Yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde 23. dönem milletvekili seçimiyle 2007’de ilk kez kullanılan Bilgisayar Destekli Merkezi Seçmen Kütüğü Sistemi’nin (SEÇSİS) güvenilir bir sistem olmadığı iddiaları gündeme geldi. Bilişimciler sistemin güvenli olduğunu belirtirken oyların sisteme girişi ve birleştirme tutanaklarının aktarılması sürecinde sorun olabileceğine dikkat çekiyor. Seçmen kütüklerinin temel dayanağının İçişleri Bakanlığı denetimindeki “Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS)” olması ve SEÇSİS Projesi’nin Adalet Bakanlığı denetimindeki UYAP’a bağlı olmasını eleştiren uzmanlar SEÇSİS’in kendi iletişim altyapısını kurmasını öneriyor. Uzmanlar SEÇSİS yazılımına dışarıdan müdahale ve verileri değiştirme riskine dikkat çekerek bunun için bağımsız örgüt, STK ya da üniversite denetiminin şart olduğunu da vurguluyorlar.
2005 yılında YSK tarafından yazılım ve donanım ihalesi yapılarak temeli atılan, HAVELSAN tarafından geliştirilen SEÇSİS’i uzmanlara soruldu. Cumhuriyet Gazetesi'nin haberine göre, Bilkent Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Prof. Dr. Mustafa Akgül SEÇSİS’in çeşitli parçaları konusunda endişeler olduğunu belirterek “En başta seçmen kütüklerinde çeşitli hatalar olduğu kamuoyunun bilgisi dahilinde. Bizim evin kayıtlarında bile bir fazla kişi vardı; tanımadığımız, aynı soyadda biri vardı. Sonra silindi. Seçim sandığı sanırım en kritik yer. Son seçimlerde, imzasız tutanaklar, yanlış yazılan rakamlar söz konusu oldu. Kamuoyunu en zor ikna edecek kısım burası gözüküyor” dedi.
‘Verilerin değiştirilme olasılığı var’
Akgül “Şayet sandık tutanakları düzgün tutulur ve bunlar hem yurttaşlar, hem de parti temsilcileri tarafından kaydedilirse, YSK bilgisayarında bu bilgiler sandık temelinde listelerinse, verilerin değişmediğinden kamuoyu emin olabilir” dedi. Sistemin bağımsız kurumlarca, evrensel standartlara uygun bir şekilde denetlenmesi, sonucun kamuoyu önünde açıklanması ve tartışılması gerektiğini dile getiren Akgül “Seçmen kütükleri ve Seçsis Bilgi Sistemi YSK’nin yönetiminde olmalıdır. YSK’nin ağı ve merkezi bilgisayar sistemi de denetimin kapsamında olmalıdır” dedi.
Halk sahip çıkmalı
Yazılımın sağlam, planlandığı gibi çalıştığının bağımsız olarak doğrulanması gerektiğine dikkat çeken Akgül “Kaynak kodunun yayımlanmasında yarar var. Bunu yayımlayan ülkeler var. Seçim sisteminde kullanılan yazılım ve donanımın açık kaynak ilkelerine uygun olmasını sağlayan sivil toplum kuruluşları var. Şu andaki kâğıt oylar ve verilerin elektronik iletişimi ve işlenmesi sisteminde, ‘geriye dönük doğrulama’ ancak sandık temelinde bilgileri saklamakla mümkün. Oylamanın elektronik ve doğrulamanın münkün olduğu hallerde bir şekilde kâğıt ortama giriyor” diye konuştu. Akgül, "SEÇSİS, bir çeşit noter benzeri bir yapıdır. Yazılımı bazı standartlara uygunluğu konusunda sertifika verebilir. Ama, yazılımın sağlam olduğunu, güvenlik açığı olmadığını söyleyemez,; amacı o değil” değerlendirmesi yaptı. Türkiye Bilişim Derneği (TBD) İkinci Başkanı İlker Tabak da her sistemde güvenilirlikle ilgili sorunlar yaşanabileceğini söyledi. Tabak asıl önemli olanın oylara sahip çıkılması olduğuna dikkat çekerek “Adalet mekanizmasına bir şekilde güvenmek zorundayız. Elektronik ortam yetmeyecektir. Asıl önemli olan, siyasi partilerin, halkın oylarına sahip çıkmasıdır. İnsanlar ve parti temsilcileri sandık başına gidip oylarını takip etmelidir. Hile yapılırsa tutanak tutulmalı, hukuki mücadele verilmelidir” dedi.
İktidar, sistemi kendi lehine kullanabilir
30 Mart 2014 yerel seçimlerinde kullanılmak üzere “Seçim Takip Sistemi” geliştiren Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ankara Milletvekili Emrehan Halıcı, YSK’ninkine benzer bir sistem kurdukları ve YSK’nin sisteminin sanki hatalı çalışıyormuş gibi varsayarak ele alıp kendi sistemleri üzerinden denetimlemleri yaptıklarını anlattı. Halıcı, “Burada önemli olan 200 bin sandık tutanağının sonuçlarıdır. Bu tutanakları YSK kendi geliştirdiği yazılımla ve Adalet Bakanlığı’nın ağıyla yapıyor. Burada bir endişe var. Biz bunların tamamında bir kontrol yapmak yerine bunların sanki tamamı hatalıymış gibi yola çıkıyoruz” dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan da SEÇSİS’in en temel problemlerinin veri altyapısının UYAP’a bağlı olması ve seçmen kütüklerinin de Nüfus ve Vatandaşlık İşleri İdaresi’nin kayıtları üzerinden tutulması olduğunu belirtti. Tezcan şunları söyledi:
“İktidar UYAP ve Nüfus ve Vatandaşlık İşleri İdaresi sistemindeki altyapıyı kullanarak sistemde iktidar partisi lehine bütün bilgileri paylaşırken muhalefet partilerinin bunları paylaşma imkanı yok. Bunun önüne SEÇSİS’i UYAP altyapısı üzerinden kurtararak ve doğrudan YSK’nin kütük bilgileri oluşturmasıyla geçebiliriz. Bütün sistemin daha hızlı ve anında siyasi partilerle paylaşılması lazım. Bunun için sandık tutanaklarının direkt okunup partilere geçilebilmesi için bir altyapı lazım.” HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan da sandık başında partilerin oylarına sahip çıkması gerektiğini, yazılımda bir sorunun görünmediğini söyledi. Kaplan bunun için partilerin sandık başındaki temsilcileri iyi bir şekilde eğitimden geçirilerek, oylarına sahip çıkması gerektiğini vurguladı.
İncelemeye açık değil
Geliştirilen yeni sistem ilk defa 2009 mahalli idareler genel seçiminde kullanıldı. Temiz Seçim Platformu’nun (TSP), Eylül 2013’te yayımladığı listede; seçimlerle ilgili tespit edilen 100 hile, kuşku ve suiistimal konuları tek tek sıralandı. Listede SEÇSİS ile ilgili özetle şu eleştiriler getirildi: “Programın kaynak kodları açık olmadığından, programın içeriğinin ne olduğunu anlamak mümkün değildir. Donanım sistemi ve yazılım siyasi partilerin incelemesine açık değildir. SEÇSİS, üçüncü bir kontrol/güvenlik yazılımı ile korunmamakta, çalışmasının doğruluğu kontrol edilmemektedir. İlçe seçim kurullarındaki donanımlar ve yazılımlar üzerinde herhangi bir denetim yapılmamaktadır.”