CHP KULAĞI NASIL TERSTEN GÖSTERDİ ?
Konu; TSK İç Hizmet Kanununun
35. maddesi.
Hani şu; askerin kendi kendine “Cumhuriyeti koruyup kollama” görevi edindiği madde.
CHP; sanki bütün antidemokratik girişimlerin karşısındaymış gibi
referandum öncesi bu 35. maddeyi gündeme getirdi ve “bu maddeyi kaldıracağız” dedi.
İyi güzel kaldırın.
CHP'nin niyeti Ak Parti'yi referandum öncesi köşeye sıkıştırmak, iktidarın kullandığı
demokrasi vurgusunu onun elinden almak.
Olabilir;
siyaset böyle bir şey zaten.
Ne niyetle yapıyorsanız yapın demokrasiye zarar veren bir taşı bile ülkenin önünden kaldırsanız bu millete büyük
hizmet yapmış olursunuz.
CHP 35. madde çıkışıyla bu konuda Ak Parti'yi gerçekten tedirgin de etti.
Ak Partililerin beklentisi CHP'nin bu maddeyi tek başına kaldırmayı
teklif edemeyeceği, yanına mutlaka başka birkaç madde daha ekleyeceğiydi.
Mesela
seçim barajı, mesela dokunulmazlıklar, mesela özel yetkili mahkemelerin kaldırılması gibi.
Fakat öyle olmadı.
CHP tek başına 35. maddeyle ilgili bir
öneri sundu.
CHP maddeyi kaldırmayı değil içeriğinde değişiklik önerdi.
Mevcut madde şöyle;
“Silahlı kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve anayasa ile tayin edilmiş Türkiye Cumhuriyetini kollamak ve korumaktır.”
CHP'nin önerisiyse şöyle;
“Silahlı Kuvvetlerin vazifesi Türk yurdunu ve anayasa ile tayin edilmiş Türkiye Cumhuriyetini parlamenter demokratik sistemin işlerliği çerçevesinde ve Anayasaya bağlı olarak korumaktır.”
CHP'nin maddeye eklediği bölüm;
“parlamenter demokratik sistemin işlerliği çerçevesinde ve Anayasa bağlı olarak” ibaresi.
Şimdi bunun anlamı ne ?
CHP'nin önerisinin mevcut 35. maddeden farkı ne ?
CHP ne yaptı biliyor musunuz ?
Günlerdir tartıştığımız 35. maddeyi günümüz koşullarına göre revize etti.
Yani aslında bugünün şartlarına uyarladı.
CHP ne demek istedi ?
“Parlamentonun çalışması kaydıyla
darbe yapılabilir” dedi.
Evet aynen böyle dedi.
“Parlamenter demokratik sistemin işlerliği çerçevesinde” ne demek
Allah aşkına ?
“Parlamentonun açık kalması kaydıyla demokrasiye müdahale edilebilir” demek.
Tıpkı 12
Mart 1971'deki gibi,
Tıpkı 28 Şubat'taki gibi,
Tıpkı 27 Nisan'daki gibi.
12 Mart'ta
muhtıra bizzat
Meclis kürsüsünde okundu. Yani Meclis açıktı.
28 Şubat'ta bir darbe yapıldı ve Meclis açıktı.
27 Nisan'da TSK'nın resmi sitesinden muhtıra yayınlandı ve Meclis açıktı.
CHP bugün bize TSK 35. maddeyi değiştirmeyi önerirken, aslında bu maddeyi günümüz darbelerinin şartlarına uygun hale getirmeyi önermiş oluyor.
CHP'nin önerisine göre asker parlamentoyu açık tutmak kaydıyla bir post
modern darbe yapabilir ya da bir e-muhtıra verebilir.
Hatta ve hatta meclisi kapatmadan parlamentoya el koyabilir ve 12 Mart'ta olduğu gibi kürsüden muhtıra bile okutabilir.
CHP'nin günlerdir bir
bardak suda kopardığı
fırtına dindi ve ak
koyun-kara koyun ortaya çıktı.
27 Nisan'ı 3 yıl önce alkışlayan ama bugün 27 Nisan'ın Ak Parti'yi güçlendirdiğini görünce, bunun askerle planlı yapıldığını iddia eden CHP, maalesef 35. madde önerisiyle demokrasi sınavından bir kez daha çaktı.
27 Nisan'ın Ak Parti'ye yaradığını daha yeni anlayan CHP'nın uyanması 3 yıl sürdü.
Ama hala uyku mahmurluğu devam ediyor.
CHP; bugün 27 Nisan'a
itiraz ediyor fakat 35. madde önerisiyle yeni 27 Nisan'ların yolunu açmayı da sürdürüyor.
Velhasılı CHP; 35. maddede aslında hiçbir değişiklik yapmadı, sadece kulağı tersten gösterdi, askere selam durdu.
Bütün olay budur.
ABDULLAH ABDULKADİROĞLU - SAMANYOLU HABER
[email protected]