Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye'ye komşu ülkelerin bakanlarıyla mülteciler konusunu görüşmek üzere Cenevre'de biraraya geldi. Görüşme sonrası yapılan basın toplantısına Çinli bir gazeteciyle Davutoğlu arasındaki diyalog damga vurdu.
Bir Çinli gazetecinin toplantıda yer alan ülkelerin bakanlarının hiçbirisinin askeri müdahaleyi desteklediklerini belirtmeseler de açıklamalarından bazı ülkelerin bunu desteklediğini hissedebildiğini ifade etmesi, BM bayrağı ile bu durumun bağdaşmadığını ve Suriye'de kimyasal silah kullanıldığı iddalarının henüz kanıtlanmadığını belirtmesi üzerine Bakan Davutoğlu, Çinli gazeteciye tepki gösterdi.
Davutoğlu, gazeteciye, "Bu bir soru mu, yoksa açıklama mı? Eğer açıklama ise komşu ülkelerinin açıklamalarını da dinlememize izin verin" dedi.
BM bayrağına saygı duyduklarını vurgulayan Davutoğlu, Suriye'de 100 bin insanın öldüğüne dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Hepimiz insanız. Gazeteci, Dışişleri Bakanı, uzmanlar, diplomatlar değiliz. İnsanız. Lütfen Hanımefendi, bizim sığınmacı kamplarımıza gelin ve anne ve babalarını kaybettikleri için ağlayan çocukları görün. Her iki ayağını da kaybetmiş ve bizim hastanelerimizde yatan insanları görün. Her gün bu haberleri alıyorum. Eminim, bütün komşu ülkeler bu haberleri alıyorlar. Bizim feryadımız bir ülkenin feryadı değildir. Bu, Birleşmiş Milletler'in feryadıdır, insanlığın feryadıdır. Yeter artık."
Bütün çabalara rağmen bugün 2 milyon insanın Suriye'nin dışında, 5 milyon insanın Suriye'nin içinde yerinden edildiğini anımsatan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Ve bu konuda tek bir BM Güvenlik Konseyi kararı yok. BM bayrağına saygı duyan herkes, bu bayrağa saygı duyan bizler bu soruna çözüm bulmak zorundayız. Bizim söylediğimiz bu. Şu tarafı veya bu tarafı kınamıyoruz. Kimyasal saldırı konusunda kınayabiliriz. Nereden yapılırsa yapılsın. Bu insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. Araştırmalar tamamlandı. Komşu ülkeler olarak hepimizin kendi istihbaratı var."