Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan,
Katar'dan yayın yapan El- Cezire televizyonuna konuştu. Başbakan Erdoğan, AK Parti'ye yönelik açılan
kapatma davası üzerine açıklamalarda bulundu.
Başbakan, "Yedek parti kurmayacağız" derken, '
referandum planlarının olmadığını' da vurguladı.
Öte yandan
İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni'nin 8. Doha Formu'na katılması nedeniyle daha önce programında olmasına rağmen forumu boykot eden
Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya geldi.
Berri'nin İsrail vetosu dünkü görüşmede de sürdü. Berri kahvaltılı görüşmenin Başbakan Erdoğan ve Livni'nin de kaldığı Four Seasons Hoteli'nde yapmak istemedi.
Bunun üzerine Başbakan Erdoğan programında olmamasına rağmen Four Seasons Oteli'ne elli metre mesafedeki Mövenpick Oteli'ne geçti. Erdoğan burada Berrii'ye yaklaşık 45 görüştü.
Filistin-İsrail-Lübnan ve
Ortadoğu sorunları için
bölge turuna çıkan Berri ile Erdoğan arasındaki görüşmede, Filistin-İsrail, Lübnan ve Ortadoğu'daki sorunların ele alındığını öğrenildi.
Katar'da gurbetçilere konuşan Başbakan Erdoğan: "Bunlar Çankırı'ya, Çorum'a gidemez"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Katar'da gurbetçilere hitaben yaptığı konuşmada, kendisine 'çok geziyor' eleştirisi getiren muhalefete yüklendi. Büyük devlet olmanın
Ankara'nın içine mahkum olmakla sağlanamayacağını belirten Erdoğan, "Dünyanın en güçlü
ülkesi
Amerika. Bakın Başkan
Bush ABD'de ne kadar duruyor. Putin ne kadar Rusya'da ne kadar dışarıda duruyor. Nereye bakarsanız bakın içine kapanıp çalışan ülke yok." dedi. Erdoğan muhalefetin Çankırı'dan Çorum'dan Sivas'tan öteye gidemediğini savundu. ABD'de
Mortgage ile başlayan küresel krize değinen Erdoğan, "
Küresel krizin
Türkiye'de tesiri olmuş diyemem. Ancak beklentiler noktasında bir bulanıklık var. Olumsuz istikamette etkilenmiş vaziyette." dedi.
Başbakan Erdoğan, Katar'da Türk vatandaşlarına hitap etti. Bir vatandaş, Erdoğan'dan
Fenerbahçe ve
Galatasaray'ın Katar'a gelmesini istedi. Katar Büyükelçisi Mithat Rende de
personel yetersizliğini dile getirince Erdoğan, "Mithat bey hep dışişleri bakanlığına ağladı demek ki başbakana ağlasaydı bu iş çözülürdü." şeklinde cevapladı.
Başbakan Erdoğan, konuşmasında yurtdışı gezilerini eleştiren muhalef partisi temsilcilerine; "Büyük devlet olmak Ankara'nın içine hapsolmakla olmaz. Bakın bugün dünyanın en büyük ülkesi Amerika. Başkan Bush, ABD'de ne kadar duruyor, dışarıda ne kadar duruyor. Başkan Putin ne kadar Rusya'da duruyor ne kadar dışarıda duruyor. Nereye bakarsanız bakın, hiçbirisinin ülkelerinde böyle kapanıp orada çalıştığını göremezsiniz. Çünkü artık dünya bir marketing. Bundan payınızı alacaksınız. İşadamları eğer kabına sığamıyorsa orada başarı vardır. Türkiye bunun mücadelesini veriyor.
Ankara'da oturarak sorunlar çözülmez. Uzak nedir biliyor musunuz? Uzak gidemediğiniz yerdir. Uzak, gönül dünyanızdan uzaklaştırdığınız yerdir. Bunlar Ankara'dan kalkıp da Çankırı'ya Çorum'a Yozgat'a gidemiyorlar. Neden çünkü uzak. Sivas'ın ötesine gidemiyorlar. Çünkü uzak. Ama bizim gönül dünyamız çok geniş. Dünyanın hangi ülkesinde bir soydaşımız varsa oraya gideriz ilgileniriz derdiyle dertleniriz. Bunu da görev telakki ederiz. Türkiye artık bir fırsatlar ülkesi. Dünya bunu görüyor." cevabını verdi.
Başbakan Erdoğan konuşmasının ardından vatandaşların sorularını da cevapladı. Erdoğan, "ABD'deki mortgage krizinin Türk ekonomisine etkisi olup olmayacağı" sorusuna, "Türkiye'de henüz bu krizin tesiri olmuş diyemem. Ancak beklentiler noktasında bir bulanıklık var. Olumsuz istikamette etkilenmiş vaziyette." cevabını verdi.
2008'i yatırım yılı olarak gören küresel sermayenin şüpheci bir yaklaşım içinde olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, "Görüşmelerimizde hep acaba mı diyerek lafa başlıyorlar. Tabi biz de kendilerine iknaya çalışıyoruz." şeklinde konuştu.
"Ekonomik parametrelerde bir sıkıntı yok. Ayaklarımızı yere sağlam bastığımız için bu noktadayız." diyen Erdoğan, geçmişte bankaların
kredi risklerinin yüzde 35'lere vardığını, bugünse bu rakamın yüzde 2.5 olduğunu söyledi. Erdoğan borçlarını rahatlıkla ödeyen Türkiye'nin karşı tarafa da güven verdiğini belirterek dikkatli ve emin adımlarla gittiklerini dile getirdi.
Genç yaştaki bayan dinleyici, Erdoğan'a Katar Üniversitesi'nin denklik sorununun sebebini sordu. Erdoğan da, "Adresinizi alalım. Cevabınızı döndükten sonra verelim." diyerek cevapladı. Ankara doğumlu bir gencin, "Burada Galatasaray ve Fenerbahçe'yi görmek istiyoruz." önerisine tebessüm eden Erdoğan, "Hangisini istiyorsun önce" diye sordu, "İkisi burada mı yapsınlar maçı" diye sözlerine devam etti.
"BAŞBAKANA AĞLASAYDI ÇÖZÜLÜRDÜ"
Başbakan Erdoğan Katar'da yaşayan Türk vatandaşlarının, Büyükelçilikteki görevli sayısının artırılması yönündeki talepleriyle karşılaştı. Bunun üzerine Büyükelçi Mithat Rende, kürsüye gelerek Erdoğan'dan bu sorunun çözülmesi için
yardım istemesi üzerine, "Ağlamayana biliyorsunuz. Mithat bey Hep dışişleri bakanlığına ağladı demek ki başbakan ağlasaydı bu iş çözülürdü." dedi.
Erdogan Katar'a demokrasi tavsiye etti
‘Demokrasi ve
İslam kültürünün bir arada yaşamayacağına inanmıyorum diyen lider olarak’ kürsüye davet edilen Erdoğan, yaptığı konuşmada Türkiye'nin demokrasi sürecini anlattı.
Demokrasi sürecinin kolay olmadığına dikkat çeken Erdoğan; "Kimi zaman
demokratikleşme sürecinde sancılar yaşadığımız bilinen bir gerçektir. Ancak nihai noktada demokratikleşmeden taviz vermeyerek, ülke olarak demokrasisinin standartlarını her geçen gün daha ileriye taşıdık’ ifadelerini kullandı...