Coşkulu bir kalabalığın karşıladığı Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül,
Türkiye bölge meseleleri ile ilgilendiğinde başta endişelenenler olduğunu ama neticede herkesin, Türkiye'nin bütün bu faaliyetlerini iyi niyetler ve iyi arzularla yapmakta olduğunu gördüğünü belirtti. Türkiye'ye
İsrail dahil tüm bölge
ülkelerinin güven duyduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Gül,
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın
Davos çıkışına da göndermede bulunarak "Belki bazılarının kalbinden ve aklından geçip söyleyemediklerini bizler söylemişizdir." diye kaydetti.
Ortadoğu barışında
kilit noktanın, bağımsız bir
Filistin devleti kurulması olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, "Filistin kendi bağımsız topraklarında bağımsız devletini kurmadan bu mesele, bu
dava bitmeyecektir." dedi. İsrail ile barış görüşmelerinin başlaması konusunda beklemek gerektiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, ABD'ye ise "Hamas'a yaptığın eski anlaşmalara uy
baskısını İsrail'e de yap" çağrısında bulundu.
Konuşmasının başında üniversiteye övgüde bulunan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül,
Halep Üniversitesi'nin sadece
Suriye'de değil bölgede de önemli bir üniversite olduğunu söyledi. Gül, bu açıdan da üniversiteyi bu seviyeye getirenleri de
tebrik ettiğini ifade etti.
Konuşmasında ağırlıklı olarak iki ülke arasında giderek artan ilişkilere değinen Abdullah Gül, çeşitli sektörlerden buna örnekler verdi. Şam'daki görüşmelerinde de ilişkilerin geliştirilmesine yönelik Suriye Devlet Başkanı Beşşar
Esad ile görüşmelerinde ve heyetler arası görüşmelerde güzel kararlar aldıklarını belirten Abdullah Gül, bu kararları uygulayacaklarını kaydetti.
Ardından Türkiye'nin dış politikadaki etkinliğinden ve aktif olmasından bahseden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Belki başında Türk diplomasisinin bu hareketliliğinden kaygı duyanlar olmuştur dünyanın farklı yerlerinde. 'Acaba Türkler ne yapıyor. Türkler niçin ilgileniyor. Türkler niçin Filistin ile ilgileniyorlar. Türkler niçin Suriye İsrail barışı için uğraşıyorlar. Türkiye niçin İran'ın konularıyla uğraşıyor. Türkiye niçin Filistinlilerin birleşmesi için uğraşıyor' diye kaygı duyanlar, endişelenenler olmuştur. Ama eniminki netice herkes şunu görmüştür ki Türkiye bütün bu faaliyetlerini iyi niyetler ve iyi arzularla yapmaktadır. Acaba bir katkımız faydamız olur mu, problemler çözülür mü ve barış temin edilir mi diye." şeklinde konuştu.
"TÜRKİYE'YE İSRAİL BİLE GÜVEN GÖSTERMİŞTİR"
"Buradan Türkiye'ye gösterilen güvene de çok teşekkür ediyorum." diyen Abdullah Gül, bölgedeki bütün ülkelerin Türkiye'ye güven gösterdiğini vurguladı. Gül, başta Suriye olmak üzere Türkiye'nin "yeri geldiğinde arabuluculuğuna yeri geldiğinde ise kolaylaştırıcı rol almasına güven gösterildiğini" vurguladı. Gül, "Türkiye'ye İsrail bile güven göstermiştir" vurgusunda bulundu.
GÜL, DAVOS İÇİN "BELKİ BAZILARININ KALBİNDEN VE AKLINDAN GEÇİP SÖYLEYEMEDİKLERİNİ BİZLER SÖYLEMİŞİZDİR" DEDİ
Onun için Türkiye'nin gayret samimi bir şekilde gayret etmiş olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, "Biz doğrulara doğru, yanlışlara yanlış demekten çekilmedik.
Gazze olaylarında Türk halkının feryadı sokaklardaki tepkisi tabiî ki bizler tarafından dile getirilmiştir. Belki bazılarının kalbinden ve aklından geçip söyleyemediklerini bizler söylemişizdir. Başbakan Erdoğan açıkça söylemiştir." dedi. Gül, bu konuların sadece Ortadoğu'dan değil dünyanın her tarafından takdir görmüş olduğunu kaydetti.
Gül, ardından şöyle devam etti: "Doğruya doğru, yanlışa yanlış derseniz, ilkeli davranırsanız sonunda faydanız ve katkınız olur. Filistin davası her şeyin başında gelmektedir. Filistin kendi bağımsız topraklarında bağımsız devletini kurmadan bu mesele, bu dava bitmeyecektir. Biran önce barış görüşmelerinin devam etmesi ve Filistin devletinin İsrail ile yan yana yaşayabileceği bir ortamın sağlanması gerekmektedir."
Meselenin sadece İsrail ve Filistin arasında olmadığını da vurgulayan Abdullah Gül, "Suriye'nin işgal altındaki topraklarının kurtarılması, aynı şekilde Lübnan'ın işgal altındaki topraklarının kurtarılması; bunlar da önemlidir. Dolayısıyla barışın olması için adaletli ve vicdanlı hareket etmek gerekiyor. Yoksa barış olsun diye sadece bir tarafa baskı yapmak söz konusu değildir.
GÜL'DEN ABD'YE "HAMAS'A YAPTIĞIN ESKİ ANLAŞMALARA UY BASKISINI İSRAİL'E DE YAP" MESAJI
Gül'e konuşmasının ardından İsrail yeni hükümeti ve barış görüşmelerinin durumuyla ilgili bir soru soruldu. Gül ise bu soruya cevaben ise şu şekilde konuştu: "Biraz beklemek gerekiyor. Eğer İsrail hükümeti 'Evet, biz muhalefette bazı şeyler söyledik ama olar muhalefette kaldı, şimdi iktidardayız. Dolayısıyla daha çok dosyalara hakimiz, gerçekleri daha çok biliyoruz, daha çok sorumluluğumuz var. Görüşmelere kaldığı yerden devam etmeye hazırız" derlerse, yani muhatap olarak ortaya çıkarlarsa pekâlâ bu görüşmeler yapılabilir." Gül, şu an için bu konuyla beklemek gerektiğini dile getirdi ve muhatap olacak İsrail hükümeti pozisyonunun ortaya çıkması gerektiğini dile getirdi.
ABD'nin de bu konuda daha çok inisiyatif kullanmasını umduğunu ifade eden Gül, "Bir zamanlar nasıl eskiden Hamas'a eski anlaşmaları tanıman gerekiyor diye hatırlatıyorlardı. Şimdi de İsrail'e aynı hatırlatmaları yapmaları gerekiyor." diye konuştu.
Gül'ün konuşmasının ardından Halep Üniversitesi Rektörü
Muhammed Mizar Akil de kısa bir konuşma yaptı. Rektör, Konuşmasında Suriye ve Türkiye ilişkilerine değindi.
Konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Gül'e bir plaket ile Kilis, Antep ve Halep'in tarihini anlatan bir kitap
hediye edildi.
Gül'ün konuşma yaptığı üniversitenin avlusunda ise ellerinde Türk ve Suriye bayrakları ile "hoş geldiniz" yazılı bayraklar taşıyan üniversiteli gençlerden oluşan coşkulu bir kalabalık vardı.... (CİHAN)