Dışişleri Bakanı
Ahmet Davutoğlu,
Türkiye'nin geliştirdiği her
politikanın
Ankara imzalı, Ankara damgalı olduğunu söyledi.
Dışişleri Bakanlığı'nın 2012 yılı
bütçesinin
Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülmesine başlandı. Komisyona,
bakanlığının çalışmaları hakkında sunum yapan Bakan Davutoğlu, ulusal çıkar algısının değiştirilmesinde yaşanan sıkıntıya yer verdi.
Ulusal çıkar algısının gelişmelere göre değiştirilebilmesi gerektiğini ifade eden Davutoğlu, şunları söyledi:
"Ulusal çıkar algısını dinamik şekilde yorumlarız. Bizdeki en önemli problem alanından birisi, ulusal çıkar algısı 10 yıl önce yapılsa, dünya değişse bile ulusal çıkar algısı aynen devam ediyormuş gibi, kendimizde ulusal çıkar tanımını tekrar tanımlayamamamız. Halbuki dünya değişiyor. Gözden geçirmek zorunda kalınabilir. O zaman biz bu ahengi değiştirmek zorundayız. Uzun zamanlı perspektif geliştiriyoruz. Bakanlığımız, bu perspektifi zemine oturtuyor. Her bir olayda bu dengeyi belirlemeye çalışıyoruz. Bunun sonucunda da hemen hemen her konuda özgün Türk vizyonu ortaya koymaya çalışıyoruz. Hangi
ülke ne düşünürse düşünsün, hangi ülke bize bakış açıları ne şekilde etkilenirse etkilensin, Türkiye'nin iddialı olduğunu biliyorum. Türkiye'nin geliştirdiği her politika Ankara imzalıdır. Ankara damgalıdır. Her ülke ile istişare edersiniz, bazen hasım gibi ülkelerle müzakere, pazarlık edersiniz. Nihai kertede, Türkiye'nin çıkarları ile değerleri arasında oluşan Ankara merkezli dış politikayı yürütüyoruz.
Arap Baharı ile ilgili gelişmeler hakkında da bilgi veren Davutoğlu, Tunus'ta olaylar ilk çıktığında bunun sadece burayla sınırlı kalmayacağını öngördüklerini ifade etti. Davutoğlu, Tunus'ta bir
genç protesto için kendisini yaktığında hareketlenmeler başladı. Biz Türkiye olarak yaptığımız değerlendirmede, bunun Tunusla sınırlı olmayacağı, bütün bölgeyi etkileyeceği şeklinde oldu. Halkların
demokrasi talebinin yanındayız. Demokrasi,
insan hakları belli coğrafyaya ait değildir. Bu halkların talebini destekleyeceğiz. Kendi halkımız için istiyorsak, Libyalılar, Tunuslular için de isteyeceğiz. Kendi halkımız için istediğimizi başkası için istememeyi kabul edemeyiz."
Olayların başlamasıyla birlikte 'barışçıl değişimi' istediklerini anlatan Davutoğlu, "Riskli politika olarak aldık. Niye Mübarek'i karşınıza aldınız. Böyle bir rejimin yaşayamayacağını biliyorduk. 80'li yıllarda Doğu
Avrupa halkı başarılı oldu ise Orta
doğu'nun başaracağına inandık. Bu yaklaşım içinde net bir tutum takındık. Şu anda
Mısırla en iyi ilişki olan ülke durumundayız. Mısırı desteklemeye devam edeceğiz, güçlü Mısır bölgeye demokrasi getirilmesine yardımcı olacaktır." şeklinde konuştu.
(CİHAN)