İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, ''Kanal İstanbul'' projesine ilişkin, ''O arazide yer almak isteyenler şunu da düşünsünler; ya kanal onların üstünden geçerse? Tam da üstüne basabilir. Çünkü net nokta verilmedi'' dedi. Topbaş, Cebeci Geçici Hayvan Bakımevinin açılışında gazetecilerin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı ''Çılgın Proje: Kanal İstanbul'' hakkındaki sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, ''Çanakkale ve Silivri'deki emlakçıların telefonlarının kilitlendiğiyle ilgili bilgi aldık. Spekülasyonlar başladı. Bunların önüne nasıl geçeceksiniz?'' sorusu üzerine Topbaş, dünyanın herhangi bir yerinde ciddi bir yatırım gündeme geldiği zaman hemen onun etrafından birtakım cazibe merkezlerinin oluşabileceğini, arazi satışları ve değerleri üzerinden birtakım şeylerin konuşulabileceğini söyledi. Topbaş, ''Projenin net olarak yeri kısmen belli olmasına rağmen, Sayın Başbakanımız bir önceki gece saat 01.30'a kadar beraber yaptığımız çalışma sonucunda bu detayların açıklanmamasını, çalışmaların biraz daha yürütülmesini ve üzerinde durulmasını istediği için basit bir simülasyon gösterildi. İstenseydi, çok daha cazip bir simülasyon ortaya konulabilirdi. Ama projenin haritası tam olarak yansıtılmadı'' diye konuştu. Ekonomik krize rağmen İstanbul'daki gayrimenkul değerlerinde düşüş olmadığını belirten Topbaş, şunları kaydetti: ''O arazide yer almak isteyenler şunu da düşünsünler; Ya kanal onların üstünden geçerse? Tam da üstüne basabilir. Çünkü net nokta verilmedi. Tarım alanlarına, havzalara ve ormanlara özellikle hassasiyet gösteriliyor. Bunu sadece bir kanal olarak değerlendirmemek lazım. Buna yakın bir havalimanı, ciddi anlamda Marmara'da lojistik merkez olabilecek şekilde bir liman düşüncesi var.'' Topbaş, ''Boğazlardan transit geçiş yapan gemilerden para talep edilmiyor. Kanaldan geçecek gemilerden ücret alınacak mı?'' sorusuna karşılık da burada bir kanal açıldığında, ücretli hale geldiğinde insanların zorla oradan geçirilemeyeceğini, isteyenin normal yollardan, isteyenin de çok daha cazip ve hızlı otoban niteliğindeki kanaldan geçebileceğini kaydetti. İstanbul Boğazı başlangıcında veya Karadeniz'de bekleyen gemilerin yıllık kayıplarının 1.4 milyar dolar olduğunu ifade eden Topbaş, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Bugüne kadar bu projeyi birçok insan düşünmüş olabilir, tarihte de var. İstanbul Boğazı'ndan günde 20 gemi geçerken böyle bir ihtiyacı gündeme getiremezsiniz. Ama bugün günde 146 gemi, senede 54 bin 420 gemi geçiyorsa ve bu da giderek artıyorsa, İstanbul gibi bir yaşam alanının her zaman bir tehdit altında olduğunu görmek gerekiyor. Akaryakıt ve ticari gemi geçişleri devam edeceğine göre, ihtiyaçtan kaynaklanan fikirler olur. Ama hayata geçirmek farklı bir şey. İnanıyorum ki İstanbul, gelecekte dünyayı da etkileyecek önemli bir proje olarak ortaya çıkacaktır. Deprem tehdidi altındaki kentin, özellikle çarpık yapılaşmanın olduğu alanların rahatlatılması açısından bir ihtiyaçtan bahsettik. Yeni cazibe alanları, turizmi destekleyecek yeni alanlar da düşünülüyor. Avrupa yakasındaki yeni yerleşim alanı kanal projesi de dikkate alınarak geliştirilecek. Marmara'yı geçen bir Ro-Ro hattı projemiz var, Ambarlı-Bandırma arasında. Özellikle TIR ve buna benzer ağır vasıtaların geçişiyle karayollarını baskı altından kurtarmak için düşünülen ayrı bir proje. Bununla ilgili çalışmalar sürmekte. İstanbul Boğazı'nda ikinci köprüden günde 30 bin civarında ağır vasıta geçmekte. Bu giderek artıyor, eksilmiyor. İstanbul ayrıca Türkiye'nin ihracat merkezi. Türkiye'nin ihracatının yüzde 60'ının, ithalatının yüzde 65'inin yapıldığı bir kent.''