Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başörtüsünün siyasal simge olarak kullanılması durumunda bile bir çözüme ihtiyaç bulunduğu yönündeki yaklaşımına Leyla
Şahin davasının avukatlarından Kazım Berzeg'den
destek geldi.
Berzeg,
Avrupa insan Hakları Mahkemesi'nin (
AİHM) Leyla Şahin davasında verdiği kararın sorunun çözülmesinde bir engel teşkil etmediğini söyledi. Berzeg, "Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) siyasal simge kullanılmaz diye bir hüküm ifade etmiyor. AİHM'in Leyla Şahin kararında da 'siyasal simge kullanmak AİHS'e aykırıdır' neticesini çıkarmak mümkün değil" dedi.
DAVA YANLIŞ ANLAŞILDI
Berzeg, davanın Büyük Daire görüşmeleri sırasında konunun 4. Daire kararının aksine din özgürlüğü açısından değil,
eğitim özgürlüğü açısından ele alınması ve Şahin'in din özgürlüğünün ihlal edildiğine ilişkin
itirazlarından vazgeçmesi sonucunda Şahin'in davayı kaybettiğini bildirdi. Kararın
Türkiye'de başörtüsü sorununun çözümüne engel olarak gösterilmesini doğru bulmadığını vurgulayan Berzeg şunları söyledi: "AİHM Leyla Şahin kararıyla veya AİHS'nin kendisine verdiği
yetki içinde vermekte olduğu kararlarla herhangi bir
ülke için
yasaklar vazedemez. Yani, üniversitelerde bayanların veya devlet dairelerinde bayanların
türban takmasının veya kullanmasının yasak olduğu yolunda hüküm tesis edemez. Ayrıca, bir dava kapsamı dışındaki herhangi bir durumun AİHS'yi ihlal edeceği hususunda genel bir hüküm de veremez. "Leyla Şahin için iki tane karar var" diyen Bergez şöyle devam etti: "Bu kararlardan birisi daire kararı, diğeri ise daire kararına itiraz üzerine verilmiş olan büyük daire kararı. Daire kararında daha önce Avrupa İnsan Hakları Komisyonu'nun vermiş olduğu bazı kararlara ve AİHM'in
Refah Partisi davasında verdiği karara da atıf yapmak suretiyle Türkiye'de yönetmeliklere dayalı olarak üniversitede uygulanan türban yasağının Türk hukukuna aykırı olmadığı ve
Danıştay ve Türk
Anayasası'na uygun olduğu yolundaki
Anayasa Mahkemesi kararının AİHS'yi ihlal etmediğine karar vermiştir.
TÜRKİYE TAKDİRİNİ KULLANABİLİR
AİHM'in 4. Dairesi'nin bu kararı Türkiye'de türban yasağını kaldıran bir uygulamanın AİHS'yi ihlali manasına geleceğini hükme bağlayan bir karar değildir. AİHM böyle bir yasağın konulması hususunda Türkiye'nin yetkisi olduğunu hükme bağlamış, ancak bu yasağın AİHS'nin gereği olduğuna karar vermemiştir. Türkiye bu hususta kendi takdirini kullanabilir, bu AİHS'ye aykırı değildir, ama türban yasağı AİHS'nin emri de değildir. Bunu ayırmak lazım. AİHS türbanın yasaklanmasını gerektiren bir hüküm ihtiva etmemektedir. Karar budur."
Seda ŞİMŞEK -BUGÜN