Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, iç güvenlik paketini eleştirdi. Destici, "Mevcut yasalar PKK'nın Cizre'de ya da Diyarbakır'da yaptığı eylemlere müsaade ediyor mu? Mevcut yasalara göre bunların karşılığı yok mu? Bunun bir cezası yok mu? Siz mevcut yasaları bile uygulamazken, oradaki terör ve şiddet eylemlerine göz yumarken yeni güvenlik yasa paketiyle neyi engellemeye çalışıyorsunuz?" dedi.
BBP Genel Başkanı, parti genel merkezinde gündeme ilişkin basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Nakliyeciler Federasyonu Genel Başkanı Deniz Yük ve dernek üyeleri de katıldı. Destici, hükümetin İç Güvenlik Yasası Tasarısı'nı iki defa ertelediğini hatırlatan Destici, "Türkiye'nin güvenliği için elbetteki her türlü yasal düzenlemenin yapılmasından yanayız. Lakin, bu düzenlemeler eğer sokak güvenliğimizi, özellikle Güneydoğu Anadolu'da, Cizre'mizde, Diyarbakır'da PKK'ya karşı, bu güvenlikleri sağlamak için yapılıyorsa bunun yanındayız. Ama yok, muhalefet susturmak, sesiniz duyurmak için yapacağınız haklı eylemleri bile engellemek adına yapılıyorsa buna da karşıyız. Kamuoyunda ikincisi olarak algılanıyor. Yasal düzenlemelere baktığınız zaman bunları içerdiğini görüyorsunuz. Mevcut yasalar PKK'nın Cizre'de ya da Diyarbakır'da yaptığı eylemlere müsaade ediyor mu? Mevcut yasalara göre bunların karşılığı yok mu? Bunun bir cezası yok mu? Siz mevcut yasaları bile uygulamazken, oradaki terör ve şiddet eylemlerine göz yumarken yeni güvenlik yasa paketiyle neyi engellemeye çalışıyorsunuz? Şu andaki yasalarımız da buna müsaade etmiyor. Sen mevcut yasaları uygulamıyorsun. Hangi yeni düzenlemeyi yapmaktan bahsediyorsun. Dolayısıyla burada biz iyi niyet göremiyoruz." ifadelerini kullandı.
'ÖMÜR BOYU İKTİDARLARINI DEVAM ETTİRMEK'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çift partili sistem açıklamalarını değerlendiren Destici, şunları söyledi: "Demokratik bir düzende her şey tartışılır ve konuşulabilir. Ama Türkiye'nin bu Siyasi Partiler Yasasıyla, Seçim Kanunuyla, antidemokratik yasasıyla zeminin olmadığını düşünüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanının '400 vekil istiyorum', bir siyasi parti genel başkanı gibi konuşmaları Anayasa'ya aykırı. Cumhurbaşkanının parti adına halktan oy istemesi anayasal suç. Parlamenter sistemde şu anda cumhurbaşkanının yetkileri fazladır. 80 ihtilalini cunta, yani Kenan Evren kendisi cumhurbaşkanı olacağı için kendisini böyle yetkilendirmiştir. Kenan Evren'i anlayabiliyoruz. Ondan sonra cumhurbaşkanı olanlar bu cumhurbaşkanlığı yetkilerini niye azaltmamıştır? 12 yıldır niye değiştirmediler? Kendi cumhurbaşkanı olacakları günü hesaplayarak değiştirmediler. Başkanlık sistemine geçip, oradan iki partili sisteme geçme arzularının altında ne yatıyor? Birincisi ömür boyu iktidarlarını devam ettirmek, ikincisi PKK ile yürütülen bir müzakere taslağı."
'BU İDDİALAR CİDDİYE ALINMALI'
BBP Genel Başkanı Destici, hükümetin muhalefet partilerini karıştırma ve bölme iddialarının sorulması üzerine şöyle devam etti: "Demokrasiyle yönetilen ülkelerde gündeme dahi gelmemesi gereken şeyler olması gerekiyor. Ama maalesef her gün bu iddiaları biz de gazetelerde okuyoruz. Böyle bir eylem planı varsa kabul edilemezdir, gayri yasaldır. Bu iddialar ciddiye alınmalı, araştırılmalı. İktidar partisinin böyle çalışmaları varsa bununla ilgili hukuk işletilmeli."
'NEREDEN ADAY OLACAĞINI HEP BİRLİKTE GÖRÜRÜZ'
Merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun damadı Mustafa Afşin Yazıcıoğlu'nun milletvekilliği adaylığı için Başbakanlık'taki görevinden istifa etmesi ve AK Parti'den aday olacağı iddialarına ilişkin olarak sorulan bir soruya Destici, "Çeşitli basın çevrelerinde yer aldı. Benim elimdeki bilgi hiç de işin öyle olmadığını söylüyor. Dün o haberi geçenler bugün bu açıklamayı yayınlamakta imtina ediyorlar. Biz kendi açıklamasına itibar ederiz, bir takım candaş, yandaş medyanın açıklamasına değil. Önümüzdeki günlerde nereden aday olacağını da hep birlikte görürüz." şeklinde cevap verdi.
'BİZİM ÜZERİMİZDE OYUN OYNAYARAK PARALAR TOPLANDI'
Nakliyeciler Federasyonu Genel Başkanı Deniz Yük de nakliyatçıların sorunlarından bahsetti. Yük, Ulaştırma Bakanlığı'nın 37 tane belge sunduğunu söyleyerek, "Belgeleri bizim üzerimizde oyun oynayarak paralar toplandı. Ama hiçbir şekilde arkasında durulmadı. Sadece para alındı ve şu anda yapılan incelemelerimizde, görüşmelerimizde eski Ulaştırma Bakanımız Binali Yıldırım bu belgeleri çıkardıktan sonra hiçbir ilerleme yapılmadı. Biz Cumhurbaşkanımıza da bakanlılara da belediyeye de dilekçe ile başvurduk, hiçbirinden bir şekilde biz cevap gelmedi. Bu belgeler ne işe yarıyor, bize neden verildi, amacı nedir, dedik. Belgeler olarak sadece şehir girişleri ve çıkışlarında kantar kontrolü ve K1 belgesi denetiminden başka hiçbir durum yok. Yani kamyoncu, tırcı ve nakliyeci şu anda perişan bir durumda." dedi. CİHAN