- AK Parti İzmir Milletvekili Ertuğrul Günay, günümüz siyasilerinin ve bürokratlarının birçoğunun 12 eylül darbecilerinin kurduğu Danışma Meclisinde bulunmak için adeta yarıştıklarını ifade etti.
- Günay, TBMM'ye başvurarak Danışma Meclisi'ne üye olmak için kimlerin başvurduğunun açıklanmasını istedi
Günay, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Türkiye'de bazı askeri darbelerin yaşandığını ve halk aydınlarının, çeşitlik toplum kesimlerinin, şiddete başvurmaksızın darbeye karşı direniş sergilediğini kaydetti.
1990'lı yıllarda benzer bir gelişmenin Rusya'da yaşandığını, orada da temsilcilerin tankların üzerine çıkarak darbeye karşı direniş gösterdiklerini anımsatan Günay, 1980'li yıllarda da Pakistan'da darbeye hizmet etmeyi reddeden yargıçların görevlerinden istifa ettiklerini aktardı. Latin Amerika'da da benzer direnişlerin olduğunu ifade eden Günay, fakat Türkiye'de 27 Mayıs'ta, 12 Mart'ta ve 12 Eylül'de aydınların, çeşitli okur yazar kesimlerinin, yüksek bürokrasinin neredeyse darbecilere hizmet etmek için yarışa çıktığını belirtti.
"BUGÜNÜN SİYASİLERİ DARBECİLERE HİZMET ETMEK İÇİN YARIŞTILAR"
12 Eylül'de darbeciler tarafından anayasa hazırlık komisyonu gibi sözde bir Danışma Meclisi oluşturulduğunu hatırlatan Günay, şunları söyledi:
"Generaller kendi bildikleri yakınlarını aldılar, onun dışında da başvurular açtılar. Sanıyorum ki bugün siyasetin ve bürokrasinin önemli yerlerinde gelmiş veye geçmişte gelmiş bir çok isim de darbeye karşı mesafeli durmak bir yana bu meclislerde hizmet etmek için yarıştı ve başvurdu. Bu başvurular şu ana kadar TBMM Genel Sekreterliği'nde muhafaza ediliyor. Çünkü TBMM Genel Sekreterliği yerine o zaman MGK Genel Sekreterliği çalışıyordu.
"GEÇ KALINMIŞ OLSA DA BUNLAR ÖĞRENİLMELİ"
Toplum eğer darbelerle yüzleşecek, darbecilerini yargılayacaksa, sorgulayacaksa, sadece askerlerle ilgili bir sorgulamanın yapılması hem kamuoyu vicdanı açısından tatmin edici değildir hem de gerçeklerle bağdaşmaz. Hem darbe öncesine hem darbe sonrasında çok sayıda sivil de bu demokrasi dışı arayışlara destek verdi. Üzerinden 30 yıldan fazla zaman geçti. Kimler Danışma Meclisi'ne darbeye hizmet etmek için müracaat etti, bunları öğrenmenin artık gecikmiş bir şekilde hakkımız olduğunu düşünüyorum. Soru önergesini bu yüzden verdim. Umarım ki Meclis Başkanlığı gereken yerlerden bilgileri alarak buna cevap verir.
O dönemde kapatılan siyasi partiler arasından ya da daha sonra siyasete demokrasi söylemleri ile girenlerin arasından kimler vardı, bunların bilinmesi Türkiye'nin geçmişle yüzleşmesi açısından yararlı bilgi olabilir."
Bu dönemde milletvekili olanlar arasında bu başvuruda bulunanlar olup olmadığı sorusuna Günay, bu konuda özel bir bilgisinin olmadığını belirtti.
Günay, "Toplumun her kesiminden olabilir çünkü Türkiye'de 27 Mayıs'ta yüksek yargıçlar darbe yönetimine hizmet etmek en hukuk dışı işlere araç oldular. 12 Mart'ta benzer süreç yaşandı. Parlamentoya, seçilmiş hükümete karşı muhtıra verilmişti ama çeşitli siyasi partiler darbe hükümetinde yer almak konusunda hiç tereddüt göstermediler. 12 Eylül'de de böyle olduğu konusunda bilgimiz var ama bunların resmiyete dökülmesi ve sivil kesimde de ne kadar darbe yanlısı varmış bunları görülmesi, kamuoyu vicdanının kendisini bu bilgiler ışığında gözden geçirmesi yararlı olacaktır" dedi.
"HUKUKİ ENGEL YOK"
Günay, bu başvuruların açıklanmasıyla ilgili hukuki bir engel olmadığını kaydetti.
Ak Parti'li Günay, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in yanıtlaması istemiyle verdiği önergesinde de "12 Eylül 1980'den sonra darbe yönetimince kurulan sözde Danışma Meclisi'ne üye olmak için kaç kişi başvurdu? Danışma Meclisi'nin bilinen üyeleri dışında kalan bu başvuru sahiplerinin isim ve meslekleri nedir?" sorularını yöneltti.
AA