CNN Türk'de ARENA programına konuk olan
Baykal, gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtladı.
Kadir Gecesi dolayısıyla herkesin kandilini kutlayan Baykal, dün Şırnak'ta ve bugün Diyarbakır'da şehit düşen 15 askerin acısının milletçe yaşandığını söyledi.
Baykal, artık
Türkiye'de ''
terör karşısında etkili çözüm talebinin yükseldiğini'' belirterek,
sınır ötesi hareket tartışmalarının gündeme geldiğini anımsattı.
Türkiye'nin terör konusunda ne yapılacağı konusunda kararlı olması gerektiğini ifade eden Baykal, ''Olayı, kaynakta kurutmak lazımdır'' dedi.
''Terörü besleyen para kaynaklarının içerde ve dışarda niçin önünün kesilemediği'' sorusu üzerine Baykal, ''İşte bütün mesele budur. Türkiye, bu konunun kendisi için yaşamsal önemini dünyaya göstermeli. Daha bunu göstermedi. Türkiye, bu konuda dünya tarafından idare edilebilir bir
ülke konumundadır'' değerlendirmesinde bulundu.
Çankaya'da Terör Zirvesi'nin gerçekleştirildiğini ve
Bakanlar Kurulu'nun toplandığını hatırlatan Baykal, ''Bakanlar Kurulu, topu Terör Zirvesi'ne attı ve 'oradan çıkacak olan kararları uygulayacağız' dedi. Terör Zirvesi'nden sonra yapılan açıklamada da 'Bunun uluslararası boyutunu anlatma konusunda üzerimize düşen görevi kararlılıkla sürdüreceğiz' denildi. Boş laf, laf bunlar'' dedi.
''...TALEPLER ORTADAN KALKMIŞ DEĞİLDİR''-
Ermeni Soykırımı Yasa Tasarısı hakkında ABD'nin tutumu değerlendiren Baykal, ''Bu, Türkiye'ye yönelik
baskı mekanizmalarından birisidir ve sistemli şekilde Türkiye'ye yönelik olarak kullanılmaktadır'' şeklinde konuştu.
''Terör olaylarının arkasındaki politikanın, Türkiye'yi bölmeye yönelik olduğunu'' ifade eden Baykal, şunları kaydetti:
''Şunu kabul etmek lazım; Türkiye'yi bu boyutlarıyla kabul etmek istemeyen güçlü çevreler var, bu çok açık ve nettir. Bu süre içinde görmeliyiz ki Türkiye ile ilgili talepler ortadan kalkmış değildir, zaman aşımına uğramıştır. Artık Türkiye'ye yönelik tuzakların ciddiyetini kavramamız lazım.
Ermeni olayı da bu şekilde gelecektir ve hemen arkasından da birbiri ardına yeni taleplerle gündeme taşınacaktır.''
-ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ-
Son günlerde gündemde olan ana
yasa değişikliği ilgili olarak da değerlendirmede bulunan Baykal, ''Metindeki bir madde ile etnik bir dilde matematik, coğrafya, fen öğretmek ve onu öğretecek o dilin öğretmenini devletin kadrosunda istihdam etmek bir devlet görevi haline getirtiliyor'' dedi.
''Bugün Türkiye'ye
bakan bütün gözlemciler, Türkiye'nin laik,
Atatürk Cumhuriyeti olduğu gözlemini yapamaz haldedirler'' görüşünü dile getiren Baykal, şöyle devam etti:
''Ilımlı
İslam Cumhuriyeti deniliyor. Bu vahim bir manzaradır. Türkiye buraya sürüklenerek geldi. Bunun altında 10 yılların örgütlenme ve kadrolanma, kültür politikaları, medyada ve sermayede ortaya çıkan yeni yapılanma, eğitim sistemi yatıyor.''
Türkiye'de
demokrasinin yozlaştırıldığını öne süren Baykal, ''Demokrasi parayla yozlaştırılıyor, din kullanılarak yozlaştırılıyor. Şimdi de
referandum yoluyla yozlaştırılabilir bir istikamete doğru gidiyor'' dedi.
''...HİÇ KUŞKU YOK Kİ GÖREVİMİ YAPACAĞIM''
CHP Genel Başkanı Baykal, partisinin
Mart ayında yapılacak kurultayında, genel başkanlığa
aday olup olmayacağı yönündeki bir soruyu, ''Bu konularda ben hiçbir zaman aylar öncesinden adayım diye açıklamada bulunmadım. Ben siyaseti bir görev ve sorumluluk diye düşünüyorum. Partimin ve ülkemin bana ihtiyacı olduğu sürece hiç kuşku yok ki görevimi yapacağım'' karşılığını verdi.
AA