CHP Mersin Milletvekili İsa Gök, hakkında bazı internet sitelerinde yer alan ''ses kayıtlarının'' Mersin'de yapılmak istenen ''balık çiftliklerinin'' önlenmesi amacıyla baro başkanlığı döneminde açtıkları davalara ilişkin olduğunu belirtti. Gök, yazılı açıklamasında, baro başkanlığı döneminde, Mersin'de kurulmak istenen balık çiftlikleriyle ilgili yoğun çalışmalar yaptığını anımsattı. Çiftliklerin kurulmasının engellenmesi amacıyla açtıkları ve Mersin 2. İdare Mahkemesince karara bağlanan 8 davanın bulunduğunu belirten Gök, ''Muğla Marmaris yöresinde bulunan balık çiftliklerinin Mersin sahillerine getirilmek istenmesine ilişkin bakanlık işlemi, Mersinli vatandaşların tepkisini çekmişti. Ben de Mersin Barosu başkanlığı yapan bir avukat ve kentin çıkarları için mücadele etmekten onur duyan bir Mersinliyim. Açılan davalar, temyiz incelemesi için Danıştay 6. Dairesine gelmişti. İddia edilen konuşmada adı geçen Avukat Rıza, Mersin Barosu Çevre Komisyonu Başkanı Avukat Rıza Ergün'dür. Bu arkadaşımızla beraber baro olarak Mersin halkının ve o toprakların çıkarları için birçok dava açtık'' ifadesini kullandı. Ses kaydında adı geçen valinin ise şu an Samsun'da görev yapan Hüseyin Aksoy olduğunu vurgulayan Gök, açıklamasında şunları dile getirdi: ''Sayın Aksoy, Mersin'den önce Muğla Valiliği yapmış biri olarak, balık çiftliklerinin denize ve çevreye verdiği zararı içimizde en iyi bilen insandır. Vali bey kentin çıkarını düşünmüş ve konuşmada da adı geçtiği gibi kendisine teşekkür etmişimdir. Baro olarak davalar açabilmek için gerekli olan zamanı bize sağlayan, balık çiftlikleri ile ilgili askı işlemlerini geciktirip, baromuz avukatlarına dosya hazırlama fırsatı sağlayanlara tüm kamu görevlilerine her zaman için teşekkürü borç bilirim. Muğla yöresinin kovduğu balık çiftliklerine karşı mücadele etmek de bence bir onurdur.'' Danıştay 6. Dairesi'nin henüz bu dosyalar hakkında karar vermediğine işaret eden Gök, şunları kaydetti: ''Ama başkanlığını yapmaktan onur duyduğum Mersin Barosunun açtığı davalar sonucu Mersin sahilleri balık çiftliği belasından halen korunmaktadır. Tisan Adası, Kızkalesi gibi tarihi ve turistik yerlerimizi görmeden, incelemeden buralara balık çiftliklerini getirip, bir emrivaki olarak kurmak isteyen Bakanlık işlemine karşı mücadelemizi bir Mersinli, bir hukukçu ve bir siyasetçi olarak sonuna kadar sürdüreceğim. Eğer gerekirse Danıştay'ın önünde oturur Mersin halkının çıkarı için karar verilmesi hususunda elimden gelen her tür protestoyu yaparım.''