Baykal, ''Eğer, bu konuda Türkiye'd
e devletin, bürokrasinin sahip çıkmakta bir sıkıntısı varsa
CHP olarak bu
masaya talibiz'' dedi.
Deniz Baykal, partisine katılımlar için
Sultangazi ilçesinde düzenlenecek törene katılmak üzere İstanbul'a geldi.
Atatürk Havalimanı'nda partiller tarafından karşılanan Baykal, gazetecilere açıklama yaptı.
Lozan masasının
İsviçre Federasyonu Başkanı Pascal Couchepin'in
hediye etmesinin üzerinden oldukça süre geçmesine rağmen sahipsiz kaldığını ve nerede duracağının belli olmadığını anlatan Deniz Baykal, ''Bu bizi çok rahatsız etti, üzüldük, Çünkü Lozan Anlaşması, Türkiye'nin uluslararası meşruiyetinin bütün dünya tarafından kabul edildiği bir anlaşmadır. Ülkenin varlık sebebi, vicdanıdır.Hala yürürlükte olan Lozan Anlaşmasının bugün için büyük değeri vardır. Azınlıklar, ulus devlet tartışmasında, Türk-
Yunan sorunu, mütekabiliyet konusunda,
laiklik konusunda bütün tartışmalar da oraya gelip dayanmaktadır. Şimdi bu masaya gösterilen tepkinin aslında bu anlaşmaya yönelik bir hazımsızlığı, bir tepkiyi yansıttığını üzüntüyle görüyorum. Bu masaya CHP olarak biz sahip çıkmaya hazırız. Bu CHP'ye yakışır'' diye konuştu.
Baykal, masayı yeni inşa ettikleri genel merkezde geliştirilecek müze ve arşivde sergilemek istediklerini belirterek, 'Bu masaya layıkıyla sahip çıkacak noktadayız. Eğer, bu konuda Türkiye'de devletin, bürokrasinin sahip çıkmakta bir sıkıntısı varsa CHP olarak bu masaya talibiz. Onu en iyi şekilde korur, muhafaza ederiz'' görüşünü dile getirdi. ''Kamuoyunu Lozan Anlaşması ve anlaşmanın imzalandığı masaya sahip çıkmaya, bu bürokratik ilgisizlik ve vurdum duymazlığa biran önce son verilmesini talep etmeye çağırıyorum'' diyen Baykal, "Tarihimize, değerlerimize karşı bu vurdumduymazlık çok incitici ve üzücü." dedi.
''İnsanları kılık kıyafetiyle hükme bağlamamak lazım''
Deniz Baykal, türbanlı ve çarşaflı kadınların CHP'ye neden katılmak istediği sorusu üzerine de, Türkiye'nin bir yol ayrımına geldiğini söyleyerek şunları ifade etti: ''Artık, her kesimden insanlarımız yeni bir değerlendirme yapmak gereğini ve Türkiye'ye yeniden sahip çıkmak gereğini hissediyorlar. Bu doğrultuda tabloyu, kendilerini, ülkeyi sorguluyorlar. Saygıyla karşılanması gereken çok demokratik anlayışlar ortaya koyuyorlar. Türkiye'de insanlarımızın elbette
yasa etrafında ama kendi özgür iradeleriyle uygun gördükleri gibi giyinmelerine, yaşamalarına büyük değer veriyoruz. İnsanların özgürlüğü temel ilkedir. Ve kendi geleneklerine, yetiştikleri
aile ortamını, sosyal çevreleri, alışkanlıkları gereği şöyle ya da böyle giyiniyor olabilir. Önemli olan insanların gerçek düşünceleri ve anlayışlarının ne olduğudur. Bir insanı kılığından, kıyafetinden onun ne düşüncesini, ne ahlakından kimliğini çıkarmak doğru bir yaklaşım değildir. Herkes sosyolojik olarak içinde bulunduğu ortamın gereğini benimseyerek giyiniyor olabilir. Ama herkesin içinde pırıl pırıl bir anlayış, aydınlık bir düşünce ve çok duyarlı bir yüreğin bulunması mümkündür. İnsanları tasnif etmemek lazım. İnsanları kılık kıyafetiyle hükme bağlamamak lazım. Bu anlayış içindeyiz.''
''Muhafazakarlar CHP'ye sahip çıkıyor''
Son zamanlarda muhafazakar bir kültürün içinden gelip, muhafazakar kılık kıyafet içinde yaşamakta olan insanların ülkenin gidişatı karşısında CHP'ye sahip çıktığını ileri süren Baykal, ''Bizim ahlak konusundaki duyarlılıklarımızı, değerlerimizi, toplumsal anlayışımızı, aileye ve geleneklerimize, kültürümüze nasıl değer verdiğimizi bilip, görerek kendi anlayışları doğrultusunda Türkiye'ye yeni bir istikamet vermeye çalışıyorlar. Ben de bundan büyük kıvanç duyuyorum. Türkiye'de kilitlenmeyi aşmak zorundayız. Bunu hep birlikte aşacağız. Türkiye'deki bir aldatmacaya son vereceğiz ve dayatmayı ortadan kaldıracağız. İnsanlar arasındaki gereksiz ayrışmayı etkisiz kılmak için biz de üzerimize düşeni yapacağız. Bundan büyük memnuniyet duyuyorum'' dedi.
CHP'deki değişimi özetlemesi istenen Baykal, bunu hep beraber yaşayıp göreceklerini söyleyerek, şimdiden ortaya çıkmaya başlayanlar ve daha sonra ortaya çıkacaklarla hep birlikte Türkiye'yi ileri bir noktaya taşıyacaklarını kaydetti.
Baykal, ''Partinize katıldığı söylenen çarşaflı kadının bundan haberi olmadığı ve konser için davet edildiğini söyledi.Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki soruya şu yanıtı verdi: ''Evet öyle bir yayın yapıldı. Ama arkasından, bir kanalımız çok saygıyla karşılanması gereken bir gazetecilik yaptı. Kadını buldu ve
kamera karşısında konuşturdu. Hanımefendi ne yaptığını bildiğini, bilinçli bir şekilde karar aldığını ve CHP'ye bugüne kadar hiç oy vermediğini ama artık CHP'nin rozetini takarak, partimize oy vereceğini kameraların önünde ifade etti. Bu çok önlemli bir olaydı. Bu tip girişimleri caydırmaya yönelik bir
kampanya da böylece etkisiz kılınmış oldu.''
CİHAN
ANKARA'DA TARİHİ AN, O MASA TÜRKİYE'DE - KARELER İÇİN TIKLAYIN