Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, CHP'li milletvekillerinin pazartesi günü yemin etmelerinin beklenmesine ilişkin, ''Meclisin ilerlemesinde bu boykotlarla ilgili sıkıntı, herhangi bir tıkanma olmadığı görüldü. Görülünce aklıselim biraz daha galip gelmeye başladı ve anamuhalefet partisi, bu konuda tutumunu gözden geçirmeye karar verdi. Bu, olumlu bir gelişme'' dedi. Vali Cahit Kıraç ile AK Parti İzmir İl Başkanı Ömer Cihat Akay'ın da katıldığı yemek öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yıldırım, ''CHP'li milletvekillerinin pazartesi günü yemin etmesi bekleniyor, süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusu üzerine 12 Haziran'da yapılan seçimlerin demokratik bir ortamda geçtiğini, yakın tarihin en önemli temsil ağırlığının, yüzde 95.5'in üzerinde bir oranla, bu seçimlerde ortaya çıktığını belirterek, ''hal böyleyken, bazı adaylar nedeniyle CHP ve BDP'nin yemin etmeme tarzında bir politika, tutum sergilediğini'' söyledi. Yıldırım, bunun milli iradenin temsiliyle uyuşmayan, örtüşmeyen bir davranış olduğunu ifade ederek, ''Nitekim çok uzun ömürlü olmadı, olamaz da. Çünkü ne konuşulacaksa hangi sorun çözülecekse bunun çözüm yeri meclis çatısıdır. Burada çözüm üretmenin ilk şartı, Anayasa gereği milletvekillerinin andiçmesi, yasama faaliyetlerine fiilen katılmasıdır. Bunu yapmadığınız zaman bir kısır döngü içinde kalıyorsunuz, bir şey üretmeniz mümkün değil'' diye konuştu. Meclis kurullarının teşekkül ettiğini, Meclis Başkanı ve vekillerinin seçildiğini, hükümetin programının okuduğuna dikkati çeken Yıldırım, şöyle konuştu: ''Süreç işliyor, yani Meclisin ilerlemesinde bu boykotlarla ilgili sıkıntı, herhangi bir tıkanma olmadığı görüldü. Görülünce aklıselim biraz daha galip gelmeye başladı ve anamuhalefet partisi bu konuda tutumunu gözden geçirmeye karar verdi. Bu olumlu bir gelişme. Milletimiz bize, 'biz sizi seçtik, bu ülkenin yasama faaliyetleriyle ilgili ne lazımsa onu yapın, hükümet oluşsun, ülkenin başta terör olmak üzere sorunlarına bir an önce çözümler üretilsin' dedi. Bu sürecin muhalefetin de etkin denetlemesiyle daha sağlıklı yürümesi için artık sona erdirilme vakti geldi. Zannediyorum önümüzdeki hafta bu konuda çok ciddi gelişmeler göreceğiz. Baştan beri Sayın Başbakanımız ve AK Parti Grubu şunu dedi: Gelin önce yemin yapılsın, sonra hangi konu görüşülecekse görüşülsün. Neyi ne kadar çözebiliriz o zaman ortaya çıkar ve nitekim o noktaya, gecikmiş olsa bile gelinmesi memnuniyet verici.'' -İZMİR PROJELERİ- Binali Yıldırım, seçim öncesi ''35 İzmir, 35 Proje'' sloganıyla açıklanan projelerin sürecinin nasıl gelişeceğinin sorulması üzerine de açıklanan projelerin 12 yıllık bir dilimi, 2011-2015, 2015-2019, 2019-2023 olarak üç dönemi kapsadığını kaydetti. Bütün projelerin 4 yılda bitirilmesinin mümkün olmadığını, fiziken ve zaman olarak imkan olmadığını vurgulayan Yıldırım, ''Öncelikleri belirlememiz lazım; zaten belirledik, çalışmalarımız var. İzmir'in sivil toplum kuruluşları ve kanaat önderleriyle öncelikler konusunda değerlendirme yapacağız. Onların görüşlerini aldıktan sonra çalışmalarımıza süratle başlayacağız. Önümüzdeki bir kaç ayda en az bir kaç projenin başlangıcını yapmış olacağız. İstanbul-İzmir Otoyolu, Çandarlı Limanı gibi bazı projeler zaten başladı. Başlamayı bekleyen 3-4 proje daha var, onları da 1 ay içinde başlatmış olacağız. Ankara-İzmir Hızlı Tren Projesi bu yılın yatırım programında var. Ankara-Afyon ve Afyon-İzmir olmak üzere 2 etap halinde yapacağız. Bu sene en az bir etap, tercihen İzmir tarafında ihale yapılmış olacak'' yanıtını verdi. Yıldırım, körfeze yapılacak geçiş projesine ilişkin de ''Kısa vadede güzergah, sondajlar ve uygulama projesi yapılacak. Bu dönemde, proje öncelikli olarak yap-işlet-devret modeliyle yapılacak, onun hazırlıkları yapılacak'' dedi. Projelerin masa başı hazırlıkları yapılmadan adım atılmasının uygulamayı tıkayacağını vurgulayan Yıldırım, bu durumun İzmir'e zarar vereceğini, o nedenle titiz davranmayı tercih ettiklerini söyledi. Yıldırım, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ortak yapılan Aliağa-Menderes demiryolu hattında sıkıntılar yaşandığının, vagon sayısının az olduğunun belirtilmesi üzerine de şöyle konuştu: ''İşletmecilikte aksaklıklar olabilir. Ben de konuyu gazetelerde gördüm, arkadaşları uyardım. Aksaklık olmasından ziyade aksaklık sonrası sürecin iyi yönetilmesi önemli. Arıza olduktan sonra yolcularla ilgili nasıl hareket edileceği planlanmalı. Tren set sayısı konusunda da gerekli talimat vermiştim, o konuda çalışılıyor. Marmaray'ın araçları Demiryollarına verilecek, Demiryolları da elindeki yeni setleri buraya verecek.'' Yıldırım, yerel yönetimlerle ilgili işbirliğinin de devam edeceğini, amacın İzmir'e, İzmirliye hizmet olduğunu, bu konuda önyargılarının olmadığını kaydetti. Bir gazetecinin ''Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümüyle ilgili radarların 4 dakika durduğu iddiaları var, ne diyeceksiniz?'' sorusuna da ''Bununla ilgili yorum yapmam doğru olmaz, konu yargıda'' dedi.