Erdoğan,
AK Parti Kahramanmaraş İl Başkanlığınca Fuar Dünya
Ticaret Merkezi salonunda düzenlenen
iftar yemeğine katıldı.
Baş
bakan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada,
Ramazan'ı Şerif'in millet,
İslam ve tüm insanlık için barışa ve kardeşliğe vesile olmasını Allah'tan temenni etti.
Kahramanmaraşlı şairler
Erdem Beyazıt,
Akif İnan ile
Ozan Aşık Mahsuni Şerif'in hakkın rahmetine kavuştuğunu ifade eden
Başbakan Erdoğan, ''Yine siyasetçi kardeşimiz, kendisini milletine adamış, değerli dostumuz kardeşimiz
Muhsin Yazıcıoğlu'nu da geçen yıl burada acı bir kazada yitirdik. Merhum Erdem Beyazıt diyor ki, 'Ölüm bize ne uzak ne yakın
ölüm, ölümsüzlüğü tattık bize neylesin ölüm' onlar arkalarında eserler bırakarak ölümsüzlüğe yürüdüler. Kendilerini bir kez daha rahmetle minnetle yad ediyoruz. Bu vesile ile başta Sütçü
İmam ve Rıdvan hoca olmak üzere Kahramanmaraşlı tüm şehitlerimize de buradan bir kez daha şükranlarımızı iletiyor. Onlara da Allah'tan rahmet diliyorum'' diye konuştu.
Kahramanmaraş'ın
Kurtuluş Savaşı öncesinde büyük acılar yaşadığını ifade eden Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
''Kahramanmaraş 1980 öncesi olaylarda büyük acılar yaşadı, ilgisizliğin ve ihmallerinde faturasını ağır şekilde ödedi. Ancak bu güzel şehir çaresizliğe
boyun eğmek, var olanla yetinmek kaderine razı gelmek yerine direnmeyi, zaferi, çalışmayı seçti ve çok büyük başarılara
imza attı. Anadolu'nun merkezinde
Kayseri,
Konya,
Çorum,
Gaziantep, Denizli,
Uşak gibi illerimizle birlikte Kahramanmaraş da devlet kapısını çalmadan kendi yağıyla kavruldu.''
-''ÖLECEĞİZ, ÖLECEĞİZ, GİTTİĞİMİZ ZAMAN BU VARLIKLARIN HİÇ BİRİSİ BİZİMLE GELMEYECEK''
Kahramanmaraş'ta göreve geldiklerinden bu yana 2 bin 508 derslik yaptıklarını anımsatan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
''Buraya bir gelişimde değerli iş adamı kardeşlerimle toplantı yaptık. Dedik ki 'Kahramanmaraş merkezde derslik sıkıntımız var'
hayırsever kardeşlerimizle beraber. Burada bir çıkış yapalım, Kahramanmaraş merkezin özellikle derslik sıkıntısını giderelim' dedik.
O gün bize ciddi sözler verildi. Ne yazık ki bu sözlerin büyük bir kısmı yerine gelmedi. Bundan dolayı üzüntümü sizlerle böyle güzel bir ramazan akşamında paylaşmak zorundayım. Biz bir yol açtık, bu yolda kararlılıkla yürüdük. Yürümeye de devam ediyoruz, bu derslikler öylede olsa böylede olsa yapılacak. Ama ben diyorum ki Kahramanmaraş'ın kazananı vergisinden indirmek suretiyle gelsin, bu okullardan oda bir nasibini alsın. Öleceğiz, öleceğiz, gittiğimiz zaman bu varlıkların hiç birisi bizimle gelmeyecek. Her zaman söylüyorum, bazılarına biraz garip geliyor ama doğru söyle garip gelsin önemli değil.
Ziya Paşa'nın sözüdür, 'Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri' sevgili Peygamberimizin ayrıca bize olan tavsiyesi var. 'biz ölürsek arkamızda ne kalır? Eğer ilim adamıysa eserleri, hayırlı evlat, yol, su, bunları yapmalıyız. Yoksa öldük, boyuna göre açacaklar bir
mezar ortalaması 2 metre 1 metrede şöyle derinliği olsa 2 metreküp.
Hocaefendi geldiği zaman Cumhurbaşkanı niyetine, Başbakan niyetine demeyecek, Bakan, Belediye Başkanı,
Genelkurmay Başkanı niyetine demeyecek. Er kişi niyetine diyecek, oraya bırakacak. Yakınların bile bir gün iki gün ağlar, ondan sonra onlarda unutur gider. Bayramdan bayrama uğrarsa öp de başına koy. Öyleyse yapalım bunları.''
-30 BİN ÖĞRETMENİ DAHA ATIYORUZ-
Öğretmeni olmayan okul kalmamasını istediklerini belirten Başbakan Erdoğan, ''Yakında 30 bin öğretmeni daha atıyoruz'' dedi.
Pakistan'daki sel felaketine de değinen Erdoğan, ''Pakistan konusunda da tüm
halkımızı açılan hesaplara yardıma davet ediyoruz. Çünkü onlar bizi 1999 depreminde unutmadılar, geçmişte de unutmadılar. Şimdi bizde onları unutmamalıyız'' diye konuştu.
Türkiye'nin
vagon değil, lokomotif bir
ülke olduğunu belirten Erdoğan, Türkiye'nin artık
gündemi belirlenen değil, gündem belirleyen bir ülke olduğunu söyledi.
Türkiye'nin Pakistan'Daki sel felaketine herkesten önce ulaştığını anlatan Erdoğan, ''Çünkü Türkiye üzerindeki en büyük örtüyü, o umutsuzluk örtüsünü artık söküp attı. Böyle gelmiş, böyle gider anlayışını kökten kaldırdı. Türkiye değişebileceğini gösterdi. Hak ettiği seviyelere ulaşabileceğini gösterdi'' diye konuştu.
Türkiye'nin bu yılın ilk çeyreğinde 11,7 büyüdüğünü anımsatan Erdoğan, AB ülkelerindeki büyümelerden de örnekler vererek, ''Dünyada 4. Avrupa'da 1'inciyiz. Buraya durup dururken gelmedik ki'' dedi.
İşsizlikle mücadelede 2-3 ay önce başladıkları noktaya döneceklerini ifade ettiğini açıklayan Başbakan Erdoğan, ''Buyurun yüzde 11'e geldik. Dahada aşağıya düşeceğiz, hiç endişeniz olmasın. Bu umut verici tabloyla daha iyi bir noktaya ulaşacağız'' diye konuştu.
Halk oylamasının sıradan bir olay olmadığını kaydeden Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
''Sakın bu fırsatı kaçırmayalım. Çok çalışalım, çok gayret edelim, çünkü bu bir parti oylaması değil. Burada Türkiye'nin geleceğini oylayacağız. Çocuklarımızın, kendimizin geleceğini oylayacağız. Ah biraz daha çalışaydım demeyelim. Şurada 23-24 gün kaldı hadi sizi göreyim. İki bayramı birden yapalım inşallah.''
Başbakan Erdoğan, bir direğe asılmış dondurmayı satırla kesti ve ikram edilen dondurmadan yedi.