Yılmaz, ''hedefimiz,
2023'te bu
ülkeyi daha ileriye götürmektir'' dedi.
Bakan Yılmaz,
Adıyaman'da yaptığı değerlendirmede, 10. kuruluş yıl dönümünü kutlayan
AK Parti'nin başta ekonomi olmak üzere eğitim, sağlık ve hukuk alanında ülkeyi bugünkü konuma getirmek için çalıştığını, Cumhuriyetin 100. kuruluş yıl dönümü olan 2023'te daha ileri bir konuma getirmek istediklerini söyledi.
Yaptıkları her şeyin ortada olduğunu ve
Türkiye'nin yapılan
hizmetlerle çok iyi bir noktaya geldiğini ifade eden Bakan Yılmaz, şöyle konuştu:
''Yaptığımız her şey ortada, hangisini anlatsak ya da nereden başlasak bilemiyorum ama bugün Türkiye çok iyi yerlere gelmiştir. Geçmişi kimseler unutamaz, devletin bu ağır borç yükü
altında kaldığı günleri hatırlayacak olursak eğer, memurun maaşını, emeklinin maaşını ödeyebilecek miyiz? yoksa ödeyemeyecek miyiz?
Dışarıdan borç para gelecek mi? gelmeyecek mi?
faiz borçlarını nasıl ödeyeceğiz? diye düşündüğümüz ve bunları tartıştığımız bu dönemlerde bütün Türkiye Cumhuriyeti'nin üretimi 230 Milyar dolardı. Bugün hatta 2010 yılı itibariyle 740 milyar dolara ulaştı. O gün kişi başına düşen gayri sahi milli hasıla, sadece 3 Bin 500 dolardı.
Yine geçen yıl itibariyle 10 Bin doları geçtik, hem de dünyadaki küresel
krize rağmen. Bu kriz olmasa çok daha yüksek bir yerde olacaktık. Dünyada Türkiye'nin sıralaması değişti. Nominal olarak 17. satın alma gücü olarak 16. sıraya geldik ve bu dünyada yaşanan bütün krizlere rağmen bu rakamlara,sıralamaya ulaştık. Hedefimiz ise 200 devlet arasında 16. sıradayız ama 10. sıraya yükselme için gayret ediyoruz. Çünkü hedefimiz bu.''
2001 yılında bütçenin yüzde 51'inin faizleri gittiğine işaret eden Bakan Yılmaz, şu bilgileri verdi:
''Böyle bir devlet hizmet üretebilir mi? Belli
rant çevrelerine para dağıtan bir hükümet vardı, ancak bunu yüzde 15'lerin altına düşürdük. Bakın nereden nerelere geldik.
Bu gün bütün krizlere ve belirsizliklere rağmen enflasyonda tek hanelere geldik. Bir petrol veya altın yatağı bulmadık, ancak geçmişteki kötü yönetimler olmadığı, mafyalar ve çetelerle mücadele edildiği ve hortumların önü kesildiği için bugünlere geldik. Bu hükümet milletimiz için artık hizmet üretmeye başladı.
Eskiden başka yerlere giden kaynaklar artık millete dönmeye başladı.
Sağlıkta artık,
Bağkur, SSK, ya da başka durumlar artık bitti. Herkes istediği yerde istediği sağlık hizmetinden faydalanabiliyor.
Hatta
ambulans helikopterler ve uçakları devreye soktuk. Hiçbir vatandaşımız acil bir durum için ambulans beklemeden en yakın yere
tedavi için devlet imkanlarıyla gidebilecek duruma geldi.''
15 BİN KİLOMETRE DUBLE YOL YAPTIK
Ulaşım alanında da önemli başarılara
imza attıklarını ve 15 bin kilometre duble yol yaptıklarını ifade eden Bakan Yılmaz, şunları dile getirdi:
''Eğitim
derseniz yine her şey ortada. Öğrencilerimizin ders kitaplarından tutun da annelerin hesabına yatırılan öğrencilerimizin burs paraları, üniversite öğrencilerimizin, bursları hatta artık her ilde bir üniversiteyi düşünecek olursak eğer hayal diyebileceğimiz hatta 10 yıl önce düşünemeyeceğimiz her şey gerçek oldu.
