Bu vaad gerçekleşir mi?

Şamil Tayyar, Star Gazetesi'ndeki yazısında 23 Temmuz sabahı 'olabilecekleri' yazdı.

Bu vaad gerçekleşir mi?

Demokrat Parti, çift kanatlı siyaseti uçurma projesiydi. Olmadı; ANAVATAN koptu, tek kanatla uçmaya çalışıyor. Herkesin ortak kanaati, DP açısından işler pek iç açıcı değil. Anket sonuçları da bu tahminleri doğruluyor. Parti içi muhalifler, işin bu kerteye gelmesinde Mehmet Ağar’ı sorumlu tutuyorlar. Şimdiden harekete geçtiler bile. Geçtiğimiz günlerde 81 ilden eski il başkanları ve 40 civarında eski milletvekili başkentte buluştular. DP’nin barajı aşacağını düşünmüyorlar ancak hazine yardımı için gerekli olan yüzde 7’nin altında kalmasını ise hiç istemiyorlar. O nedenle çalışmalar ‘gizli’ yürütülüyor. DP baraj altında kalırsa plan şu: 23 Temmuz sabahı 81 ilden binlerce partili genel merkezin önüne getirilecek. Partiyi teslim almaya geldiklerini belirterek sloganlar atacaklar. Ağar, genel merkezden içeri sokulmayacak, istifası istenecek. Genel İdare Kurulu içinden geçici olarak yeni bir genel başkan seçimi yapılacak ve kongre tarihi belirlenecek. Partinin teslim edileceği yeni lider ise henüz belli değil. Tabii bu hesap tutar mı, bilemeyiz. Ama bu seçimin Ağar için kader seçimi olduğu ortada. Mumcu gibi sönecek mi yoksa 23 Temmuz sabahı ağaracak mı hep birlikte göreceğiz. Uzan, tüm muhalefete uzanınca Erhan Göksel’i tanıyorsunuz. Kamuoyu araştırma şirketi VERSO’nun patronu. Aklınıza gelebilecek her kesimle ilişkileri iyidir ama son dönemde AK Parti ile yıldızları pek barışmıyor. Bir nevi, siyaset dışı muhalefetin liderlerinden. Başbakan Erdoğan’ın neredeyse her açıklamasına SMS yoluyla muhalefet ediyor. Önceki gün Göksel aradı. Çok öfkeliydi: ‘Böyle muhalefet olursa AK Parti’nın sırtı asla yere gelmez.’ Göksel’i iyi tanıdığım için ‘Hayrola’ dedim. Cem Uzan’ın başlattığı ‘Mazot 1 YTL’ vaadinin tüm muhalefet partilerince benimsenmesine kızgındı: ‘Önce Cem Uzan, sonra Mehmet Ağar, şimdi de Deniz Baykal takıldı peşlerine. Artık vatandaş, böyle boş laflara kanmıyor.’ Göksel, gerekçesini şöyle izah etti: ‘Artık Türkiye eski Türkiye değil. Vatandaş elinde hesap makinesi hesap kitap yapıyor. Borsayı, döviz kurlarını, fonları takip ediyor. Maliyet analizi yapıyor. Neyin olup olamayacağını çok iyi biliyor. Halk kendini salak yerine koyan hiçbir vaadi ciddiye almıyor. Elbette böyle muhalefet olursa AK Parti’nin sırtı yere gelmez.’ Yerinde tespitler. ‘ANAP ne veriyorsa ben 5 fazlasını veririm’ diyen Demirel zihniyeti Uzan’la yeniden hortlasa da dönüşen Türkiye’nin gerçekleri, boş vaatlerle oy avcılığına çıkanlara en iyi cevap olacaktır. Bence ayıp oldu Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Elazığ’da halka hitap ediyor: ‘Erkeklik, mertlik, yiğitlik korkmadan meclise gelip oturmaktı. Erkekliğin ispatlanacağı dönemler vardır.’ Yani, doğru siyaseti erkeklikle özdeşleştiriyor. Milliyet manşet atmış: ‘Ayıp olmadı mı Abdullah Bey?’ Gazete soruyor. Benim cevabım: ‘Ayıp oldu Abdullah Bey.’ Evet. Ağar, son ana kadar olumlu mesajlar verip bir gecede tavır değiştirmiştir. Seçimin kaderini etkileyecek oya sahip ANAVATAN’ı da bloke etmiştir. Gecelik karar değişiminin gerisinde 27 Nisan’ın ayak sesleri olabilir, korkularla hareket edilmiş olabilir. O nedenle tepkiliyiz. Kızgınız. Sonuna kadar da haklısınız. Ne var ki, doğru siyaseti ‘erkeklik’ olarak görmek, her şeyden önce kadınlara saygısızlıktır. Hatırlayın, 28 Şubat sürecinde Meral Akşener’i... Erbakan bile onun kadar yürekli değildi. Dönemin bir generali, Meral Hanım için ‘Kazığa oturturum’ diyecek kadar çileden çıkmamış mıydı? Bedava arazi mi verecek? AK Parti iktidarı, 2003 yılında orman vasfını yitirmiş arazilerin ekonomiye kazandırılması için anayasa değişikliği hazırlamıştı. En sert muhalefeti CHP gösterdi. Hatta bir arara tartışmayı kişiselleştirdiler. Dediler ki: ‘Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın 53 dönümlük zilyetliğini tapulu araziye dönüştüreceksiniz.’ Aradan 4 yıl geçti, CHP bu değişikliği seçim bildirgesine koydu. Şimdi tersten bakarak sormak gerekirse: ‘Ne o, Unakıtan’a 53 dönüm bedava arazi mi vereceksiniz? Yeni tapu mu dağıtacaksınız?’ Sayın Baykal, havalar ısındı ama bilin ki, yazın yediğiniz hurmalar kışın sizi tırmalar. Fuzuli misin Mesut Yılmaz! Mesut Yılmaz Rize’de açıklamış: ‘Seçilirsem yeni parti kuracağım.’ Hayırlı olsun! 37 kurucu üyesinden birisi olduğu ANAP’ı ufalaya ufalaya bu hale getirdi, hala usanmış değil. Halk her seçimde ona bir tokat attı ama o ısrarla direniyor. Kimbilir, belki de Fuzuli gibi acı çekmekten hoşlanıyor. Hesabı, AK Parti ve CHP’den koparmayı planladığı isimlerle mecliste grup kurmak ve hayal kırıklığı yaşaması muhtemel DP’nin içini boşaltarak buraya eklemek. Belki de DP’nin başına geçmek. O da yeni bir parti sayılır nasıl olsa. Mumcu da yeni parti diye yola çıkıp Anavatan’a sarılmamış mıydı? Haydi Fuzuli Mesut Haydi!
<< Önceki Haber Bu vaad gerçekleşir mi? Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER