Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Yüksek Askeri Şûra kararıyla ordudan atılan subaylara yönelik müjde niteliğindeki açıklaması, YAŞ'zedeleri umutlandırdı. Yüzbaşı rütbesiyle atılan ve bir marangoz atölyesinde iş bulan İsmail Can, "İyi ki referandumda 'evet' demişiz, Başbakan'ın müjdesi bizi umutlandırdı" şeklinde sevincini dile getirdi. İrtica gerekçesiyle ordudan atılan eski Yüzbaşı Can, marangoz atölyesinden de iki ay önce ayrıldı. Üç yıldır sosyal güvencesi olmadığından doktora gidemeyen, ilaç alamayan eski yüzbaşının, Başbakan Erdoğan'ın açıklamasıyla yüzü tekrar güldü. Erdoğan, yargılanma hakkından mahrum bırakılan YAŞ'zedeler için anayasa değişikliği referandumundan önce verdikleri sözün arkasında durduklarını ifade etmiş, "Konuyu takip ediyorum. Arkadaşlarımız çalışmalarını sürdürüyor. İnşallah en kısa sürede sonuçlanacak" demişti. Referandumdan sonra Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'ne başvuran İsmail Can, uyum kanunlarının içi doldurulmadığından başvurusunun reddedildiğini açıkladı. 46 yaşına geldiğini ve nasıl iş aranacağını bile bilemediğini vurgulayan Can, "Geçen gün çaresizlikten oto yıkamacıya başvurdum, yaşımdan ötürü işe almadılar. Vasıfsız elemanların arandığı sektörlere gidiyorum, kimse yüzüme bakmıyor. Başbakanımız'a çok teşekkür ediyorum. İade-i itibarımızın bir an evvel verilmesi için gerekli düzenlemelerin tamamlanmasını istiyorum. Artık dayanacak gücüm kalmadı" şeklinde konuştu. İsmail Can, yüzbaşı rütbesindeyken TSK'den, eşinin başörtülü olması sebebiyle YAŞ kararıyla atıldı. 28 Şubat (1998) sürecinde, 16 Haziran'daki ara YAŞ toplantısında 168 kişiyle birlikte orduyla ilişiği kesildi. Aslen Konyalı olan Can, 1979-1983 yılları arasında Işıklar Askerî Lisesi'ni, 1983-1987'de Ankara Kara Harp Okulu'nu bitirdi. Sırasıyla 4 yıl İstanbul Hasdal, 2 yıl KKTC, 2 yıl Muş Malazgirt, 2 yıl da Tekirdağ Saray'da görev yaptı. Yüzbaşı rütbesiyle buradaki 3. Zırhlı Tugayı Topçu Taburu 3. Batarya'nın komutanıyken 12 yıllık görevine son verilerek ordudan atıldı. Gerekçe olaraksa disiplinsizliği gösterildi. Kendisine tebliğ edilen "disiplinsiz" kararına inanmayan Can, eşinin başörtülü oluşu ve namaz kılmasını, atılmasının en büyük sebebi olarak görüyor. 1 yaşındaki oğluyla sokakta kalan Can, eşinin memleketi Uşak'ta 6,5 yıl bir holdingin alışveriş merkezinde satın alma uzmanı olarak çalıştı. 2005 yılından sonra işleri ters gitmeye başlayan Can, geçim derdine düştü. Garson, komi, elektrikçi olarak birçok işte çalışan ve 13 yıldır geçim mücadelesi vermekten yorulan eski yüzbaşı, eşinden de ayrı yaşıyor. İki aydır iş arayan İsmail Can'ı, Başbakan Erdoğan'ın açıklamaları umutlandırdı. Anayasa değişikliği referandumundan sonra başvurduğu AYİM'in ret cevabı verdiğini ifade eden Can, "Arkadaşlar arasında değişik bilgiler dolaşıyor. 'Düzenleme sonunda iade-i itibar verilecek. Hak edenler emekliliğe sevk edilecek. Genç olanlar, devlet memuru olarak başka kamu kuruluşlarında işe yerleştirilecek.' gibi. Bizim hayatımız altüst oldu. Hem madden hem manen yıprandık. Sivil hayatta ekmek mücadelesi vermekten, sürekli iş değiştirmekten madden kaybettik. Başbakan'ın müjdesinin bir an önce hayata geçirilmesini istiyorum" dedi.