Otoyollarımıza bakın, 6 Bin kilometrelerden bugün sadece hükümetimiz döneminde 15 Bin kilometre duble yol ve otoyol yapılmış, yeni yollarda ise çalışmalar aralıksız bir şekilde devam etmekte.
Enflasyon nerelerdeydi herkes biliyor şu anda tek hanelere inmiş vaziyette.
Ekonomik başarıları bu şartlar altında aldık. Bunlar olmasaydı kim bilir nerelerde olacaktık. 2009 gibi bir krizde Türkiye hiç bir yerden borç almadan üstesinden geldi. Ve bunu da büyüyerek geçirdi.
Kim bilir o
kapatma davası olmasaydı neler olacaktı. Biz hangi konuma gelecektik. Bugün bütün dünya bize imrenerek bakıyor. Bizi hakemliğe çağırıyorlar. Doğusunda ne olup bittiğine, batısında ne olup bittiğine bakmayan bir ülke var.
Dört bir yanına
bakan bir ülke var. Sözü dinlenen bir Türkiye var. Hasta adam denen bir Türkiye yok. Şimdi
hasta adam denen
Avrupa var. Liderliğine başvurulan bir ülke var. Türkiye'ye bakış değişti.''
Türkiye'nin AK Parti döneminde gerçek anlamda bir
demokrasiye kavuştuğunu anlatan Bakan Yılmaz, şunları anlattı:
''AK Parti'de, halkın iradesinin yönetime yansıdığı yepyeni bir
siyaset oluştu. Geçmişte ne siyasetin ne de siyasetçinin itibarı kalmamıştı. Siyaset kurumu halkın gündeminden kopuktu, kendi içinde kavgalarla sürüyordu.
Bunun daha
teknik bir deyimi var 'Tenzih Krizi' yaşıyordu. Yani oy verenleri gidip Ankara'da temsil edemiyordu siyasiler. Başka şeyleri tenzih ediyor ve AK Parti ile bu kriz ortadan kalktı. Artık milletin iradesi Ankara'ya yansıyor. Milletin talebi, beklentisi ve neye önem veriyorsa Ankara'da o politikalar uygulanıyor.
AK Parti milletle siyaseti tekrar buluşturdu, siyasete tekrar itibar kazandırdı. Politikalarımızda temel odağımız hep insan oldu. Siyaseti, ekonomiyi, politikayı niçin yapıyoruz, insanımız için yapıyoruz. Hukuk alanında çok önemli reformlar yaptık. Olağanüstü halleri biz kaldırdık. Devlet
Güvenlik Mahkemelerini AK Parti hükümetleri kaldırdı.''
Milli Güvenlik Kurulu'nu olması gereken yerlere AK Parti'nin taşıdığına işaret eden Bakan Yılmaz, şu görüşleri dile getirdi:
''İfade ve
inanç hürriyetinin önündeki bir çok engeli kaldırdık. Yüzde yüz sonuca ulaşmış durumda mıyız?
Hayır. Daha yapacak çok işimiz var.
Son
seçim beyannamemizde de diyoruz ki artık bize normal demokrasi yetmez, ileri demokrasi lazım. Dünyada en gelişmiş dediğimiz demokrasilerde ne varsa bizim halkımız da buna fazlasıyla layıktır. En son
Anayasa referandumunda önemli bir değişiklik sağladık ve Türkiye'nin önü açıldı.
Yüzde 47 oy almış bir hükümete ve partiye
kapatma davası açıldı. Bu ayıpları yaşadık. Ekonomik ve sosyal başarıları bu şartlar altında gerçekleştirdik. Onlar olmasaydı ne duruma gelirdi bu ülke onu da taktirlerinize bırakıyorum.''
ARTIK ÖNÜMÜZÜ DAHA RAHAT GÖRMEYE BAŞLADIK
Bakan Yılmaz, artık Türkiye'nin önünü daha rahat görmeye başladığını, yaşanılan sıkıntılara karşın, taşların
yerli yerine oturmaya başladığına vurgu yaparak, şunları kaydetti:
''Artık çok daha rahat bir şekilde önümüzü görmeye başladık ve politikalarımızı uygulamaya başlayacağız. En son 2009 yılında yaşanan kriz eğer bu kapatma davası olmasaydı çok daha rahat bir şekilde atlatacaktık. Kapatma davası ve krize rağmen Türkiye ne IMF'den borç aldı, ne dünyaya el avuç açtı.
