçmalık olur mu? Böyle bir vefasızlık olur mu? Şimdi biz bir siyasi partiyiz. 2007 yılında milletimizin huzuruna çıkmışız. Ona
hizmet edebilecek izni istiyoruz. Müsaade ederse iktidar olarak milletimizi zenginleştirmek, Türkiye'yi güçlendirmek istiyoruz. Peki bunu yaparken cumhuriyetin kurulduğu günden bugüne kadar kurulmuş hükümetleri, o kurulan hükümetleri kuran siyasi partileri, değerli
siyaset adamlarını, devlet adamlarını ve onların tırnağıyla kazıya kazıya yapmak istediklerini yok farz edip
Recep Tayyip Erdoğan diye, cumhuriyetin üzerine 'RTE' damgası vurmak kimin haddidir. Bunu herkes iyi düşünmelidir. Böyle ahlaksızlık olmaz, böyle vefasızlık olmaz. Böyle sadakatsizlik olmaz. Bunun uçmak mı, yoksa sürünmek mi olduğuna siz karar vereceksiniz. Kendi oğullarını ve bakanlarının evlatlarını kast ediyorsa Allah'a çok
şükür hepsinin ayağı yerden kesilmiş, kimisi gemiyle denizde, kimisi uçakla havada geziyorlar. Onlar uçmuşlar. Kısa zamanda malı götürmüşler. Ama kast ettiği Sivas'ın evladıysa durum çok farklı.''
-TERÖR-
Terörün azdığını ve
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sözlerinden cesaret bulduğunu, yaklaşımından umutlandığını ileri süren Bahçeli, ''Her gün bir vatan evladı şehit olmaktadır. Ve bu kara tablonun önünde duran başbakana göre Türkiye uçmaktadır. Türkiye AKP ile gerçekte uçurumun kenarına getirilmiştir'' dedi.
İktidarları dönemlerinde ülkeyi uçuruma getiren bütün dayatmaları birer birer ortadan kaldıracaklarını savunan Bahçeli, ''En kısa sürede AKP'nin tahribatlarının izi silinecektir. Ve en kısa sürede bu zilleti milletime layık gören işbirlikçilerinden ve AKP yöneticilerinden
hesap sorulacaktır'' diye konuştu.
Miting alanındakilere, ''Türk milletinin kardeşliğini bozanları unutacak mısınız? Manevi değerler üzerinden yapılan
ucuz siyaseti unutacak mısınız? Ülkemizi yoksulluğa ve yolsuzluğa mahkum edenleri unutacak mısınız?'' diye soran Bahçeli, '
Hayır' cevabını alması üzerine, şöyle konuştu:''Elbette hayır aziz Sivaslılar. Sizleri yakışanı da bu, Sivas'a yakışanı da bu. Bunları unutmayacaksınız. Ve unutmamalısınız. Ve bunların sorumlusu olan Başbakanı da her zaman hatırlamalısınız. Kendi çiftçisinin anasına
hakaret eden başbakan olarak hatırlamalısınız. Mehmetçiği yan gelip yatmakla suçlayan başbakan olarak hatırlamalısınız. Aziz şehitlerimizi kelle olarak tanımlayan başbakan olarak hatırlamalısınız. Geçenlerde açıklandı ki Türkiye kendi ürettiği elektriği yarı fiyatına Barzani'ye veriyor. Duymuşsunuzdur. İşte Başbakan'ın neden
operasyon yapamadığının en güzel izahı buradadır. Aşiret reisi orada
terörist üretsin, üstümüze salsın, vatan evlatları şehit edilsin, sen elektrik üret, yarı fiyatına
teröriste ikram et. İşte başbakanın büyüyen Türkiyesi burada. Kendisi ya hava alanında görülüyor, ya havada görünüyor. 3-5 tane basın mensubuyla sanki 789 bin kilometre kare
toprak alanında konuşacak yer bulamamışlar da 8 bin fit yukarıda sohbet ediyorlar. Demek ki uçan sadece ve sadece Başbakan. Kimin malını kime veriyorsan.
Santral bu milletin, kaynak bu milletin, üreten bu millet. Millete pahalı, başkasına ucuz. Sivas'ın kendi elektriği kendine pahalı,
Kandil Dağı'nın elektriği yarı fiyatına. Senin ekonomi anlayışın bu başbakan. Senin milliyetçiliğinin buraya kadar. Senin terörle mücadele zihniyetin bu.''
