DTP Grup toplantısında konuşan
Ahmet Türk,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın partisi hakkında açtığı
kapatma davasını değerlendirdi. Kapatma davasının herşeyden önce bir talihsizlik olduğunu ifade eden Ahmet Türk, "Parti kapatmalar demokratik bir ülkede yaşanmaması gereken bir durum. Son derece hukuk dışı olan bu yaklaşım biçimi, aslında öteden beri
linç politikasını bir sonucudur. Bu öteden beri yaşanan partimizi susturma çabalarının bir sonucudur" diye konuştu.
Geçmişte kapatılan
Refah Partisi ve Fazilet Partisi'nde önemli görevlerde bulunanların kurduğu bir partinin son seçimlerde yüzde 47 oy alarak ilktidarda bulunduğunu dile getiren Türk, halktan
destek alan bir partiyi kapatmanın pratikte bir anlamı olmadığını söyledi. Devletin birçok kurumunun, partisinin kapatılmasını sağlamak için bu partinin zararlı olduğunu söylediğini ifade eden Türk, yargının da bundan etkilendiğini savundu. Türk,
kapatma davası açılmasında medyanın yayınlarının da etkili olduğunu öne sürdü.
Ahmet Türk, partisi hakkında açılan kapatma davasının, kendilerine yönelik linç kampanyasından bağımsız olmadığını savunarak, "Partimiz linç politikasına
kurban edilerek Türkiye'nin demokratik geleceğinin karartılmayacağına inanyoruz" dedi.
Tüm
baskı ve linç politikalarına rağmen halkın yararına olmayacağını düşündükleri hiçbir projenin altına
imza atmayacaklarını dile getiren Türk, "Bizi
demokrasi dışına atmaya çalışanlar bu emellerini asla gerçekleştiremeyeceklerdir. Biz her koşulda demokrasiyi savunacağız, demokrasi zemininde kalmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Kapatma davasıyla ilgili iddianameyi çok iyi okuduklarını dile getiren Ahmet Türk, iddianamede "DTP bunu niye yapmadı", "DTP bunu neden kınamadı" gibi partisinin yapmadığı şeylerle ilgili suçlamaların yer aldığını, şiddeti çağrıştıracak hiçbir eylemlerinin olmadığının adeta iddianamede yer aldığını söyledi.
CİHAN