Kendi aklı ve iradesiyle ekonomiyi yönetti ve bugün bakın dünyada tabiri caizse eğer sapır sapır dökülüyor bazı ülkeler. Yunanistan'ın borcu yüzde 150'yi aştı, İtalya'nın borcu yüzde 125'i aştı, Amerika'nın borcu yüzde 100'ü aşmış durumda.
Bizim borçlarımız ise 2002'de yüzde 74 iken, bugün yüzde 40'ın altına inmiş durumda. Hatta daha aşağıya inmiş durumda. Türkiye bütün bu başarıları sağlayarak çok iyi yerlere geldi.
Ekonomi, sosyal alanda, demokrasi ve hukuk alanında gösterdiği başarılarla örnek bir ülke haline geldi. Ben sürekli
yurt dışına gidip geliyorum. Mutlaka sizlerden de gidip gelenleriniz var. Özellikle dışarıdan baktığınızda Türkiye'nin nereden nereye geldiğini görüyoruz ve herkes bize imrenerek bakıyor.
Bunu görüyoruz. Eskiden yüzünü tek bir yere dönmüş ne doğusu ne batısı, ne kuzeyi ya da güneyine bakan bir ülke vardı. Dosdoğru önüne bakan bir ülkeydi.''
Türkiye'nin dış politikada da başarılı olduğunu anlatan Yılmaz, şöyle devam etti:
''Bugün dış politikada da çok farklı bir Türkiye var. Dört bir yanına bakan bir Türkiye var. Doğusuna, batısına, kuzeyine ve güneyine bakan bir ülke var.
Herkesle iyi ilişkiler geliştirmeye çalışıyor ve dünyadaki sorunlara barış ve
adalet çizgisinde yaklaşan bir Türkiye var. Sözü dinlenen ve hakemliğine başvurulan bir Türkiye var. Hasta adam denen bir Türkiye yok artık. Hasta adamlar Avrupa'da.
Türkiye çok
şükür danışılan, hakemliğine ihtiyaç duyulan, gücüne itibar edilen bir ülke haline geldi. Liderliğine güvenilir bir ülke haline geldi. Başbakanımız bugün dünyada çok açık bir şekilde yerini almış bir durumda.
Bazı
Ortadoğu ve komşu ülkelere gittiğimizde hepimiz iftihar ediyoruz, ona duyulan sevgiyi görünce. Belki oralarda seçimlere girse yüzde 50'den daha fazla da oy alabilir, orasını bilemiyorum. Çok şükür bu noktalara geldi Türkiye ve Türkiye'ye bakış değişti. Dünyanın, doğunun ve batınında bakışı çok değişti.''
SOMALİ'DEKİ AÇLIK
Somali'de yaşanan açlığa da değinen Bakan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bir
açlık yaşanıyor değil mi? En fazla bu işin bayraktarlığını yapan dünyaya en fazla bu sorunu sunan ve arz eden ve herkesi yardımcı olmaya davet eden ülke hangisidir derseniz? Türkiye. Sayın Başbakanımız da bir iki gün içerisinde kendisi bizzat Somali'ye giderek yaşananları yerinde inceleyecek.
Ve oradan yine inşallah Türkiye tüm dünyaya adaletin mesajını verecek kardeşliğin ve dayanışmanın mesajını verecek.
Halkımıza da sergilediği örnek ve güzel tavırdan dolayı müteşekkiriz.
Allah razı olsun milletimizden. İşte büyüklüğünü bu anlamda ortaya koyan bir milletiz. Bunlar unutulmaz anlardır. Bir
toplumun bu kadar zor bir duruma düştüğü bir dönemde uzattığınız eli o toplum tarihi boyunca unutmaz.
Onun tarihinde yerini alır bu işler. İnşallah Somali'ye hem kamu kurumları hem de
sivil toplum kuruluşları olarak çok ciddi bir
destek sağlıyoruz. Bu da inşallah bizden çok daha fazla maddi imkanları olan ülkelere de örnek olur.
