2011 Dünya Üniversiteler Kış Spor Oyunları (UNIVERSIADE) ile ilgili yapılacak yatırımlar konusunda incelemelerde bulunmak üzere Erzurum'a gelen Mehmet Ali Şahin, AK Parti Erzurum İl Başkanlığı'nda partililerle buluştu. Oyunların Erzurum'da yapılacak olmasının Türkiye'nin başarısı olduğunu ifade eden Şahin, çok büyük bir sorumluluk altına girdiklerini, ancak birlik ve beraberlikle bu sorumluluğun altından kalkacaklarını bildirdi. Uluslararası Üniversiteler Spor Federasyonu'nun (FISU) 3 yıl önce yaz oyunlarını Türkiye'ye verdiğini ve 2005 yılında İzmir'de bu organizasyonun başarıyla gerçekleştirildiğini belirten Şahin, şunları kaydetti: ''2005 yılında İzmir'de yapılan Dünya Üniversiteler Yaz Spor Oyunları'na 14 ay kala İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, hem bize hem de FISU'ya bu organizasyonun altından kalkamayacaklarını bildirdiler. İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkililerine; (merak etmeyin, ortada Türkiye var. Türkiye'nin çıkarları söz konusu olduğu zaman parti farkı gözetmeyiz) dedim. AK Parti iktidarda olmasaydı o dönem İzmir'de Dünya Üniversiteler Yaz Spor Oyunları düzenlenemezdi. Türkiye'ye yeni bir vizyon getirdik ve AK Parti hükümeti 73 milyon vatandaşımız tarafından bağrına basıldı. Bugün 2011 Dünya Üniversiteler Kış Spor Oyunları'nın Erzurum'a alınması ise AK Parti hükümetiyle Türkiye'nin değişen bu vizyonunun ürünüdür.'' ''TÜRKİYE'NİN İTİBARI ARTIYOR'' Şahin, Türkiye'nin artık tüm uluslararası organizasyonlarda isminin geçtiğini, başarılı organizasyonlarla Türkiye'nin dünyada itibarının arttığını kaydetti. Oyunların Erzurum'a alınmasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere birçok kişinin emeği olduğunu belirten Şahin, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül'ün de FISU'da delegesi bulunan ülkelerin dışişleri bakanlarını arayarak, oylamada adil davranmalarını istediğini bildirdi. Erzurum'a oyunların organizasyonu kapsamında yaklaşık 150 milyon Avro yatırım yapılacağını ifade eden Şahin, 2011 ile ilgili yatırımların maliyetini Başbakan Erdoğan'a 128 milyon Avro olarak bildirdiklerini, ancak Erdoğan'ın, ''Bu rakamı geçer, şimdilik 150 milyon Avro yapın. Bu para Erzurum'a helal olsun'' dediğini aktardı. ''BÜTÜN DİNLERE HOŞGÖRÜYLE YAKLAŞIYORUZ'' Şahin, Türkiye'nin tüm dinlere hoşgörüyle yaklaştıklarını ve bu nedenle de dünyada saygınlıklarının arttığını vurguladı. Şahin, ''Halkının büyük çoğunluğu Budist olan Sri Lanka'da, doğal afetten zarar görenlere 450 konut yaptık ve oradaki halktan gelen talep üzerine bir de onlara tapınak inşa ettik. Bizim yaptığımız tapınakta görevli olan rahipler, Sri Lanka'daki bir camiye giderek, bizim adımıza imamlara teşekkür etmişler. Bu, dinler arasındaki diyalog bakımından çok ilginç bir örnektir. 1.5 ay önce Sri Lanka'ya gittiğimizde ise her tarafta Türk bayraklarının asılı olduğunu gördük. Bu sevgi Türkiye'nin hoşgörüsünün ürünüdür'' dedi. ''LAİKLİK, DİNE SAYGIDIR'' AK Parti olarak Anayasa'da yazılı laiklik anlayışıyla hareket ettiklerini belirten Şahin, şöyle devam etti: ''Türkiye Cumhuriyeti Devleti 'demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir' derken, laiklik dinler karşısında tarafsızlık ve her din mensubunun o inancına saygı göstermenin de bir gereğidir. Laiklik, kişinin kendisini dinin dışında tutması değil, dine saygılı olmasıdır. Laiklik, insanların dini ihtiyaçları varsa onu karşılamak, dini görevlerini özgürce yapabilmelerini sağlamaktır. Anayasa'ya laiklik ilkesi bunun için konulmuştur. Hem yurtiçi hem de yurtdışında Anayasa'nın gerekçesinde yazılı olan bir laiklik anlayışıyla hareket ediyoruz. Bu durum Türkiye'ye itibar kazandırıyor. Türkiye'nin dünyadaki yerini daha yükseklere çıkmasına vesile oluyor.'' ''VAKIF ESERLERİNE SAHİP ÇIKTIK'' Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün çalışmalarına da değinen Şahin, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün bütçesinin 400 trilyon liraya yükseldiğini anlattı. Şahin, şöyle konuştu: ''Bunu, vakıf eserlerine sahip çıkarak başardık. İşgal altındaydı. Kiraları aldık. 25 bin dosya var mahkemelerde. Çıkardığımız Vakıf Barış Kanunu ile başardık. Edirne ve yöresindeki çeltik tarlalarına yeni kiracılar bulundu. Ayvalık'ta, Edremit'te yıllardır zarar eden zeytinlikler değerlendirildi. İş bilenin, kılıç kuşananın.'' Şahin, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün bu yılbaşından itibaren başlattığı uygulamayla, belirlenen gerçek ihtiyaç sahibi insanların mutfaklarına her ay düzenli olarak kuru gıda gönderildiğini dile getirdi. Salondaki belediye başkanlarına seslenen Şahin, ''Kim, 'sıcak çorbaya muhtacım, bana o sıcak çorbayı verecek yok mu' diye bir kardeşimiz feryat ederse, büyük vebal altındayız. O feryat varsa, beni mutlaka haberdar edin, ertesi sabah o sıcak çorba o kardeşimizin evindedir'' dedi. BAKAN GÖZYAŞLARINI TUTAMADI Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak yalnızca Erzurum'da 950 kişiye, evlerine sıcak yemek gönderildiğini ifade eden Şahin, şunları kaydetti: ''Çünkü bu vakıf müesseselerini kuran bizim ecdadımız, vakfiyelerinde diyorlar ki; bu eserlerin gelirleriyle fakir fukaraya sahip çıkın, aç çıplaklara sahip çıkın. Eğer onların bu yemeğe ihtiyaçları varsa; sabahın loş bir karanlığında götürün, incinmesin.'' ''İşte biz, ecdadımızın bu talimatını yerine getiriyoruz'' diye konuştu.