Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti'nin Antalya'da düzenlenen 7. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, 3.5 yılda Türkiye'nin en büyük kazanımının AK Parti siyaseti olduğunu söyledi. Erdoğan, ''Zira AK Parti siyasetinin omurgası Türk milletidir. AK Parti ile siyasetin çıtası yükselmiştir. AK Parti ile birlikte Türkiye kendi ayakları üzerine doğrulmuş ve istikamet bulmuştur. Siyaset kurumu yeniden itibar kazanmış, yeniden çözüm kapısı olmuştur'' diye konuştu. ''KORKU ÜZERİNE GELECEK BİNA EDİLEMEZ'' AK Parti'nin Türkiye'nin geleceği, milletin yegane gelecek umudu olduğunu söyleyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Şunu herkes bilmelidir ki korku üzerine gelecek bina edilemez. Korku siyaseti ancak kifayetsiz muhterislerin sığınağı olabilir. AK Parti korkuların değil, umutların partisidir. AK Parti iktidarı, Türkiye'nin bütün renklerini, değerlerini kucaklayan bir partidir. Çünkü, AK Parti 73 milyon insanımızın mutluluğu için yola çıkmıştır. İktidarımız da 73 milyonun iktidarıdır. Düşüncesi siyasi görüşü, yaşam biçimi ne olursa olsun bütün insanlarımızın talepleri, beklentileri, kaygıları bizim de meselemizdir.'' ''SİYASET ESKİSİ KADAR KOLAY OLMAYACAK'' Türkiye'nin son 3.5 yıl içinde sadece idari, siyasi ve ekonomik değil, zihinsel bir değişim de yaşadığına işaret eden Erdoğan, bu yüzden bundan böyle siyaset yapmanın eskisi kadar kolay olmayacağını söyledi. Erdoğan, ''Türkiye'de siyasetin çıtası çok yükselmiştir. Boş sözle, kuru vehimle siyaset yapma devri kapanmıştır. Bunu bildikleri için işi demokrasiye, sandığa, millet iradesine karşı tavır almaya götürenler var. Bu ülkede sandık düşmanlığı yapanlar var. AK Parti olarak her zaman onlara şu uyarılarda bulunduk, bulunmaya da devam ediyoruz; gelin hükümete muhalefet yapıyorum diye millete muhalefet etmekten vazgeçin. Gelin AK Parti'ye muhalefet edeyim diye Türkiye'ye muhalefet etmeyin. Demokrasiye, cumhuriyete, hukuka, güvene, istikrara muhalefet etmeyin, gelin sandıkta niye rekabet görmediğinizi kendi kendinize bir sorun. Milletle aranızdaki mesafenin nedenleri üzerinde durun. Siz demokrasiyi, hukuku adaleti içinize sindiremediniz. Yıllar yılı istikrasızlığı, ağır geçim sıkıntılarını, yoksulluğu, yolsuzluğu, yüksek enflasyonu bu millete layık gördünüz. Üç kuruşa muhtaç olan, dünyada kapı kapı dolaştığı halde eli boş ekonomi yönetimlerini Türkiye Cumhuriyetine yakıştırdınız. Adalet değil imtiyaz istediniz. Şimdi bu imtiyazı bulamadığınız için çıldırıyorsunuz.''