KİMSE ŞAŞIRMASIN
“Hiç şaşırmadım, kimsenin de şaşırmaması gerekiyor. 28
Şubat sürecini, ondan önceki müdahaleleri yaşadık. 1960 müdahalesinin ardından Ali Fuat Başgil’in Cumhurbaşkanı olmaması için askerler tarafından çağrılarak kafasına
silah dayandığını biliyoruz. 28 Şubat’ta DYP milletvekillerinin tek tek
Genelkurmay’a çağrılarak partilerinden
istifaya zorlandıkları, tehditle istifa ettirildiklerini biliyoruz. Bunlar iddia değil, açıkça yazılan çizilen gerçekler.
DARBE SÜRECİ
Şimdi yaşadığımız da bir müdahale sürecidir.
Türkiye geçen yıl
Nisan ayından bu yana yaşadıklarımızı anlamaya çalışıyor. Bu olay da bu sürecin bir parçası. Yaşadığımız müdahale sürecinin 1960’dan 12
Eylül, 12
Mart, 28 Şubat’tan bir farkı yok. Yaşanan bir
darbe sürecidir, daha önceki darbe dönemlerinde olduğu gibi anayasa askıya alınmıştır. Bu ağır bir suçtur.
HESAP SORAN YOK
Bunun hesabını soracak kimse yok. Siyaset çok fazla bir şey yapmıyor, yapamıyor. AKP sanki her şeyi kabullenmiş gibi bir izlenim veriyor. Bu müdahale sanki
siyasetin bir kısmına yönelikmiş gibi algılanmak isteniyor. Halbuki siyasetin tamamına yöneliktir. Dolayısıyla herkesin aklını başına toplayıp bir an önce bu müdahaleye karşı bir adım atması gerekir. Türkiye’de darbeciler
hesap vermezse hiçbir zaman
Yunanistan ve
İspanya’nın yaptığını yapmazsak, bu müdahaleler sürüp gidecek.”
TARAF