DSP Genel Başkanı Masum Türker, “Seçim bitti. Kazanan ben değildim, DSP idi. Rahşan hanım da partinin kurucusu olduğuna göre diplomasi gereği ben de el öpmeye gideceğim. Aramızda bir kavga yok” dedi. Türker, Bahçeşehir Üniversitesi Amerikan Araştırmaları Merkezi'nce, üniversitenin Beşiktaş Yerleşkesi'nde düzenlenen “Diplomasi ve Uyuşmazlık Çözümü” panelinde yaptığı konuşmada, ekonomik krizin yaşandığı bir dönemde bakanlık yaptığını ve bu dönem içinde “ulusal bir duruş” sergilediğini ve sosyal politikalara öncelik verdiğini söyledi. Devlet yönetiminde diplomasinin önemine vurgu yapan Türker, “Diplomasiye devlet yönetiminde çok ihtiyaç var. Mevcut devlet politikalarının yürütülmesi ve yeni politikalar üretilmesinde diplomatlar çok önemli” diye konuştu. Türker, son dönemde yapılan özelleştirmeleri de eleştirerek, bu özelleştirmelerin halkın yararına olmadığını savundu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın “Kriz teğet geçecek” sözüne atıfta bulunan Türker, krizin “insanların kalbinin tam göbeğinden geçtiğini” öne sürdü. Türker, döneminde Kemal Derviş'in yeni bir ekonomi politikası oluşturmadığını, var olanı uyguladığını, ancak Derviş'in uluslararası alanda güven sergilediğini savundu. Son dönemde IMF ile anlaşma yapılmasını isteyen çevrelerin olduğunu, eğer anlaşma mevcut şekliyle yapılırsa Türkiye'nin 2001'e geri döneceğini iddia eden Türker, Hükümetin şu an IMF ile mevcut koşullarda bir anlaşma yapmamasından taraf olduğunu söyledi. Katılımcıların “Rahşan Ecevit ile aranız nasıl?” şeklindeki sorusunu da yanıtlayan Türker, “Seçim bitti. Kazanan ben değildim, DSP idi. Rahşan Hanım da partinin kurucusu olduğuna göre diplomasi gereği ben de el öpmeye gideceğim. Aramızda bir kavga yok. Olamaz da zaten. Çünkü benim partim Ecevitlerin partisidir. Birileri Rahşan Hanım'ın ismi üzerinden siyaset yapmak ister. İşte burada diplomasi devreye girer. Kavga etmezsen başarılısın” diye konuştu. Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TURMOB) Başkanlığı görevinin devam ettiğini de hatırlatan Türker, kendisinin istifa mektubunu sunduğunu, ancak yerine biri yetişene kadar örgütün istifa etmesini istemediğini söyledi.