TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın yönettiği oturumda muhalefet sözcüleri, muhalefet sözcüleri, 1
Mayıs'ın
Taksim'de kutlamasına izin vermediği ve işçilere sert müdahale yapıldığı gerekçesiyle
Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'ı sert şekilde eleştirdi. Muhalefetin eleştirilerine Başbakan Erdoğan adına İçişleri Bakanı Beşir
Atalay cevap verdi.
Konuşmaların ardından
gensorunun gündeme alınıp alınmaması konusunda oylamaya geçildi. El kaldırma yöntemiyle yapılan oylamada gensorunun gündeme alınması reddedildi.
CHP, geçtiğimiz hafta,
1 Mayıs'ta yaşanan olaylarla ilgili,
toplumsal barışı tehlikeye atarak çatışmacı bir süreç başlattığı iddiasıyla Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan hakkında gensoru önergesi vermişti. CHP Grup Başkanvekilleri Kamel
Anadol,
Kemal Kılıçdaroğlu ve Hakkı
Suha Okay imzasıyla TBMM Başkanlığı'na verilen gensoru önergesinde, "İstanbul'da 1 Mayıs kutlamalarının Taksim'de yapılmasını engelleyerek, toplantı ve gösteri özgürlüğünü ihlal eden, açıklamalarıyla güvenlik güçlerini orantısız kuvvet kull
anmasına
teşvik eden ve bu tutumu ile toplumsal barışı tehlikeye atarak çatışmacı bir süreci başlatan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında Anayasa'nın 98 ve 99'uncu, TBMM İçtüzüğünün 106. maddesi gereğince gensoru açılmasını saygılarımızla arz ve
teklif ederiz" deniliyor.
CHP'nin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında verdiği gensorunun görüşmeleri, sert tartışmalara sahne oldu.
Başbakan Erdoğan hakkında CHP'nin verdiği gensoru üzerinde önerge sahibi olarak konuşan
Kemal Anadol, 1 Mayıs olaylarında
AK Parti'nin
demokrasi ve
özgürlük anlayışının ortaya çıktığını belirterek, "Maskesi düştü, ortaya, elinde
sopa,
biber gazı ve gaz bombasıyla ceberut bir devlet çıktı'' dedi. Başbakan'ın provokasyon olacağı gerekçesiyle 1 Mayıs'ın Taksim'de kutlanmasına şiddetle karşı çıktığını ifade eden Anadol, "Soruyorum, önümüzde
19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı var.
İhbar alırsa Sayın Başbakan, provokasyon olacak diye 19 Mayıs Bayramını
yasaklayacak mı? Taksim magandalara açık, işçilere yasak'' dedi.
Kemal Anadol, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın defalarca Başbakan'ı özür dilemeye çağırdığını ancak Başbakan'ın 'devlet görevini yaptı' dediğini dile getiren Kemal Anadol, "Devlet görevini yapmadı,
Ceza Kanunu açıkça çiğnedi. Şimdi Başbakan ve İçişleri Bakanına düşen,
istifa etmektir. Şimdi sormak lazım, Sayın Recep
Tayip Erdoğan sen
sıkıyönetim komutanı mısın, yoksa demokratik bir ülkenin başbakanı mısın? Bir karar ver. Elhak Genel Başkanınız birinci rolü çok iyi oynadı ve kendi kendini deşifre etti" şeklinde konuştu.
"AK PARTİ KENDİ ORDUSUNU KURUYOR"
CHP Grubu adına konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı
Cevdet Selvi, hükümetin provokasyon iddialarının gerçeği yansıtmadığını ifade ederek, ''
Provokasyon olmuştur. Bu provokasyonu, Tayyip Erdoğan, kendi korkusu nedeniyle gerçekleştirmiştir'' dedi.
Cevdet Selvi, "Şöyle bir vicdanınızla düşünün. Sen çıkacaksın demokrasi, özgürlükten bahsedeceksin. Bu neyin denemesiydi? Elimde belgeler var, çıkarmak istemiyorum. AKP kendi ordusunu kuruyor. Şu davranış ve tutumlar, bir totaliter rejime gidiş kaygısını düşündürüyor. Bu imajı verdiniz. Dünyaya da rezil ettiniz'' diye sözlerini tamamladı. Selvi'nin konuşmasına AK Partili vekiller tepki gösterdi.
"1 MAYIS'IN GELECEĞİ NEVRUZ OLAYLARINDAN BELLİYDİ"
DTP Grubu adına konuşan Grup
Başkanvekili Selahattin Demirtaş, 1 Mayıs olaylarını görmek için, 40 gün önce yaşanan
Nevruz olaylarının incelenmesi gerektiğini ifade ederek, temel hak ve özgürlükler, bir kültür haline gelmedikçe Türkiye'de nice olaylı 1 Mayısların, Nevruzların yaşanacağını söyledi. Hiçbir hak ve özgürlüğün, birbirinden bağımsız değerlendirilemeyeceğini ifade eden Demirtaş, "Toplantıyı, yürüyüşü yasaklarsanız, insan hak ve özgürlüklerini yasaklamış olursunuz'' dedi. Demirtaş, gensorunun gündeme alınmasına
destek vereceklerini bildirdi.
ŞANDIR'IN KONUŞMASI
MHP Grup Başkanvekili Mehmet
Şandır,
sendikalar ve hükümetin, elbirliğiyle 1 Mayıs'ı vatandaşlara zehrettiğini belirterek, 1 Mayıs günü ekranlara yansıyan görüntülerin kabul edilemez olduğunu dile getirdi.
Yaşananları 'kör inadın eseri' olarak niteleyen
Mehmet Şandır, ''Bazı sendika ve
sivil toplum kuruluşu yöneticilerinin, feraset ve iyi niyetten yoksun yaklaşımları karşısında hükümetin tedbiri ve tavrı, gereksiz bir güç gösterisine dönüşmüştür'' dedi. ''Türk işçisi ve Türk polisi, bu olayların faili değil gerçek mağdurlarıdır'' diyen Şandır, sendika yöneticilerinin, 1 Mayıs kutlamalarının, Taksim Meydanı'nda yapılması ısrarının yanlış olduğunu söyledi.
CİHAN