Türk, Kayapınar Belediyesi
Kültür Merkezi'nde gazetecilere yaptığı açıklamada,
Anayasa Mahkemesi'nin 11 üyesinin ittifakı ile DTP'nin kapatıldığını ve geçmişte partinin eş
başkanlık görevini yürüttükleri
Aysel Tuğluk ile kendisine 5 yıl siyasi yasakla milletvekilliklerinin düşürülmesine karar verildiğini hatırlattı.
Daha önce Grup olarak aldıkları kararı Diyarbakır'a gelerek
sivil toplum örgütleri ve
Demokratik Toplum Kongresi ile paylaşıp açıklamayı esas aldıklarını ifade eden Türk, şöyle konuştu:
''Bildiğiniz gibi uzun dönemden beri eğer demokratik mücadelemiz önemsenmezse, bu demokratik mücadeleyi verirken bir arkadaşımıza bile dokunulursa, bu
Parlamento zemininde kalmanın bir anlamının olamayacağını ifade etmiştik. Bugün de ifade etmek istiyorum ki en kısa süre içerisinde dilekçelerimizi
Meclis Başkanlığı'na vereceğiz. Tabii ki bu belki çok tartışılır. Her zaman demokratik siyasetin önemini dile getirdik. Sorunların çözüm yerinin Parlamento olduğunu söyledik. Hala da ona inanıyoruz. Bir gün Parlamento gerçekten bu ülkenin sorunlarını gündeme alırsa, ancak o çözebilir diye düşünüyoruz, ama mevcut yapı mevcut Parlamento bizi hazmetme becerisini bile gösteremedi. Bugün bazı formüller ortaya koydular. 19 artı 1. Peki 21'in olduğu dönemde demokratik siyasetimizin önünü kapatmak isteyenler yarın 19 artı 1 formülünü acaba nasıl ele alacaklar? 19 artı 1 formülünü ortadan kaldırmaya yönelik nasıl bir manevra yapacaklar? Şunu ifade etmek istiyorum; gerçekten ısrarlıyız, gerçekten demokratik siyasetin önünün açılması için çaba içinde oluruz, ama inançlarımızdan, düşüncelerimizden, halkımızın
demokrasi mücadelesinden taviz vermemizi isteyen bir mantıkla ya karşı karşıya kalırız yada yeni dokunulmazlıkların
Türkiye gündemine gelmesi ile karşı karşıya kalırız. Oysa ki bu daha farklı bir gerginliğin de doğmasına neden olacak. Biz bu nedenle bugün gerçekten barış, demokrasi ve
özgürlük mücadelemizin anlaşılmadığını bundan sonra Parlamento'da kalmamız durumunda da anlaşılmayacağı inancını vardık ve dilekçelerimizi sunacağız. Şunu da söylemek isterim; elbette ki hepimize önemli görevler düşüyor. Bütün siyasetçilere önemli görevler düşüyor. Sorunları çözme ve o beceriyi gösterme siyasetçilerin ve siyasi partilerin işidir. Eğer gerçekten bu ülkede bin yıldır birlikte yaşayan iki halkın geleceğini önemsiyorsak, barışını önemsiyorsak hepimiz yeniden düşünmeliyiz.''
Gazetecilerin yeni bir parti kurulduğu yönündeki sorularına ilişkin Türk, ''Elbette bir parti var çalışmalarını yapacak. Biz kendi tavrımızı ortaya koyuyoruz arkadaşlar. Biz bu konuda kararlıyız. Ya bu ülkede tartışmayı öğreneceğiz ya da kendileri bu ülkeyi istedikleri gibi yönetecekler'' dedi.