Yanılmadık da yanıltmadık da... Bir muhabir, bir kameraman, bazen bir ve bazen de iki teknik elemanla 38 günde 33 ili gezdik. Kocaman seçim otobüslerimiz, sınırsız bütçelerimiz yoktu Anadolu’yu gezerken. Arkadaşlarımız mütevazı otellerde kaldılar, yöre insanının takıldığı yerlerde karınlarını doyurdular. Herkesin aksine biz formatı 'siyaset' değil 'hizmet' odaklı şekillendirdik. Bizim ekranımızda ‘sen ben’ tartışmalarının yerine, gittiğimiz yörenin halkı, esnafı, üniversite hocası, sözü dinlenen akil insanları yer alsın, istedik. Öncelikli amacımız Anadolu’nun dört bir yanının nabzını dikkatli ve tarafsız bir biçimde tutmaktı. İkinci hedefimiz ise bölgeye has problemleri, Samanyolu Haber ekranı vasıtasıyla halkı temsil etmeye aday kişilere duyurmaktı. Bu sayede adaylar, hem seçmenin beklentilerini anlamak noktasında, rafine bir bilgiye sahip olacak, hem de meclise girmeyi başardıkları takdirde ellerinde gerçek bir yol haritası bulunacaktı. İlk hedefimizi başarıyla tutturduğumuzu rahatlıkla söyleyebiliriz. Programlarımıza davet ettiğimiz insanlar da, ekran başından seyredenler de bize çok olumlu geri dönüşler verdiler. İkinci hedefe gelince... Ondan biraz daha detaylı bir biçimde bahsetmek istiyorum. BİZ HALKIZ; HALKIMIZI ANLIYORUZ 38 zor günün ardından yurt sathını dolaşan arkadaşlarımızla bir final programı yapalım dedik. Bu programın adını da “HALKIN SEÇİMİ ÖZEL” koymaya karar verdik. 22 Temmuz’a artık sayılı günler kalmıştı. Taze tecrübelerin bir özeti olarak ekrana yansıyacak bu programın, seçen açısından da seçilmeyi bekleyen açısından da büyük önemi olacaktı. Gerek o final programında, gerekse hemen öncesindeki programa hazırlık safhasında, ülkeyi karış karış dolaşan arkadaşlarımızla yaptığımız toplantıda, 22 Temmuz gecesi saatler gece yarısını vurduğunda Türkiye’nin nasıl bir görüntüye sahip olacağı net bir biçimde ortaya çıktı. Karadeniz’in bir bölümünü gezen Seyit Kılıç “fındık meselesi bitmiştir. Halk uçuk vaatlere inanmıyor, çok olmasa bile ödenecek para istiyor, verilen 5 küsür YTL’lik rakamdan da, hemşehrisi Tayyip Erdoğan’dan da memnun görünüyor” diyordu. Seyit’in söylediği çıktı. Ak Parti fındık şehirlerinin neredeyse hepsinden % 50’nin üzerinde oyla çıktı. Meryem Koca Zonguldak’ı anlatırken, “solun kalesi olarak bilinen Zonguldak’ta bile Ak Parti oyunu büyük ölçüde arttıracak” şeklinde konuştu. Nitekim Ak Parti Zonguldak’tan bir önceki seçime nazaran % 10 daha fazla oy almayı başardı. Mahir Etyemez uzun bir yolculuğun sonunda gezdiği hemen her yerde Ak Parti’nin oyunu artıracağını söylüyor, Abdullah Gül’ün memleketi Kayseri’de ise bir oy patlaması yaşanacağını belirtiyordu. Mahir de yanılmadı. Gül’ün diyarından iktidar partisi % 65 gibi tarihi bir skorla ayrıldı. Uğur Telli güney illerini gezmişti. Özellikle Mersin ve Adana’da MHP’nin büyük bir patlama yapacağını görmüştü. Aynen dediği gibi oldu. 2002 seçimlerinde Mersin’den % 18 alan MHP, bu seçimlerden % 30’u aşarak birinci parti çıktı. Adana’da da MHP bir önceki seçime nazaran oy oranını ikiye katlayarak, 4 vekil çıkarmayı başardı. Ekrem Erdoğmuş, aynı zamanda kendi memleketi olan Malatya’yı anlatırken “insanlar kaysıyla yatıp kaysıyla kalkıyor. Kayısı fiyatlarından da pek memnun görünmüyor. Ama yine de Ak Parti bu şehri silip süpürecek” dedi. Ak Parti Malatya’da oy oranını bir önceki seçime oranla % 16’dan fazla arttırdı. CHP, bir zamanlar solun kalesi olarak gösterilen bu şehirden, zar zor 1 milletvekili çıkardı. Yani Ekrem de haklıydı. Fatih Akalan’a gelince… O doğu Karadeniz’de ve doğu Anadolu’da dolaşan isimdi. Ağrı halkının iktidarın özellikle sağlık ve eğitim konusundaki icraatından çok memnun olduğunu bizlere aktardı. Buradan da hareketle “İktidar partisi icraatlarıyla Ağrı’da açık ara önde” yorumunu yaptı. Bir önceki seçimlerde DEHAP’a % 35’ten fazla oy veren doğunun bu güzel ilinden Ak Parti % 63’ü aşkın oy aldı, 5 sandalyenin 5’ini de kazandı. 'Seçmen Taksi'siyle Türkiye’nin prototipini, yani İstanbul’u gezen/gezdiren Turan Görüryılmaz’ın da tahminleri de büyük ölçüde tuttu. Turan, şehrin farklı kesimlerinde, farklı seçmen eğilimleri gözlemlediğini anlatırken, “fakat büyük çoğunlukla halk istikrarı destekleyecek gibi görünüyor” diyordu. Ve bu seçimlerde istikrar kelimesi mevcut iktidarın devamı anlamına geliyordu. Samanyolu Haber ekipleri Türkiye’yi, ön yargılardan uzak, amatör bir heyecanla dolaştı. Ancak varılan sonuçlar pek çok profesyonele taş çıkartacak kadar isabetli oldu. Onların sayesinde hem bizler hem de Samanyolu Haber seyreden sizler yanılmadınız. Teşekkürler arkadaşlar… Bu zorlu süreçten de bizi anlımızın akıyla çıkardınız.