AK Parti Genel Başkanı ve
Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan,
Türkiye'nin bundan böyle
referandum kültürüne de alışması gerektiğini belirterek, ''Bu ülkede öyle konular
gündeme gelecek ki, artık bu konuları sahibine götüreceğiz. Sahibi kim?
Millettir'' dedi.
Erdoğan, AK Parti
İstanbul İl Başkanlığı'nca, Lütfi Kırdar Uluslararası
Kongre ve
Sergi Sarayı'nda düzenlenen
iftar yemeğinde yaptığı konuşmada, ''Ramazan'ın millete,
İslam alemine ve tüm insanlığa hayırlar getirmesi, barışa, sevgiye ve esenliğe vesile olması'' dileğinde bulundu.
Türkiye'nin 22 Temmuz seçimlerinden bu yana yoğun bir siyasi gündem yaşadığını belirten Erdoğan, yaklaşık 2 hafta sonra 21
Ekim'de anayasa değişikliği referandumunun yapılacağını hatırlattı.
Başbakan Erdoğan, bu konuda ''Bu, bir
maliyet getirecek. Şimdi gündemde anayasa değişikliği var. Yeni anayasa hazırlanıyor. Öyleyse niçin bir referandum?'' şeklinde değerlendirmeler yapıldığına işaret etti.
-''HEDEF SAPTIRMA VAR''-
Burada bir ''saptırma'' bulunduğunu ve bu
hedef saptırmayı ortadan kaldırmak için bir açıklama yapmak durumunda olduğunu ifade eden Erdoğan, 21 Ekim referandumunun, seçimden sonra alınmış bir karar olmadığını vurguladı. Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bu, 16 Mayıs'ta sonuçlanması gereken bir
cumhurbaşkanlığı seçimini akla hayale gelmez şeylerle farklı bir mecraya kaydırarak, '367 olayı' diye tarihe geçen bir yaklaşımla maalesef tıkayan bir yapı vardı. Bunu aşmak için o dönemde 22 Temmuz seçimleriyle birlikte, istedik ki milletimiz, cumhurbaşkanını seçsin. Çeşitli spekülasyonlara fırsat vermeden bu işi milletimiz bitirsin. Çünkü nasıl bir yöntem uygularsanız uygulayın, bu yeterli değil. Yeniden veya sil baştan mantığı, o mantığın içerisinde izah buluyordu. Onun için, 'buyrun, madem ki bu başkan, cumhurun başkanıdır, o zaman bırakalım cumhur seçsin başkanını' dedik. Ve bunun için de 22 Temmuz seçimleriyle bir arada yapalım istedik.''
Fakat bunu o dönemdeki
Cumhurbaşkanı'nın iadesi sebebiyle gerçekleştiremediklerini ve mevcut anayasadaki 120 günlük sürecin işlemeye başladığını anlatan Başbakan Erdoğan, 21 Ekim'de yapılacak referandumun, bu süreç nedeniyle yapılacağını söyledi.
Erdoğan, bu süreç içerisinde birçok şeyler yaşandığını, 22 Temmuz seçiminin yapıldığını, cumhurbaşkanının seçildiğini, ondan sonra da hükümetin kurulup güven oylaması yapıldığını hatırlattı.
Bütün bunlara odaklandıkları için arada kalan bu dar süreçte şimdi de referandumla ilgili
halkla bütünleşip, kucaklaşacaklarını belirten Erdoğan, referanduma yönelik çalışmalarının sürdüğünü, bugün ve yarın 81 ilde, tüm
Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyeleriyle, bakanların yoğun bir çalışma içinde bulunacağını kaydetti.
-''KARARIMIZ BELLİDİR''-
Başbakan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: ''Tabii ki, kararımız bellidir. Bu karar aslında bir konsensüs neticesidir. Nedir o? Milletvekilliği süresi 5 yıl olmasın, 4 yıl olsun talebi vardı. Biz de 'peki,
evet olsun' dedik. Şimdi ise bakıyorsunuz, 'Nasıl olsa anayasa hazırlanıyor, bırakalım orada bu iş halledilsin'... Tamam da zaman kaybetmek istemiyoruz. Önce bu işi bir sağlama alalım, ondan sonra bunlar zaten anayasa içinde olacak. '
Cumhurbaşkanlığı seçimi 5 artı 5 olsun' denildi. Yani ülkenin büyük bir çoğunluğu bunu istedi. Biz buna da 'evet' dedik. Dediler ki, '
Anayasaya bunu koyuyorsunuz zaten, orada hallolsun.' Tamam da işi sağlama alalım. Burada bitirelim. Orada yine yerini alır. Ondan sonra hangi kararı verip de
kanun çıkaracaksak, bu çıkaracağımız kanunlarda 3'te 1 çoğunlukla bu işi yapalım. Cumhurbaşkanlığı seçiminde farklı, şu kanunu çıkarırken farklı... Bu işi bırakalım artık. 184 sayısı, toplantı yeter sayısı olsun. Bundan sonra artık bir daha bu işin spekülasyona girecek yanı olmasın. Bunu da bu arada halledelim. Buna da 'evet' dediler. Bunu da bu arada çıkaralım. 'Bu da anayasada var.' Tamam, onu da burada çıkaralım, bu da bitsin. Ve böylece toplam 7 maddelik bu paketi referandumla halledeceğiz. Bu konuda bizim oyumuz 'evet'tir.''
