Başörtüsüne yakın zamana kadar ‘dışarıdan
ithal üniforma’ diyen
Baykal için ne dediler?
Prof. Mümtaz’er Türköne: Baykal’ın tutumu
seçim öncesi popülizimden ibaret. Ancak yine de iyi bir gelişme.
Çarşaf üzerinden başlatılan reklamasyon
Türkiye yararına.
Prof. Fuat Keyman: Ne kadar samimi oldukları aralıktaki
CHP Program ve
Tüzük Kurultayı’nda ortaya çıkacak. Konu kurultayda ele alınırsa samimi olduklarını göreceğiz.
Tarhan Erdem: Yerel Seçim nedeniyle CHP’nin politikasında değişiklik olacaksa bunlar günlük politikalar olur. Muhafazakar
seçmenin oyunu alma, çarşaflı üyeye rozetle olmaz ki.
Bekir Çoşkun (Hürriyet): CHP; aydın-çağdaş seçmen için bir şey üretemediğinden, onları motive edip harekete geçiremediğinden,
türbanlı-çarşaflı kesimi deniyor sadece.
Ruhat Mengi (Vatan): Birisi ‘Türban istismarına en ağır tepkiyi veren partiye çarşaflıları gönderelim de görelim’ demiş gibi Baykal çarşaflı rozetlemeyi bir numaralı işi haline getirdi.
Fikret Bila (Milliyet): Çarşaflı kadınların CHP’ye katılması, partinizin çizgisiyle çelişkili bir görüntü oluşturmuyor mu?’ diye sordum. Baykal, şu yanıtı verdi: ‘Zincirlerini kırıyorlar’ dedi.
İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin: Eskinin Dev Yol’cuları, eski CHP genel sekreteri AKP’de hoş görülüyor da, AKP’liler niye bize gelmesin. Bugün ülkeyi yöneten bakanların eşleri el sıkmıyor. Bu kadınlar geldi bırakın el sıkmayı, genel başkanımızı öptüler. Bunlar
Anadolu kadınları. “Kendimizi bu
iktidar bize
tecavüz etmiş sayıyoruz. Aynı camilerde namaz kıldık, aynı cemaatlerde oturduk ama onların karıları Mersedeslere binerken, biz çarıkla geziyoruz. Onlar hırsız” diyorlar.
İstanbul milletvekili Mehmet Sevigen: Biz bir kitle partisiyiz. Bu kadınlar da bir bütünün parçası. Türkiye’nin değişik kesimlerinden insanlar oy vermek istedikleri zaman partiye kazandırmak lazım. Nasıl gelmeyin diyebilirsiniz. Tabandaki kesim çok mutlu oluyor. Sanki başı kapalı olanlar sağcıdır, camiye gidenler sağcıdır diye bir kalıp oluşturulmuş. Şimdi bu kalıp kırılıyor. Ben bu insanların günlerce derneklerine, evlerine, mekanlarına gittim. Oturduk konuştuk. Benim ailemi, Baykal’ın söylemlerini bilerek geliyorlar. Çok doğru iş yapıyoruz. Bu kadınların hapsolduğuna inayorsak onların zincirlerini kırmalarına da yardımcı olmalıyız.
İstanbul milletvekili, öğretim üyesi, Çağlayan mitinglerinin düzenleyicisi Necla Arat: Ben bunun bir
açılım olarak değerlendirilmemesi gerektiğini düşünüyorum. CHP seçmeninin yıllardır inandığı değerlere karşı bir tutum. Bana tabanımızdan çok tepki geldi. Biz yıllardır belli bir görüşü savunduk. Bu görüşlerimizi sürdüreceğiz. Bu çerçevede Parti
Meclisi’nde de görüşlerimizi açıklayacağız.
İzmir milletvekili Canan Arıtman: Yadırganacak bir şey yok. Cumhuriyeti kuranlar Anadolu kadınlarıdır. Başı açık, başı örtülü hepsi birlikte. CHP halkın partisidir. Halkın inançlı kesimleri din tüccarlığı yapanlar tarafından istismar edildiklerini, hortumlandıklarını, CHP’nin dini istismar etmediğini gördüler. O kesimdeki kadınlarımız, kendi hakları ve çocuklarının haklarını CHP’nin daha iyi koruyacağını görüyorlar. Biz de o kesimdeki kadınlara sahip çıkmaya çalıştık. Esas ikincileştirilen kadınlar onlardır. O kadınlar, kız çocuklarını cinsel tacizden kurtarabilecek yasal düzenlemeleri ancak CHP’nin yapabileceğine inandılar artık. Son derece stabil,
doğal bir olay.
Özgürlükler konusunda ‘öcü
siyaseti’ yapan Baykal, başörtüsünün
laiklik için tehdit olmadığını anladı. CHP lideri, ‘Kimseyi kılık kıyafeti nedeniyle eleştirmeyelim’ dedi.
ÜNİVERSİTELERDE başörtüsüne
özgürlük getiren düzenlemeyi yargıya götüren, ‘Türban, Kur’an-ı Kerim’in emri değil. 1400 yıllık
İslam tarihinde yeri yok’ diyen CHP lideri Baykal,
yerel seçimlere aylar kala başörtülülerin tehdit olmadığını anladı. Baykal, ‘Siyaseti yukarıya çekelim, kimseyi kılık kıyafetiyle, sakalıyla bıyığıyla yargılamayalım, herkesin tercihine saygı göstermek zorundayız’ dedi.
MUTAASSIP İSE BUNDAN SANA NE
BAYKAL, geçen hafta da CHP etkinliklerinde çarşaflı kadınlara taktığı parti rozetiyle gündeme gelmişti. Seçkinci çevrelerin tepkisi üzerine Baykal, dünkü grup toplantısını bu konuya ayırdı. Baykal, özetle şunları söyledi: ‘Mutaassıpsa mutaassıp sana ne? Ahlakını, örfünü, geleneğini mutaassıp olarak sürdürüyor, sürdürecek tabii. Senin gibi liberal olacağına, memleketini, vatanını, dürüstlüğü seven onun gibi mutaassıp olsun, başımla beraber.’ Herkesin doğduğu bölgenin şartlarına göre şekillendiğini belirten CHP lideri, ‘Toplumun bütün kesimleriyle daha sıcak bir ilişki içinde olmaya devam edeceğiz’ diye konuştu.
‘TÜRBAN İSLAM’DA YOK’ DEMİŞTİ
CHP lideri, 2006’da, Meclis’te
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın neden
cumhurbaşkanı olmaması gerektiğini anlatırken, ‘Başörtüsü eşlerin ayıbını örtmez’ demişti. Baykal, başörtüsü yasağını savunurken, ‘Türban, Kur’an-ı Kerim’in emri değil. 1400 yıllık İslam tarihinde yeri yok. Yerli değil, dışarıdan ithal’ yorumunu yapmıştı. CHP’li
Canan Arıtman da, ‘Örtünme Sümerlere, Asurlara kadar dayanıyor. Sümerler’de fahişeler örtünmüş, Asurlar’da evli kadınlar’ demişti. Dünkü konuşmasında
Ergenekon davasına da değinen Baykal, ‘Tepeden
inme davayı kitap yazıp ortaya koyacağız’ dedi.
STAR - AKŞAM