Batılı ülkeler, zamanında Afrika'yı iliklerine kadar sömürmüş olan ülkeler bizden çok daha fazla maddi güçleri olmasına rağmen bizim kadar destek olmuyorlar.
Bu utanç onlara yeter. Türkiye işte burada da farklılığını ortaya koyuyor. Biz sadece Türkiye ya da Ortadoğu için değil dünya için de önemli bir partiyiz. Dünyaya farklı mesajlar taşıyan bir partiyiz. AK Partili olmak, bu anlamda büyük bir sorumluluk gerektiriyor.
Çünkü bu emanet ve taşıdığımız bu sorumluluk sınırlarımızı çok aşan etkilere sahip. Burada, AK Parti'nin başarısı bütün mazlumların başarısıdır.
AK Parti 10 yaşına geldi ancak daha öncede altını çizerek ifade etmiştim, bir taraftan çok
genç bir taraftan da en
yaşlı parti bana göre. Kültürel ve
medeniyet kökenleri itibariyle de bu toplumun en köklü partisidir.
İnşallah buradan aldığımız güç ve öz güvenle tarihimizden aldığımız sorumlulukla, coğrafyamızın bize yüklediği sorumlulukla önümüzdeki dönemde de yine hem ülkemiz için, insanımız ve bölgemiz için, hem de dünyamız için güzel şeyler ve hayırlı icraatlar yapmaya devam edeceğiz.
Bu
Ramazan ayında özellikle en kutsal ve
mübarek ayda tüm Adıyamanlılara ve ülkemize hayırlar ve güzelliklerin nasip olmasını diliyorum. Şimdiden bayramınızı kutluyor mübarek olmasını diliyorum.''
AK PARTİ'NİN 10 YILLIK SİYASİ BAŞARISI
AK Parti'nin 10 yıllık süreçte yaptığı icraatlarda siyasi anlamda büyük bir başarı kazandığını kaydeden Bakan Yılmaz, şu bilgileri verdi:
''Çok şükür bu 10 yılın ardından milletimizin arasına döndüğümüz zaman çok şey anlatabiliyoruz, çok hizmetlerden bahsedebiliyoruz.
Alnımız ak, başımız dik çok şükür. Milletimiz bize bu yapılan hizmetlerin karşılığını fazlasıyla verdi. 10 yıllık dönemde 5 büyük seçim yaşadık. Üçü genel seçim, ikisi yerel seçim. Bu seçimden de AK Parti olarak büyük bir başarı ile çıktık. Sizlerin teveccühü ve desteğiyle bunlar oldu.
Yine bu süreçte iki büyük referandum yaşadık ve büyük bir başarı ile çıktık ve milletimizin önü açıldı. Ekonomide olsun, sosyal alanda olsun, demokraside olsun, dış politikada olsun bütün bu temel alanlarda Türkiye artık eski Türkiye değil.
Gerçekten çok şey değişti ve çok önemli adımlar atıldı. İnşallah işimiz daha bitmedi, 2023 diyoruz. Şimdi ve Cumhuriyetimizin kuruluş yıl dönümünde çok daha ileri hedeflere bu ülkeyi el birliği ile taşıyacağız. Bu gün bu iftardan sonra teravihten sonra bu konuları daha detaylı olarak konuşacağız.''
Bakan Yılmaz, GAP İdaresinin çalışmalarına ilişkin olarak da şunları kaydetti:
''GAP İdaremiz, son derece önemli çalışmalar yürütüyor. GAP
Eylem Planı kapsamında, Adıyaman'da da önemli çalışmalar yapıldı. Sulama ile ilgili çalışmalar var ve özellikle Koçali Barajı ile ilgili planlama çalışması devam ediyor.
Ayrıca, Nissipi Köprüsünü önümüzdeki yatırım programına aldık. Projeler kapsamında, bir çok yatırım ve teşvikler devam ediyor. İnşallah önümüzdeki günlerde Adıyaman ilimiz, yakaladığı bu ivmeyi sürdürecek ve çok daha iyi noktalara gelecektir.''