'
Hayır' oyunun, halkın seçimi noktasında aslında 'halka gitmeyelim, bunu parlamento içinde yine halledelim' anlayışının bir devamı olduğunu belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Hayır oyu, milletvekillerinin 5 yılda bir seçimini getirir. Hayır oyu, cumhurbaşkanının 7 yıl seçimine devam demektir. Anayasa çıktığı takdirde tekrar tabii bu değişecek, bu ayrı mesele. Bu sürece girmiş bulunuyoruz. Ama sağ olsun ana muhalefet yeni bir şey daha ortaya koydu. '200 trilyon bu işin maliyeti var. Dolayısıyla 200 trilyonu burada harcamak israftır' diyor. Biz de diyoruz ki; Türkiye bundan böyle referandum kültürüne de alışmalıdır. Bu ülkede öyle konular gündeme gelecek ki, artık bu konuları sahibine götüreceğiz. Sahibi kim? Millettir. Millete götüreceğiz ve millet çözecek. Buna da Türkiye'nin alışması lazım.''
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Anayasayı, YÖK yapmaz. Anayasa yapma yetkisi, yasama organındır, yani milletvekillerinindir'' dedi.
Hazırlıklarını son aşamaya getirdikleri yeni anayasa taslağına yönelik tartışmaların devam ettiğini belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
''Bu da bizi üzüyor. Niye üzüyor biliyor musunuz?
Hani doğmamış bir çocuğu boğmak var ya... Bundan dolayı... Daha bizim
taslak ortada değil, taslağın taslağı... Bunun üzerinden spekülasyonlar başladı. Biz diyoruz ki, şu anda bilim adamlarına bunu hazırlatıyoruz. Çıkıyor YÖK, Rektörler Toplantısı düzenliyor ve oradan diyor ki, 'Bu, bizim hakkımızdır, bunu siyasiler yapamaz' Bir defa çok çirkin bir yaklaşım... Biz, bilim adamlarına bu hazırlığı yaptırıyoruz, YÖK'e hazırlatmadık, yanlışımız orada demek ki... Ama 6 tane
bilim adamı, onlar da anayasacı,
profesör, onlara hazırlattık. Demek ki, bunun icazetini YÖK'ten almamız gerekirdi. Sıkıntı da oradan başlıyor.
Fakat anayasayı, YÖK yapmaz.
Bilim adamlarına katkılarını almak üzere müracaat edersiniz. Anayasa yapma yetkisi, yasama organındır, yani milletvekillerinindir. Yani, onlar yapar. Parlamenter
demokrasi budur. Bunu söyleyince de rahatsız oldular. Dediler ki, işte Başbakan diyor ki 'Herkes yerini bilsin.' Evet, aynı şeyi söylüyorum, 'Herkes, yerini bilsin.' Yapacağınız işler var, yapmayacağınız işler var.''
Bilim adamlarına saygının en yükseğini gösterdiklerini ifade eden Erdoğan, ''Birilerine rağmen göstereceğiz. Çünkü, bilim adamlarına bizden daha fazla saygıyı kimse gösteremez. Biz, bilimin ve bilim adamının yerini, konumunu çok iyi biliriz. Çünkü, biz hocalarımızın rahle-i tedrisinden geçerek buralara geldik. Onun kıymetini çok iyi biliriz. Ve onlara olan saygıyı da biz çok iyi biliriz'' diye konuştu.
-''ELEŞTİRİLERİ ALACAĞIZ''-
Erdoğan, bilim adamlarının da bilimin konumuna gölge düşürmemeleri, yasama ve yürütme organına gerekli saygıyı duymaları gerektiğini söyledi. Başbakan Erdoğan, ''Eğer bunlar birbirinin mütemmimi olursa Türkiye çok daha farklı bir yere gelir. Bundan kimsenin endişesi olmasın'' dedi.
Anayasa değişikliği çalışmalarında son aşamaya geldiklerini belirten Erdoğan, çalışmalar bittikten sonra taslağı parlamento içi ve dışı bütün siyasi partilere,
sivil toplum örgütlerine, üniversitelere, medyaya, bu konulara ilgi duyan bütün çevrelere göndereceklerini bildirdi.
Taslağı ayrıca AK Parti'nin internet sitesine de koyacaklarını belirten Erdoğan, bütün eleştirileri alacaklarını, ilaveler ve çıkarılması istenilen maddeleri öğreneceklerini anlattı.
Bütün bunları belli bir süre içinde tamamladıktan sonra nihai taslağı
TBMM Başkanlığı'na sunacaklarını ifade eden Erdoğan, ''Ondan sonrası artık
Meclis Başkanımızın tasarrufudur. Çünkü bu hazırlanan AK Parti'nin anayasası değil, AK Parti'nin bir anayasa teklifi olacaktır'' dedi.
Bu konuda bir konsensüs oluşmasını istediklerini dile getiren Erdoğan, taslağın, Meclis'teki çalışmaların ardından Genel Kurul'dan da geçtikten sonra Cumhurbaşkanı'na sunulacağını anlattı. Erdoğan, ''Biz diyoruz ki, Cumhurbaşkanı'nın onayından sonra onay mercii olarak halka gitmeli. Bu anayasayı halk onaylasın istiyoruz ve ondan sonra da biz anayasamıza kavuşalım'' şeklinde konuştu.
AA