-ŞEHİT SAYISI-
Başbakanın şehit sayısıyla ilgili yaptığı açıklamaları da eleştiren Bahçeli, şunları kaydetti:''Sonra da oturmuş aziz vatan şehitlerinin çetelesini tutuyorsun. Kimin zamanında kaç şehit verilmiş onları tek tek sayıyorsun. Bunları televizyonlardan çarşı
pazar hesabı gibi açıklıyorsun. Kendi zafiyetini rakamlarla örtmeye çalışıyorsun. Kendi açığını şehitleri sayarak kapatmaya çalışıyorsun. Bugüne kadar her şeyi istismar ettiğini biliyorduk, ancak bari bu kez şehitlerimizi dedikodu malzemesi yapma. Başbakan unutma senin görevin şehit sayılarını mukayese etmek değil, vatan evlatlarının sağ ve salim evlerine dönmelerini sağlamaktır. Senin görevin terörle pazarlık değil, terörü yok etmektir. Ve bilesin ki şahadet senin hükümetine verilmiş bir kredi değildir. Bu kutlu mertebeyi tüccar zihniyetiyle yorumlama. Daha önceden seni tanıyoruz. Bir konuşmanda şehitlerimizi 'kelle' diyerek zihniyetini ortaya koymuştun. Şehitlerin katiline 'sayın' diyerek tarafını belli etmiştin. Artık kuşkumuz kalmadı ne olduğunu anladık. Sonunda şehitliği de bir istatistiki malzeme haline getirdin. Aziz şehitlerimize bir kez daha hakaret ettin. Bu benim ve arkadaşlarımın kabul edeceği bir şey değildir.''
Ülkenin çok hassas bir dönemde olduğunu ifade eden Bahçeli, herkesi birlik olmaya çağırdı. Bahçeli, şöyle konuştu:''Milliyetçi harekete gönül vermiş genci, kadro arkadaşları ve
dava arkadaşlarıyla hepsini saf ve
temiz insanlar olduğu için her zaman kandıracaklarını zannediyorlar ve Türkiye'nin sanki bir siyasi kuruluşu düşman kuruluşu gibi gösterilerek, 'sakın ola onlarla MHP koalisyon yapmak gibi bir hataya düşmesin' diye de
akıl vermeye çalışıyorlar. Peki gerçek niyetinizi niye söylemiyorsunuz siz? AKP ile CHP'leşme arasında ne fark kaldı. Pinpon topu gibi dünün CHP'lisi AKP'de, AKP'lisi CHP'de. Onları görmemezlikten geliyorsun da AKP'nin CHP'leştiğini, CHP'nin AKP'leştiğini görmüyorsun da niye kalkıp
Milliyetçi Hareket Partisi'nin tek başına iktidarının üstünü örtmeye çalışıyorsun. Senin gerçek niyetin bazılarıyla farkında olmadan
işbirliği içerisine girmendendir.''
Milliyetçi hareket iktidarının Türk milletinin iktidarı olacağını ifade eden Bahçeli, sözlerini şöyle tamamladı:''Onun için Milliyetçi Hareket Partisi tek başına iktidar olmayı hedeflemiştir. Peki başkaları ne yapıyor, şimdi kalkmışlar
PKK'nın siyasal uzantısı olan bir siyasi partinin, güya Türkiye'nin demokratik engellerini Avrupa'nın verdiği akıllarla aşarak, bağımsız
aday Türkiye'de göstermek suretiyle, PKK zihniyetini Meclis'e taşımaya çalışıyorlar. Yani Demokratik Toplum Partisi
bağımsız adaylarla güya Meclis'e gelecek. Doğu ve Güney
doğu'dan alacakları oylarla bunu başaracaklarmış. Ondan sonra da AKP oy kaybediyormuş. AKP'nin eksiğini bu PKK yandaşı bağımsızlarla tamamlayıp yola devam edeceklermiş. Yani AKP ile koalisyon yapacaklarmış.
Basın böyle diyor. Şimdiden de 4
bakanlık istiyorlarmış. 34 tane bağımsız gelecekmiş de dördünü de bakan olarak yapacaklarmış. Şu gaflete bakınız. Sonra da kalkıyorsun, milliyetçi harekete
iftira ediyorsun.''
AA